Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Seçim 2023 | Sahra Atila’nın Hakkâri izlenimleri: Köyler güvenlik bölgesi, vatandaşın derdi ekonomi

Türkiye, dokuz gün sonra sandık başında tarihinin kader seçimi için oylarını kullanacak. Biz de Medyascope muhabirleri olarak il il gezip seçmenin nabzını tutmayı ve 81 ili sizlere aktarmaya devam ediyoruz. Murat Türsan ile Doğu Anadolu Bölgesi’nde dört ili gezdik. Son durağımız ise Türkiye’nin en doğusu Hakkâri. Hakkâri merkez ve Hakkâri’nin en büyük ilçesi Yüksekova’da iki günümüzü geçirdik. Vatandaşın en çok yakındığı konu işsizlik ve adalet sorunu. Bölgenin hâlâ güvenlik sorunu ile anılması da şehrin tüm ekonomisini etkiliyor. Hakkâri’nin sorunu bir iktidar değişiminde çözülecek gibi değil ancak seçmen seçilecek yeni hükümetin Hakkâri’yi yalnız bırakmamasını istiyor.

Hakkâri, 90’lardan beri, yer yer yoğunlaşan çatışmalarla ve güvenlik politikalarıyla bilinen bil il. Bölge, açılan sınır kapısıyla stratejik öneme de sahip. Şehir güvenlik olaylarıyla anılıyor ve bu da ekonomiyi doğrudan etkiliyor. Hakkâri’de verimli topraklar olmasına rağmen tarım yapılamıyor, şehrin görünür geçim kaynağı ise hayvancılık.

Şehre girerken de, şehrin içerisinde gezerken de, şehirden çıkarken de gerginliği hissedebiliyorsunuz. Hakkari’ye girerken iki, Yüksekova’ya girerken de bir kere güvenlik kontrolünden geçtik. Çıkarken de en az dört güvenlik noktasından geçtik ve arabamız içine kadar arandı. Yüksekova’da gezerken de ilçenin ana çarşısında kaç tane askeri tank gördüğümüzü sayamadım. 

Hakkâri, HDP’nin en güçlü olduğu illerden biri

Hakkâri Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) kalesi. 2018 genel seçimlerinde HDP’nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş yüzde 70, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan ise yüzde 22 oy aldı. 2019 yerel seçimlerinde ise HDP yüzde 59, AKP yüzde 33 oy aldı. 2019 seçimlerinde HDPde bir oy kaybı görüyoruz. HDP’li siyasetçiler bu oy kaybının nedenini partinin üzerindeki baskıya dayandırıyor. Ayrıca kayyum siyaseti burada da hakim. 2019 yerel seçimlerinde HDP, merkez ve Yüksekova belediyelerinin kazanmış ancak buralara kayyum atanmıştı.

Okuyun: Murat Türsan’ın Muş izlenimleri: Seçimin kaderini muhafazakâr Kürt seçmen belirleyecek

Okuyun: Sahra Atila’nın Bitlis izlenimleri: Seçimin kaderi AKP’den kopan seçmenin elinde

Okuyun: Sahra Atila’nın Van izlenimleri: Erdoğan’ın kayyumları, Kürt sorununda çözüm beklentisi

Lokman Özdemir & Hümeyra Armut

“Ölümler çözüm değildir, savaş çözüm değildir”

31 Mart 2019 yerel seçimlerinde Hakkâri Merkez’de de HDP birinci parti çıkmıştı. HDP’nin o dönem eşbaşkan adayları da Cihan Karaman ve Seher Kadiroğlu Ataş idi. HDP birinci parti çıkmasının ardından Seher Kadiroğlu Ataş’a Kanun Hükmünde Kararname (KHK) gerekçesiyle mazbatası verilmedi. Ataş’ın yerine de yeni Belediye Eşbaşkanı Hümeyra Armut getirildi. Ardından da Hakkâri Belediyesi’ne kayyum atandı. Hümeyra Armut şu anda HDP İl Eşbaşkanı. Hakkâri Merkez’de ilk kapısını çaldığımız siyasi parti HDP oldu. Başkanlık kalabalıktı ve gittiğimiz her HDP binasında olduğu gibi burasının da duvarlarında Selahattin Demirtaş, Deniz Poyraz, Mithat Sancar ve Pervin Buldan’ın fotoğrafları vardı. İl eşbaşkanlarıyla sohbetimizin ardından röportajlara başladık.

