Fransa, 1962’den bu yana ilk kez güvensizlik oyuyla hükümetin düştüğü bir sürece girdi. Beşinci Cumhuriyet’in en derin siyasi krizini yaşayan Fransa’da hükümetin düşmesi ile beraber ekonomik ve sosyal riskler de arttı. Bu ortam aşırı sağcı Marine Le Pen’e beklediği fırsatı mı sunuyor? Fransa’daki siyasi kriz Avrupa’yı nasıl etkileyebilir?
Fransa siyasi sistemi Charles de Gaulle’ün kurduğu güçlü cumhurbaşkanlığı modeliyle yönetiliyor. De Gaulle ulusal kriz döneminde bütün yetkileri cumhurbaşkanında toplamıştı.
Macron da kendini De Gaulle’e benzetiyor olabilir. Fakat BBC’ye göre Macron, diğer cumhurbaşkanlarının aksine halk desteğini kaybetti. Haziran’da alınan erken seçim kararı işe yaramadı. Parlamento parçalandı.
Modern Fransa tarihinde ilk kez üç büyük siyasi blok oluştu. Hiçbir grup tek başına çoğunluğu sağlayamıyor.
Parlamentodaki yeni denge
Merkez sağ, sol blok ve aşırı sağ parlamentoda birbirine üstünlük sağlayamıyor. Her grup diğer iki gruba karşı çıkıyor. Macron destekçileri azınlıkta kaldı. Sol blok tasarruf karşıtı politika izliyor. Aşırı sağ sosyal hakları öne çıkarıyor. Bu durum hükümetin bütçe yapmasını engelliyor. Uzlaşma kültürü yok. Her grup kendi çıkarını düşünüyor.
Sciences Po’dan siyaset bilimci Bruno Cautres, parlamentodaki üç bloğun uzlaşma kültüründen uzak olduğuna dikkat çekiyor. Cautres, “Fransa’da siyasi partiler birbirlerini düşman olarak görüyor. Bu durum sistemi kilitledi” diyor.
Fransa’da hükümetin düşmesi: Uzmanlar ve siyaset bilimciler “rejim krizi” diyor
Sciences Po Paris’ten Siyaset Bilimci Prof. Pascal Perrineau, Fransa’nın kurumsal bir krizle karşı karşıya olduğunu belirtiyor. Perrineau, “Beşinci Cumhuriyet’in temel sorunu artık çok partili sisteme uyum sağlayamaması. De Gaulle döneminin iki kutuplu siyaseti bitti” diyor.
Sorbonne Üniversitesi’nden Anayasa Hukuku Profesörü Dominique Rousseau, Beşinci Cumhuriyet’in reform ihtiyacına dikkat çekiyor. Rousseau, “Parlamenter sistem ile başkanlık sistemi arasında sıkışan Fransa, yeni bir anayasal düzene ihtiyaç duyuyor” değerlendirmesinde bulunuyor.
L’Opinion gazetesi yazarı Nicolas Beytout, Fransa’nın peş peşe hükümet krizleri yaşayacağını öngörüyor. Beytout, “Yeni hükümetler de parlamentodan güvenoyu alamayacak. Bu krizler Fransa’yı ekonomik gerçeklerle yüzleştirene kadar devam edecek” diyor.
BFMTV’de konuşan deneyimli gazeteci Eric Brunet ise Fransa’nın pragmatizmden uzak siyaset tarzını eleştiriyor. Brunet, “Bütün konuşmalar ideoloji üzerine. Söylemlerimiz gerçeklikten kopuk. Bu tipik bir Fransız yaklaşımı” yorumunu yapıyor.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Uzmanlar, Fransa’nın üç farklı seçenekle karşı karşıya olduğunu belirtiyor:
- Macron istifa edip erken seçime gidebilir
- Yeni bir koalisyon formülü bulunabilir
- Siyasi kriz derinleşerek anayasal reforma yol açabilir
Hükümete yakın kaynaklara göre yeni koalisyon arayışlarında başbakanlık için birkaç ismin adı geçiyor:
- Şu an Fransa Savunma Bakanı olarak görev yapan Sebastien Lecornu,
- Eski başbakanlardan, sosyalist Bernhard Cazeneuve,
- Eski İçişleri Bakanı Gerald Darmanien,
- Avrupa Birliği (AB) Komisyonu’nun iç pazardan sorumlu üyesi Thierry Breton.
Macron’un görev süresi normalde 2027’de bitiyor. Ancak Le Pen ve sol ittifak, Macron’un istifa etmesini bekliyor.
Le Pen yeni stratejisi iktidar yolunu açacak mı?
Ulusal Birlik lideri aşırı sağcı Le Pen artık sistem içinde mücadele ettiği mesajı veriyor. Le Pen babasının radikal çizgisini yumuşatmış görünüyor. Buna parti ismini değiştirerek başladı. Yeni parti sosyal politikalara ağırlık veriyor, işçi haklarını savunuyor. Bu strateji şimdilik işe yaramış görünüyor. Son seçimlerde Le Pen yüzde 32 oy aldı.
