Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Türkiye’nin faiz politikası ve “nas”

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) 21 Aralık’ta politika faizini 250 baz puan daha artırdı. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “faiz sebep, enflasyon sonuç” sözleriyle başlayan faiz indirimlerinin üzerinden tam 27 ay geçti. 23 Eylül 2021’de başlayan indirimlerle yüzde 19’dan yüzde 8,5’e kadar düşen faiz, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in göreve gelmesinin ardından sert bir politika değişikliği ile son yedi ayda yüzde 42,5’e yükseldi. Peki, geçen 27 ayda Türkiye’nin ekonomi gündeminde neler oldu, Türkiye faizdeki iniş-çıkıştan nasıl etkilendi?

Faiz indirimleri Eylül 2021’de 100 baz puan indirimle başladı

TCMB Para Politikası Kurulu (PPK), 23 Eylül 2021 tarihinde politika faizini 100 baz puan düşürerek yüzde 19’dan yüzde 18’e indirdi. Böylece, Şahap Kavcıoğlu’nun başkanlığı döneminde ilk kez faiz indirimine gidildi. Karar sonrası güne 8,63 seviyesinde başlayan dolar/TL kuru 8,80’i aştı.

Bu indirimin öncesinde politika faizi Mart 2021’de son kez yükselmiş ve 200 baz puanlık artışla yüzde 19’a çıkartılmıştı ancak bu yükseliş, Naci Ağbal’ı koltuğundan etti ve AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Merkez Bankası Başkanı Ağbal’ı görevden aldı.

Erdoğan, faiz artırımından rahatsız olduğunu sürekli dile getirmiş ve 12 Mart tarihinde reform paketini açıkladığı sırada “İkide bir ‘fiyat istikrarı’ diyorlar, biz onu bir kenara koyduk” demişti.

Erdoğan, Ekonomi Reformları Tanıtım Toplantısı’nda

Ekim 2021’de 200 baz puanlık faiz indirimi yapıldı

Merkez Bankası, ilk faiz indiriminden bir ay sonra 21 Ekim 2021’de, politika faizini 200 baz puan düşürerek yüzde 16’ya indirdi. Karar sonrası dolar/TL günlük olarak yüzde 3’ün üzerinde yükselerek 9,53 ile rekor kırdı. Euro/TL 11’i ve sterlin/TL ise 13’ü geçti. Gram altın fiyatı da 543 TL ile yeni bir rekor kırdı.

Kasım 2021’de faiz yüzde 15’e düştü

TCMB, Kasım 2021’de politika faizini 100 baz puan daha indirdi. Faiz, yüzde 16’dan yüzde 15’e geriledi. Karar sonrası dolar/TL, 11,29’u aştı.

Erdoğan, bu faiz kararından önce yaptığı AKP Meclis Grup Toplantısı’nda “Beraber yürüdüğümüz arkadaşlarımızdan faizi savunanlar, kusura bakmasınlar… Bu yolda ben, faizi savunanla beraber olamam, olmam.  Bu görevde olduğum sürece faiz ve enflasyonla mücadelemi sonuna kadar sürdüreceğim. Bu konuda ‘nas’ ortada. ‘Nas’ ortadayken sana, bana ne oluyor?” diye konuşmuştu.

Erdoğan, AKP Meclis Grup Toplantısı’nda

Dolara beş müdahale, KKM ve yılın son faiz indirimi

Yılın son PPK toplantısında Merkez Bankası politika faizini 100 baz puan daha indirdi ve yüzde 15’ten yüzde 14’e düşürdü. Dolar/TL karar sonrası 15,72’yi geçti. TL’nin gün içerisindeki değer kaybı yüzde 5’i aştı.

Aralık başında Lütfi Elvan’ın Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan istifa etmesinin ardından göreve getirilen Nureddin Nebati, faiz konusunda “Artırmama konusunda kesin kararlıyız. Ve bu işi biz oturtacağız Allah’ın izniyle” diye konuşmuştu.

20 Aralık 2021 tarihinde dolar/TL 18,43’e kadar yükseldi. Erdoğan, aynı akşam Kur Korumalı Mevduat (KKM) sistemini duyurdu. Açıklanan sistemle beraber hızla düşüşe geçen döviz kurları, üst üste dört gün düştü. Hem euro, hem de dolar kurlarında düşüş aynı gün yüzde 10’u aşarken, dolar/TL 11’in altına gerilemişti.

Dövizde yaşanan gerilemenin ardından Bakan Nebati “Kurda köpüklerin gittiği, gerçek fiyatlamanın olduğu bir noktaya doğru gidiyoruz. Kur, iyi bir yerlerde dengeye gelecektir” diye konuşmuştu.

