PKK kendini feshetti: İşte eylemleri ve dönüm noktalarıyla örgütün 47 yıllık tarihi

Resmen 1978 yılında kurulan PKK 12 Mayıs 2025’te kendini feshetti ve silah bıraktı. Peki örgüt nasıl ortaya çıktı, kuruluş hikâyesi neydi? İşte eylemleri ve dönüm noktalarıyla PKK’nın 47 yıllık tarihi.

Öcalan PKK'nın ilk toplantılarından birinde
PKK’nın 47 yıllık tarihi

PKK 12 Mayıs 2025’te kendini feshettiğini duyurdu. Örgütün açıklamasında, silahlı mücadelenin de sonlandırılması kararının alındığı belirtildi. Açıklamada, “PKK’nin örgütsel yapısının feshedilmesi ve silahlı mücadele yöntemini sonlandırması kararlarını alarak PKK adıyla yürütülen çalışmaları sonlandırdı” denildi.

Peki örgüt nasıl ortaya çıktı?

Abdullah Öcalan ve bir grup sol görüşlü genç 1973 yılında, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde Kürt sorunu üzerine tartışmaya başladı. 1973 yazında Öcalan, Ankara-Tuzluçayır’da yaptığı bir toplantıyla çevresine fikirlerini aktardı.

1975’te de bu grup “Apocular” olarak anılmaya başladı. Grup, Kürt illerine giderek gençlik ve köylü kesiminde örgütlenmeye çalıştı. Bu süreçte grup, Siverek, Hilvan, Viranşehir gibi bölgelerde aşiretler ile temaslarda bulundu.

1977’de ise Siverek’te PKK ile Bucak aşireti arasında çatışma çıktı. Bucak aşireti dönemin Adalet Partisi ile ilişkiliydi. Bu çatışmalar, PKK için ilk ciddi silahlı denemelerden biri oldu.

Yaklaşık 25 kişilik bir grup Siverek’e giderek silahlı çatışmaya girdi. Bu olaylar, PKK’nın yerel güçlerle ilk çatışması olarak kabul edildi.

Resmen kuruldu

27 Kasım 1978’de Diyarbakır Lice ilçesine bağlı Fis Köyü’nde yapılan toplantıda PKK resmen kuruldu. Kongreye, Cemil Bayık, Mehmet Hayri Durmuş, Mazlum Doğan, Duran Kalkan, Ali Haydar Kaytan’ın da aralarında olduğu 21 kişi katıldı. Abdullah Öcalan liderliğinde “Kürdistan İşçi Partisi” adı benimsendi. İdeolojik olarak örgüt, Marksist-Leninist, ulusal kurtuluşçu bir çizgiyi sahiplendi.

PKK'nın kurulduğu ev
PKK’nın 47 yıllık tarihi: Örgütün kurulduğu ev

Bekaa Vadisi’ne yerleşti

Daha sonra örgütün faaliyetleri güvenlik güçleri tarafından açığa çıkarıldı. Bunun üzerine örgüt, 1979 yılında Suriye üzerinden Lübnan’a geçerek Bekaa Vadisi’ne yerleşti.

Abdullah Öcalan ise 1979’da Suriye’nin başkenti Şam’ı kendisine karargah olarak seçti. 12 Eylül 1980 askeri darbesinde yurtdışına kaçamayan birçok örgüt mensubu yakalandı.

Bekaa kampı Suriye'deki Kürtleri yoğun bir şekilde etkiledi
PKK’nın 47 yıllık tarihi: Bekaa kampı Suriye’deki Kürtleri yoğun bir şekilde etkiledi

Bekaa Vadisi, örgütün 1980’ler boyunca ana eğitim ve lojistik üssü oldu. Silahlı eğitimler burada verildi.

Helvi kampında ilk konferans

15-26 Temmuz 1981’de PKK ilk konferansını Helvi kampında yaptı. Bu toplantıya 80 kişi katıldı. Kongrede Avrupa’da yapılanmanın güçlendirilmesi ve Türkiye içinde saldırılar için planlar yapılması kararlaştırıldı. Ertesi yıl Dev-Yol ve diğer aşırı sol gruplarla işbirliğine girildi.

1982’de Öcalan, Mesud Barzani ile Kuzey Irak’ta kamp inşa etme ve Barzani kontrolündeki sınır bölgesinden Türkiye geçme üzerine bir anlaşmaya vardı.