Kamuoyu araştırmaları da Le Pen’in güçlendiğini gösteriyor.
London School of Economics’ten Fransız siyaseti uzmanı Prof. Catherine Fieschi, Le Pen’in sistem içi muhalefete evrilmesini analiz ediyor. Fieschi, “Le Pen artık radikal değil pragmatik bir çizgi izliyor. Bu strateji ona iktidar yolunu açabilir” değerlendirmesini yapıyor.
Le Pen’e siyasi yasak davası ne aşamada?
Fransız mahkemesi 31 Mart’ta Le Pen hakkında karar verecek. Avrupa Parlamentosu fonlarını kötüye kullanmakla suçlanıyor. Savcılar beş yıl kamu görevinden men cezası istiyor. Le Pen suçlu bulunursa 2027 seçimlerine giremeyecek.
Tahminlere göre Le Pen tam da bu nedenle şimdi harekete geçti. Ya cumhurbaşkanı olacak ya da siyasi kariyeri bitecek.
Aşırı sağcı lider hükümet krizini fırsata çevirmeye çalışabilir.
Fransa’da hükümetin düşmesi: Macron için zor dönem
Macron istifa çağrılarına direniyor. Görev süresinin 2027’de biteceğini söylüyor. Halktan yetki aldığını vurguluyor. Ekonominin güçlü olduğunu iddia ediyor. Fakat siyasi desteği azalıyor. Fransızların yüzde 62’si istifasını istiyor. Yeni bir hükümet kursa bile parlamentodan güvenoyu alamayacak. Erken seçim yapamıyor çünkü yasalar bir yıl beklemesini gerektiriyor.
Avrupa için kötü zamanlama
The Financial Times’ın analizine göre, Fransa ve Almanya’daki eş zamanlı siyasi krizler, AB’nin en zorlu dönemlerinden birine işaret ediyor. İki ülke de bütçe sorunları ve iç siyasi çalkantılarla boğuşuyor.
Deutsche Welle’nin haberine göre Alman koalisyon hükümeti Şubat’ta yapılacak erken seçime giderken, Fransa’da da hükümet düştü. AB’nin iki kurucu üyesindeki istikrarsızlık, birliğin karar alma mekanizmalarını yavaşlatıyor.
Politico’nun Brüksel muhabirinin aktardığına göre, AB diplomatları özellikle Ukrayna konusunda endişeli. Fransa ve Almanya’nın iç sorunlara odaklanması, Rusya’ya karşı ortak politika üretmeyi zorlaştırıyor. Fransa’da hükümetin düşmesi
The Economist’in son sayısında yer alan analize göre, Trump’ın Ocak 2025’te göreve başlayacak olması AB’de kaygı yaratıyor. Dergiye göre Trump’ın NATO’ya yönelik şüpheci tutumu, özellikle savunma alanında birliğin Fransa’ya olan bağımlılığını artırıyor.
Bloomberg’in haberine göre, AB’nin savunma politikalarındaki belirsizlik, savunma şirketlerinin hisse değerlerini de etkiliyor. Fransız savunma şirketi Thales’in hisseleri son bir ayda yüzde 5 değer kaybetti.
Fransa’da hükümetin düşmesi: Ekonomik risk büyüyor
Avrupa Merkez Bankası‘nın son raporuna göre Fransa, Euro Bölgesi’nin ikinci büyük ekonomisi olarak ciddi mali sorunlarla karşı karşıya. Resmi verilere göre ülkenin bütçe açığı milli gelirin yüzde 6’sına ulaştı. Bu oran, AB’nin yüzde 3 olan bütçe açığı kriterinin iki katını aşıyor.
Barnier’nin hazırladığı tasarruf bütçesinin reddedilmesi, yeni riskleri beraberinde getirdi. Fransız Merkez Bankası Başkanı Francois Villeroy de Galhau, “Mali disiplinin sağlanamaması durumunda ülkenin kredi notunun düşebileceğini” açıkladı.
Financial Times‘ın haberine göre Almanya’nın yaşadığı durgunluk, Fransa’daki krizle birleşince Euro Bölgesi için tehlike çanları çalıyor. Alman ekonomisi son çeyrekte yüzde 0,3 küçüldü.
The Economist dergisi, “Fransa ve Almanya’nın eş zamanlı yaşadığı ekonomik sorunlar, 2008’den bu yana Euro Bölgesi için en büyük risk” değerlendirmesini yaptı. Fransa’da hükümetin düşmesi
Moody’s kredi derecelendirme kuruluşu da Fransa’nın notunu “negatif izlemeye” aldı. Kuruluş, “Bütçe açığının kontrol altına alınamaması durumunda ülkenin kredi notunun düşürülebileceği” uyarısında bulundu.
HEC Paris’ten Prof. Armin Steinbach, hükümetin düşmesini ekonomik boyutuyla değerlendiriyor. Steinbach, “Le Pen ülke çıkarlarını değil kişisel hırslarını düşünüyor. Bu durum ekonomik istikrarı tehlikeye atıyor” açıklamasını yapıyor.