Aralık boyunca Merkez Bankası, yükselen döviz kuruna beş defa müdahale etti. 1 Aralık’ta yaptığı ilk müdahalede 844 milyon dolar, 3 Aralık’ta yaptığı ikinci müdahalede 504 milyon dolar, 10 Aralık’ta yaptığı üçüncü müdahalede 687 milyon dolar, 13 Aralık tarihinde yaptığı dördüncü müdahalede 3,12 milyar dolar, 17 Aralık’ta yaptığı beşinci ve son müdahalede ise 2,1 milyar dolar sattığını açıklamıştı. Bu beş müdahalenin toplam bilançosu ise 7,3 milyar dolar olmuştu.

Böylece 2021 Eylül’den itibaren yapılan faiz indirimleri 500 baz puana ulaşmıştı. İlk faiz indirimi öncesi 8,63 TL olan dolar, 2021 Aralık’taki faiz indirimiyle beraber 18,43’e yükselmiş, açıklanan tedbirlerle ve Merkez Bankası tarafından yapılan müdahalelerle yılı 13,32 TL seviyesinden kapatmıştı.

Faiz sekiz ay boyunca sabit kaldı

Merkez Bankası, 2022 yılının Ocak-Temmuz aylarında faiz indirimlerine devam etmedi. Merkez Bankası, 2021 Aralık’ta yüzde 14’e düşürdüğü politika faizini, 18 Ağustos 2022’ye kadar sabit tuttu. Bu süre zarfında dolar/TL 13,32 seviyesinden 18,05’e kadar yükseldi.

BDDK kararı

24 Haziran 2022’de Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), finansal istikrarın güçlendirilmesine ve kaynakların daha verimli kullanılarak kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışmasına yönelik olduğunu ileri sürdüğü koordineli makro ihtiyati adımlar atılmasına karar verdi.

Açıklanan karara göre, bankalar ve finansal kuruluşlar dışındaki, bağımsız denetime tabî şirketlerin kredi başvurusu yaptıkları tarih itibarıyla yabancı para nakdi varlıklarının (altın dahil, efektif döviz ile bankalardaki YP mevduat) Türk Lirası karşılığının 15 milyon TL’nin üzerinde olması halinde, bu şirketlerin yabancı para nakdi varlıklarının, en güncel finansal tablolarına göre aktif toplamından veya son 1 yıllık net satış hasılatından büyük olanının yüzde 10’unu aşması durumunda, söz konusu şirketlere TL cinsinden yeni bir nakdi ticari kredi kullandırılmamasına karar verildi.

Karar sonrası dolar/TL düşüşe geçti. Güne 17,33 seviyelerinden başlayan dolar/TL, 16,47’ye kadar geriledi ancak alınan bu karar da dolarda kalıcı bir düşüş sağlamadı. 16,47’ye kadar gerileyen dolar/TL, 20 gün sonra yeniden eski seviyesine geldi.

8 ay sonra ilk faiz indirimi

Merkez Bankası, Ağustos 2022’den 8 ay sonra, ilk kez faiz indirimine gitti. Politika faizi, 100 baz puanlık indirimle yüzde 13’e düşürüldü.

18 Ağustos’taki toplantı öncesinde güne 17,94 TL seviyelerinden başlayan dolar, karar sonrası 18,10 TL’ye yükseldi.

18,26 TL seviyelerinden güne başlayan euro ise 18,43 TL’ye kadar çıktı. Merkez Bankası, Eylül ayındaki diğer toplantıda ise politika faizini 100 baz puan daha indirerek yüzde 12’ye çekti.

Toplantı sonrası yapılan açıklamada şöyle denildi:

“2022’nin ilk yarısında güçlü bir büyüme gözlemlenmiştir. Temmuz başından bu yana öncü göstergeler zayıflayan dış talebin etkisiyle büyümede bir yavaşlamaya işaret etmektedir. Küresel büyümeye yönelik belirsizliklerin ve jeopolitik risklerin arttığı bir dönemde sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi açısından finansal koşulların destekleyici olması önem arz etmektedir.”

Erdoğan’ın tek hane hedefi

20 Ekim’de yapılan bir diğer toplantıda Merkez Bankası faizi yüzde 12’den yüzde 10,5’e indirdi. Erdoğan, daha önce yaptığı konuşmada “Faizimizi tek haneli rakama indirmeliyiz” demişti.

Faiz tek hane

Erdoğan’ın “tek hane” hedefini açıklamasından sonra Kasım’daki toplantıda faizin düşürülmesi bekleniyordu.