Sınıra yakın olması ve kozmopolitik olmaması nedeniyle zor bir coğrafya olduğunu söyleyen Armut, özellikle Hâkkari’nin yalnız bırakıldığını ve dışlandığını söyledi. Hakkâri halkının kendi kendine yeten bir halk olduğunu söyleyen Armut, vatandaşların bu nedenden dolayı irade geliştirdiğini ve bu iradeye sahip çıktığını söylüyor ve ekliyor: 

“Hakkâri halkı iradesine sahip çıkarken korkutulmaya çalışılıyor

Hümeyra Armut’un ardından HDP İl Eşbaşkanı Lokman Özdemir ile konuştuk. Hakkâri halkının CHP’ye ve Kılıçdaroğlu’na bakışını anlatan Özdemir ile röportajımızın sonunda Murat Türsan ile konuşurken bazı seçmen kesimlerinin Kılıçdaroğlu’na karşı bir mesafeleri olduğu kanısına vardık. Özdemir de bunun nedeninin CHP ve Kılıçdaroğlu’nun geçmişteki politikaları olduğunu söylüyor: 

“Geçmişte Kılıçdaroğlu’nun da CHP’nin de Kürt sorununu demokratik ortamda çözülmesi için katkısı olmadı. Bazı kesimler hâlâ o gözle bakıyor. Ancak tek bir çıkış yolu vardır. Kürt sorunun çözülmesi için tekrar çözüm yolunun açılması gerekir.”

Başta da söylediğimiz gibi Hakkâri’nin en büyük sorunlarının başında ekonomi geliyor. Bunu oluşturan etmen ise güvenlik politikaları. Özdemir, şehirde üretim ve tarımın yapılmadığını anlatıyor:

“Türkiye’nin bütçesinin büyük bölümü savaşa harcanıyor. Bu gerçekten çözüm değildir. Ölümler çözüm değildir, savaş çözüm değildir, tutuklama çözüm değildir.”

Hakan Taş

Seçimlerde aşiretlerin etkisi

HDP İl Başkanlığı’nın ardından Hakkâri Gazeteciler Cemiyeti’ne gidiyoruz. Bizi Cemiyet Başkanı Hakan Taş ve gazeteci Zeki Dara karşılıyor. Taş, seçimlerde aşiretlerin etkisinden bahsediyor. Eğer bir aşiret lideri veya mensubu herhangi bir partiden aday olursa seçmenlerin o partiye oy vereceğini ve bu nedenden dolayı da HDP’nin 3-0’lık oyunun değişebileceğini söylüyor. Hakkâri’nin sorunlarından bahseden Hakan Taş, yol ve ekonomiden yakınıyor. 

Hakkâri’ye giden iki yol var. Birisi Van diğeri ise Şırnak. Ancak ana olarak kullanılan yol Van yolu. Bu yolun kapanması durumunda Hakkâri’ye ulaşmak zor. Özellikle deprem bölgesi olmasından da dolayı siyasileri ve gazetecileri endişelendiren nokta tam da burası. Hakkâri halkının yalnız bırakıldığını düşünüyorlar. Hakan Taş, yol sorununun ardından ekonomiye değiniyor. Ancak ekonominin temelini yine güvelik sorunu oluşturuyor. Bölgenin hâlâ güvenlik sorunu ile anılmasının ekonomiyi doğrudan etkilediğini ve özel sektörün bölgeye uğramadığını söyleyen Taş, “Artık bölgede güvenlik sorunu yok” diyor.

Necip Çapraz

“Hakkâri’de hayat güvenlik mensuplarına ve devlete var”

Yüksekova gazetesinin kurucusu Necip Çapraz da yıllarını Hakkâri’de gazetecilik yaparak geçirmiş. Çapraz şu anda Yüksekova’da bir kafe işletiyor ancak gazetecilik ve siyasetten uzaklaşmış değil. Kendisi ilçeden ayrılmadan önce son görüştüğümüz kişi. Öncesinde uzun uzun sohbet ediyoruz ve bize Hakkâri’nin doğasından, insanından ve politik kimliğinden bahsediyor. Uzun sohbetimizin ardından röportaja başlıyoruz. Çapraz, Yeşil Sol Parti seçmeninin, Hakkâri’den üç vekil çıkarmaya odaklandığını ve AKP’nin ise eridiğini söylüyor. Çapraz, Kılıçdaroğlu’na rekor bir oy çıkacağını ve HDP seçmeninin bir oy Yeşil Sol Parti’ye bir oy ise Kılıçdaroğlu’na vereceğini belirtiyor.

