Erzincan-İliç’te dokuz işçinin hayatını kaybettiği maden faciasıyla ilgili İliç Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame tamamlandı. İddianamede, aralarında Anagold Ülke Müdürü Cengiz Yalçın Demirci’nin de olduğu 43 şüpheli için “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmak” suçundan 2 yıldan 15’er yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Ayrıca 7 Ekim 2021 tarihli Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporuna onay verenler, imzası bulunanlar ve kamu görevlileri hakkında “kovuşturmaya yer olmadığı” yönündeki karara atıf yapıldı.
Erzincan’ın İliç ilçesinde, Anagold Madencilik A.Ş.’ye ait Çöpler Altın Madeni’nde 13 Şubat’ta 10 milyon metreküp siyanürlü toprak kaydı. Faciada dokuz işçi hayatını kaybetti. Erzincan’ın İliç Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlandı. Beşi tutuklu, toplam 43 sanık hakkında hazırlanan 69 sayfalık iddianame Erzincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.
İddianamede tüm şüphelilerin, “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmak” suçundan 2 yıldan 15’er yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Bu kişiler arasında, Anagold Ülke Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Yalçın Demirci ile Anagold’un büyük ortağı SSR Mining’in Global Projeler Başkan Yardımcısı John Harmse de yer alıyor.
Ayrıca, şüphelilerden altın madenini o dönem işleten şirketin Kanadalı yöneticisi Iain Ronald Guille, Anagold Ülke Müdürü Cengiz Yalçın Demirci ve yurtdışından Türkiye’ye gelmeyen Anagold Operasyon Direktörü Kenan Özdemir hakkında “çevreyi taksirle kirletmek” suçundan adli para cezası talep edildi. Bu kişiler için toprak, su veya havada kalıcı etki bırakması halinde 2 aydan 1 yıla kadar hapis cezası istendi.
Üst kademe yöneticiler “asli kusurlu” görüldü
İddianamede, 23 Mayıs ve 7 Haziran tarihlerindeki bilirkişi raporlarına değinildi. Bu raporların incelenmesi sonucunda 43 şüpheliye kusur atfedildiği, zanlılardan 12’sinin “asli”, 31’inin ise “tali kusurlu” olduğu belirtildi.
Raporda, proje yönetiminin son derece yetersiz olduğu, olay günü uyarılan heyelan boyutunu doğru tahmin edecek ve yönetecek mekanizmanın kurulmamış olması nedeniyle John Harmse, Cengiz Yalçın Demirci ve Iain Ronald Guille’nin de “asli kusurlu” olarak değerlendirildiği söylendi.
ÇED onayı veren kamu görevlileri için alınan karara yer verildi
İddianamede, ifadeler, dosyalar, ölçüm sonuçları ve adli tıp raporu gibi incelenen deliller sıralandı. Bunlar arasında bilirkişi raporları ve İliç Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan “Ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar” da yer aldı.
Bu kararda, 7 Ekim 2021 tarihli Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporuna onay veren ve imzası bulunanlar hakkında kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karar alındığı belirtiliyordu.
Ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararda, “07.10.2021 tarih ve 6421 kayıt sıra numaralı Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporunda onay ve/veya imzası bulunan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkilileri hakkında üzerlerine atılı suçların unsurları itibarıyla oluşmamış olması nedeniyle kamu adına ayrı ayrı kovuşturmaya yer olmadığına” deniyordu.
Ayrıca, “ihbar dilekçelerinde şikâyetçi olunan ilgili kamu kurum ve kuruluşlarında görevli kamu görevlileri ve diğer kişiler hakkında dosyadaki bilirkişi raporlarında herhangi bir kusur yüklenmediği belirtilerek kamu adına ayrı ayrı kovuşturmaya yer olmadığına” karar verildiği söyleniyordu.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Uzmanlar iddianameyi eksik buldu
Bağımsız Maden İşçileri Sendikası avukatı Mürsel Ünder, iddianamede sorumluluk yüklenen kişilerin eksik ve dosyadaki suçlamaların çok yetersiz olduğunu söyledi. Ünder, sanıkların ve sorumluluk sahibi olanların “olası kastla birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet verme” suçundan cezalandırılmasının talep edilmesi gerektiğini belirtti.
Ünder, iddianamede adı geçen suç türünün siyasetçileri, kamu görevlilerini ve bürokratları yargılama dışına çıkardığını söyledi.
“Karar kesinleşirse hiçbir kamu görevlisi ceza almayacak”
Dosyayı takip eden Ünder, iddianamede faciaya sebep olan yapısal sorunların görmezden gelindiğini, bilirkişi raporunda sürece yayılan sistematik eksiklik ve kusurların dikkate alınmadığını, bazılarının ise hatalı değerlendirildiğini savundu.
Ünder, iddianameden kısa süre önce hakkında soruşturma yürütülen kamu görevlileri, bürokratlar ve siyasetçiler hakkında İliç Cumhuriyet Savcılığınca kovuşturmaya yer olmadığına dair verilen karara dikkat çekerek şöyle dedi:
“Bu kararın kesinleşmesi halinde, ülkemiz tarihinin en büyük çevre suçunu işleyen ve 9 işçinin göz göre göre ölüme götürüldüğü olayda sorumluluğu bulunan hiçbir kamu görevlisi, bürokrat ve siyasetçi cezalandırılmamış olacak.”