Merkez Bankası da beklentiler doğrultusunda adım attı, politika faizini 150 baz puan indirerek yüzde 9’a düşürdü. Faiz, 26 ay sonra ilk kez tek haneye indi.

Toplantı sonrası yapılan açıklamada ise faiz indirimi döngüsünün sona erdiği söylendi:

“Kurul, mevcut politika faizinin küresel talebe ilişkin artan riskleri dikkate alarak yeterli düzeyde olduğunu değerlendirmiş, ağustos ayında başlatılan faiz indirim döngüsünün sonlandırılmasına karar vermiştir. Fiyat istikrarının sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması amacıyla TCMB’nin tüm politika araçlarında kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamlı bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir.”

Merkez Bankası, Kasım’daki indirimin ardından 2023 Şubat’a kadar faizde bir değişiklik yapmadı. Erdoğan, Şubat başında TRT’de yaptığı konuşmada ise şöyle dedi:

“Şu anda bizde faiz yüzde 9, bunu daha da düşüreceğiz. Benim inancım şu: başbakanlığım döneminde faizi 4,6’ya indirdik, enflasyon da 6,4 gibiydi. Faiz ve enflasyon doğru orantılıdır. Faiz sebep, enflasyon neticedir. Buna inanmayanlar olabilir. Benim alanım ekonomi, neticesi de ortada.”

Ardından Merkez Bankası, 23 Şubat 2023’teki toplantısının ardından politika faizini 50 baz puan daha düşürerek yüzde 8,5’e indirdi.

PPK açıklamasında şöyle denildi:

“Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafından geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin sürdüğü gözlenmektedir. Ayrıca finansal piyasalar, durgunluk risklerine karşı faiz artışı yapan merkez bankalarının faiz artırım döngülerini yakında sonlandıracağını beklentilerine yansıtmaktadır.”

Faiz yüzde 8,5, bilanço ağır

Merkez Bankası’nın 17 ay içerisinde yaptığı 1050 baz puanlık faiz indirimiyle hedeflenen cari fazla hedefleri gerçekleşmedi. Merkez Bankası’nın Aralık 2022’de açıkladığı ödemeler dengesi istatistiklerine göre, Aralık’ta cari işlemler açığı 5 milyar 910 milyon dolar oldu. Altın ve enerji hariç cari işlemler hesabı ise 3 milyar 525 milyon dolar fazla verdi.

Bunun sonucunda, 2022 Ocak-Aralık dönemi cari işlemler açığı 48 milyar 769 milyon dolar oldu. Aynı dönemde altın ve enerji hariç cari işlemler hesabı 50 milyar 793 milyon dolar fazla verdi. Böylece yıllık cari açık 2022’de 9 yılın zirvesine ulaştı.

Enflasyon rekor üstüne rekor kırdı: 24 yılın zirvesi

Türkiye İstatistik Kurumu, 2022 Ağustos’ta tüketici ve üretici fiyat endekslerini yayımladı. Veriler tüketici enflasyonunun yüzde 80’i aştığını gösterdi. Böylelikle tüketici enflasyonunda 1998 yılından bu yana en yüksek seviye kaydedildi. Üretici enflasyonu ise yıllık olarak yüzde 143,75 oldu. Aralık ayında ise enflasyon baz etkisiyle düşüşe geçti. TÜİK’e göre enflasyon Aralık 2022’de yıllık bazda yüzde 64,27 oldu. Aralık enflasyonu ise yüzde 1,18 olarak açıklandı.

Bunun yanı sıra hükümet tarafından dövizi dizginlemek için devreye alınan KKM uygulamasının Hazine üzerindeki yükü sürekli arttı. Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından açıklanan Merkezi Yönetim Bütçe verilerine göre, Aralık ayında dövizden dönüşümler hariç, Kur Korumalı Mevduat’a bütçeden 973,1 milyon TL aktarım yapıldı. Böylelikle 2022 yılı Mart ayından yıl sonuna kadar toplam maliyet 92 milyar 538 milyon 964 bin TL’ye ulaştı.

Ekonomi yönetiminde ve politikalarında değişim

Şubat ayında yapılan 50 baz puanlık indirimin ardından faiz, Haziran’a kadar değişmedi. Bu süre zarfında dolar, 18,87 TL seviyesinden 23,56’ya kadar yükseldi.

14 ve 28 Mayıs seçimlerinden zaferle ayrılan Erdoğan, 3 Haziran’da mazbatasını alarak Meclis’te yemin edip göreve başladı. Erdoğan, aynı gün Çankaya Köşkü’nde yaptığı açıklama ile yeni kabinesini duyurdu.