Güncel siyasetin ardından Necip Çapraz ile geçmişe gidiyoruz. 90’lı yılları anlatan Çapraz, hiçbir zaman bu bölgede korkarak yaşamadığını ancak çok baskı gördüklerini anlatıyor. Köylerin ve yaylarının yasak olmasının ekonomiyi kötü etkilediğini söyleyen Çapraz, Hakkâri’de hayatın sadece güvenlik mensuplarına ve devlete olduğunu söylüyor:

“Hiçbir zaman bu bölgede korkarak yaşamadım ama biz her zaman baskı gördük. Ancak bu baskı bizim yaşamamıza engel olacak bir baskı hiçbir zaman doğurmadı. 90’larda tabii ki çok şiddetli olaylar yaşadık ama insanlar burada yaşıyordu, hayat devam ediyordu. Biraz spekülasyonlar üzerinden yaşanmaz bir hale geldi. Yoksa o zaman da insanlar istese yatırıma, turizme  gelebilir. Bugün de gelebilir. Burası hayvancılık bölgesi. Büyük bir ekonomik potansiye taşıyor ancak yaylalar yasak. Hakkâri’de hayat var ama hayat sadece devlete, güvenlik mensuplarına var.”

Sokakta Demirtaş etkisi

Hem Hakkâri merkez hem de Yüksekova’da sokak röportajları yaptık. Her iki yerde de mikronu uzattığımızda etrafımızda bir çember oluştu. Seçmen konuşmaya meyilli ancak kadın seçmenler için aynı şeyi söylemek pek mümkün değil. HDP ve özellikle Demirtaş etkisi sokakta açık bir biçimde gözüküyor. Ancak vatandaşın tek problemi işsizlik ve ekonomi.

Yüksekova’da işsizliği en çarpıcı bir şekilde sizlere anlatabileceğim iki genç ile yaptığımız röportajdan bahsetmek istiyorum. İlk defa oy kullanacak olan bir genç seçmen “Hakkâri’de adalet mi var?” diyerek başlıyor röportaja. Günlük 100 TL’ye kurye firmasında sabah 8, gece 12 çalıştığını söyleyen genç seçmen bize sorusunu yöneltiyor ve “Adalet nerede? İlk başta adaleti yerine getirsinler ondan sonra oyumuzu kullanırız” diyor. Diğer genç seçmen de biz tam yola koyulduğumuz sırada yanımıza geliyor ve konuşmak istiyor. İş için İstanbul’a gideceğini ve Hakkâri’de bir gelecek görmediğini söylüyor.

Konuştuğumuz vatandaşlar HDP seçmeni. Meclis’te Yeşil ve Sol Parti’ye oy vereceklerini söyleyen seçmenler, cumhurbaşkanlığı seçiminde ise Kılıçdaroğlu’nu tercih ediyor. Bazı seçmenler ise “Demirtaş yoksa, boş oy atarız” diyor. Sokakta konuştuğumuz sırada seçmenler her Demirtaş dediğinde etrafında oluşan gruplar alkışlıyor. Genel olarak hem Hakkâri merkez de hem de Yüksekova’da Demirtaş’ın etkisi yüksek. Demirtaş, Kılıçdaroğlu’na destek verdiği için oy kullananlar da var, Demirtaş’ın aday olmasını isteyenler de. 

Hakkâri güvenlik sorunu ile anılmak istemiyor

Sokaktaki vatandaş da, siyasetçiler de Hakkâri’nin hâlâ güvenlik sorunlarıyla anılmasından muzdarip. Yüksekova’da artık bir güvenlik sorunu olmasa da bu şekilde anılmasını istemiyorlar. Burada yaşayan vatandaşların geçim kaynağı sıkıntısı var. Özellikle köylerin ve yaylaların özel güvenlik bölgesi haline getirilmesi geçim kaynaklarının önüne geçiyor. Seçmenin ortak paydada buluştuğu bir konu var; o da Hakkâri’de adaletin sağlanması.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.