Daha önce Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı ve Maliye Bakanı olarak görev yapan Mehmet Şimşek, yeniden ekonominin başına geçti. Böylece Şimşek, 5 yıl aranın ardından kabineye döndü.

Şimşek: “Türkiye’nin rasyonel bir zemine dönmekten başka çaresi kalmadı”

Şimşek, 4 Haziran’da görevi Nureddin Nebati’den devraldı. Şimşek, konuşmasında değişim sinyali verdi:

“Hükümetimizin temel hedefi toplumsal refahı artırmaktır. Türkiye’nin rasyonel bir zemine dönmekten başka çaresi kalmamıştır. Önümüzdeki dönemde bu hedefe ulaşmada, şeffaflık, sürdürülebilir yüksek büyüme için mali disiplinin tesis edilmesi, fiyat istikrarının sağlanması temel hedefimiz olacaktır. Orda vadede enflasyonun yeniden tek haneli rakamlara düşürülmesi her alanda öngörülebilirliğin artırılması ülkemiz için hayati önem taşımaktadır.”

9 Haziran’da ise ekonomi yönetiminde bir başka önemli değişim oldu.

Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu görevden alındı ve yerine Hafize Gaye Erkan atandı. Erkan, böylece Türkiye’nin ilk kadın Merkez Bankası Başkanı oldu.

Erkan, 9 Haziran’da düzenlenen devir teslim töreni ile görevi Şahap Kavcıoğlu’ndan devraldı.

Erkan, yaptığı konuşmada, son 2 yıldaki hizmetleri için Kavcıoğlu’na teşekkür ederek, “Zorlu bir süreci ekibiniz ile yürüttünüz. Emekleriniz için teşekkür ediyoruz. Ülkemiz ve Merkez Bankası çalışanları adına desteğinizi, emeklerinizi ve hizmetlerinizi minnetle hatırlayacağımı bilmenizi isterim” dedi.

Ve 27 ay sonra ilk faiz artışı…

TCMB, Hafize Gaye Erkan’ın başkanlığında ilk faiz kararını 22 Haziran’da açıkladı. Politika faizi, yüzde 8,5’ten yüzde 15’e çıkarıldı. PPK açıklamasında “gerektiği zamanda, gerektiği ölçüde parasal sıkılaştırmanın güçlendirileceği” belirtildi.

Yerel ve uluslararası finans kuruluşlarında, yeni politika faizinin yüzde 20 ila yüzde 40 arasında değişen oranlarda belirlenebileceği beklentisi oluşmuştu. TCMB’nin kararı, beklentilerin gerisinde kaldı. Ekonomistler ise, faiz artışının tek başına döviz kuru ve enflasyonu tutmak için yeterli olmadığına ve yapısal reformlarla desteklenmesi gerektiğine dikkat çekmişti. 

Faiz artışının yeterli bulunmamasıyla birlikte dolar yükselişe geçti. Dolar, 26 Haziran’da 26 TL’yi geçti. Enflasyon ise Haziran’da aylık bazda yüzde 3,92 arttı.

Erdoğan, karardan bir hafta önce, 14 Haziran’da, “Tabii, bazı arkadaşlar ‘Cumhurbaşkanı faiz politikalarında ciddi bir değişime mi gidiyor?’ gibi bir yanılgının içine düşmesin. Ben burada aynıyım ama Hazine ve Maliye Bakanımızın burada atacağı adımları süratle, rahatlıkla Merkez Bankası’yla beraber atmasını kabullendik” demişti.

Temmuz’da 250 baz puan artış

TCMB, 20 Temmuz’da Hafize Gaye Erkan başkanlığında ikinci faiz artışını yaptı. 20 Temmuz’da yapılan PPK toplantısında faiz yüzde 17,5’e çıkarıldı.

PPK açıklamasında, enflasyondaki artış eğiliminin sürdüğü belirtildi. Açıklamada, “Kurul, vergi düzenlemeleri ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın enflasyon üzerinde ilave olumsuz etki yapacağını öngörmektedir” cümlesi dikkat çekti.

Temmuz’da enflasyonda sert yükseliş

Beklentileri karşılamayan faiz artırımının ardından enflasyonda keskin bir yükseliş oldu. TÜİK’e göre Temmuz enflasyonu aylık yüzde 9,49 ve yıllık yüzde 47,83 oldu.

Böylece TÜİK, AKP iktidarının üçüncü en yüksek aylık enflasyonunu açıkladı.

AKP iktidarının en yüksek yıllık enflasyonunun ölçüldüğü Kasım 2022’den bu yana TÜİK’in ölçtüğü enflasyon azalırken, Temmuz’da artış kaydedildi.

KKM’den kademeli çıkış

20 Ağustos’ta bütçeye gün geçtikçe daha fazla yük getiren KKM’yi azaltmak üzere ilk adım atıldı. Merkez Bankası, KKM dönüşüm hedefi uygulamasına son verdiğini açıkladı.

Açıklamada şöyle denildi:

“Sadeleşme süreci kapsamında yabancı para mevduattan kur korumalı mevduata dönüşüm hedefi uygulamasına ve TL payına göre menkul kıymet tesis ve zorunlu karşılık uygulamasına son verilmiştir.

Yapılan düzenlemelerle Türk Lirası mevduatlar artarken, kur korumalı hesaplardan Türk lirası mevduata geçiş sağlanarak kur korumalı mevduatın azaltılması gözetilmektedir.”

Ağustos’ta sürpriz faiz artışı: 750 baz puan

Hafize Gaye Erkan, 24 Ağustos’ta Merkez Bankası Başkanı olarak üçüncü faiz artışını yaptı. 24 Ağustos’taki PPK toplantısında faiz yüzde 25’e çıkarıldı.

TCMB’den yapılan açıklamada “Politika faizi, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirlenecektir. Enflasyon görünümünde belirgin iyileşme sağlanana kadar parasal sıkılaştırma gerektiği zamanda ve gerektiği ölçüde kademeli olarak güçlendirilecektir” denildi.

Faiz kararının ardından dolar 25,27 TL’ye düştü. Euro ise 29 TL’ye geriledi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, X hesabından yaptığı paylaşımda “Kararlıyız! Fiyat istikrarı en büyük önceliğimiz” dedi.

Eylül’de 500 baz puan artış

TCMB ise bugün Eylül’e ilişkin son faiz kararını açıkladı. Politika faizi, 500 baz puan artışla yüzde 25’ten yüzde 30’a yükseldi.

Ekim’de artış devam etti

TCMB, Ekim ayında da faiz artırımlarına devam etti. Ekim’de politika faizi 500 baz puan artırılarak yüzde 30’dan yüzde 35’e yükseldi. Ekonomistler Ekim’de faizin 250-500 baz puan arasında artırılacağını beklerken, yıl sonunda yüzde 40 düzeyine çıkacağını öngörüyordu.

TCMB, Haziran’daki sert politika değişimiyle beraber, faizi beş ayda tam 2 bin 650 baz puan artırdı. 

Kasım ayında beklentilerin üzerinde artış yaşandı

Politika faizindeki artışlar, Kasım ayında da devam etti. Kasım ayında faiz, ekonomistlerin beklentilerinin üzerinde artırılarak 500 puan yükseltildi. Ekonomistler Ekonomistler Kasım ayında faizin 250 baz puan artırılacağını beklerken, yıl sonunda yüzde 40 düzeyine çıkacağını öngörüyordu. Böylece yeni ekonomi yönetimi altı ayda faizi 3 bin 150 baz puan artırdı.

Merkez Bankası’nın açıklamasında faiz artırımlarında sona yaklaşıldığı belirtildi ve “Kurul, dezenflasyonun tesisi için gerekli parasal sıkılık düzeyine önemli ölçüde yaklaşıldığını değerlendirmiştir. Bu çerçevede, parasal sıkılaştırma hızı yavaşlatılacak ve sıkılaştırma adımları kısa bir zaman diliminde tamamlanacaktır” denildi.

Yıl sonu faizi yüzde 42,5

Merkez Bankası, yılın son toplantısında beklentilere paralel hareket ederek faizi 250 baz puan yükseltti. Türkiye, yüzde 9 faizle başladığı yılı yüzde 42,5 ile kapadı.

Nereden nereye…

Türkiye’nin Eylül 2021’de başlattığı faiz indirimleri Şubat 2023’te, yüzde 8,5 seviyesinde durdu. Haziran 2023’de keskin bir ekonomi politikası değişikliğine giden Türkiye, 2023 sonuna kadar faizi toplam 3 bin 400 baz puan yükseltti. Politika faizi, 21 Aralık 2023 itibarıyla yüzde 42,5.

Faiz indirimi döngüsü, Eylül 2021’e göre daha yüksek faiz oranlarına ulaşılmasıyla son buldu. Döviz ve enflasyonda ise tarihi rekorlar kırıldı. Faiz indirimlerinin başladığı Eylül 2021’de 8,63 TL olan dolar 29,19 TL’den işlem görüyor. 

Eylül 2021’de yüzde 19,58 olan enflasyon ise son açıklanan 2023 Aralık verisine göre yüzde 64,27 oldu.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.