Abdullah Öcalan ve Mesut Barzani
Abdullah Öcalan ve Mesud Barzani

Bayrak değişimi

Öte yandan 1981’de örgütün bayrağı değişti. Başlangıçta kırmızı zemin üzerine sarı yıldızdan oluşan bayrak, 1981’de “kırmızı zemin, ortasında sarı yıldız ve sarı yıldız içinde yeşil hilal” olarak değiştirildi. Değişiklik, örgütün sosyalist karakterini ve Kürt kimliğini aynı anda vurgulama amacı taşıdı. 1995 sonrası hilal daha az kullanıldı, sadece yıldız ve renk kodlarıyla sadeleşti.

İlk silahlı eylem

15 Ağustos 1984’te PKK ilk silahlı eylemini Siirt’in Eruh ve Hakkâri’nin Şemdinli ilçelerinde jandarma karakollarına saldırarak gerçekleştirdi. Bu, örgütün silahlı mücadeleye fiilen geçtiği tarih olarak kabul edildi.

PKK’nın ilk silahlı eylemi

Birand ile röportaj

Abdullah Öcalan ilk kez gazeteci Mehmet Ali Birand’a röportaj verdi. Öcalan o röportajda, örgütün neden kurulduğunu ve amaçlarını açıkladı. Bu röportaj, 1988 yılında Lübnan’daki Bekaa Vadisi’nde gerçekleşti. Milliyet’te yayımlanan röportajın hemen ardından gazeteler toplatıldı, röportajın yayını yasaklandı.

Mehmet Ali Birand & Abdullah Öcalan
Mehmet Ali Birand & Abdullah Öcalan

İlk ateşkes

Turgut Özal iktidarının gündeminde olduğu barış projesine müdahil olan askerler hedef tahtasına oturtuldu. Böyle bir ortamda ilk kez 20 Mart 1993’te ateşkes ilan edildi. Öcalan Bekaa Vadisi’nde KYB Lideri Celal Talabani, Ahmet Türk, Kemal Burkay, Hemreş Reşo ve Ruşen Aslan’ında katıldığı basın toplantı düzenleyerek tek taraflı ateşkes ilan ettiğini duyurdu. Bekaa Vadisi’nde ateşkes ilan edilirken kalıcı bir ateşkes yönünde adım atmak isteyen dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal hayatını kaybetti.

PKK, 24 Mayıs 1993’te Elazığ-Bingöl karayolunu kesip otobüsteki terhis olan silahsız 33 askeri kurşuna dizerek öldürdü. Bu, örgütün en büyük saldırılarından biri oldu. Bu saldırıyla ateşkes sona erdi.

Başbağlar saldırısı

PKK, 5 Temmuz 1993’te de Erzincan’ın Başbağlar Köyü’nde 33 vatandaşı öldürdü, sonra köyü ateşe verdi.

Diyarbakır’ın merkez Yenişehir ilçesindeki dershanenin önünde 3 Ocak 2008’de PKK, askeri servis aracına yönelik bombalı saldırı düzenledi. Altısı dershane öğrencisi yedi kişi hayatını kaybetti. 73 kişi yaralandı.

Öcalan’ın yakalanma süreci

Türkiye’nin tehditleri sonucunda Suriye, Öcalan’ı sınır dışı etti. Öcalan sırasıyla Rusya, İtalya, Yunanistan ve Kenya’ya gitti.

12 Kasım’da 1998’de İtalyan Komünist Yeniden Kuruluş Partisi’nin bir üyesi Moskova’ya gelerek Öcalan’la buluştu ve onu Roma’ya götürdü, Roma’ya sahte pasaportla varan Öcalan tutuklandı. Bu sırada, İnsan Hakları İzleme Örgütü dönemin İtalya Başbakanı Massimo D’Alema’ya bir mektup gönderdi. Bu mektupta, Öcalan hakkında İtalyan mahkemelerince kovuşturma açılması istendi. Türkiye de Öcalan’ın iadesini istedi ancak İtalya kabul etmedi. İtalyan hükûmeti, Öcalan’ı Almanya’ya göndermek için çaba sarf etti. Almanya Öcalan’ı İtalya’dan istemeyerek sorunun dışında kalmayı tercih etti. Ayrıca İtalyan mahkemeleri Öcalan’ı serbest bıraktı, Öcalan Roma dışında bir villaya yerleşti. Bu esnada Yunanistan hükûmetinden bir grup, Öcalan’ı Afrika’da bir yere gönderme konusunda girişim başlattı.

31 Ocak 1999’da Öcalan uçakla Yunanistan’a geçti. Buradan, Savvas Kalenteridis adındaki Yunan Ulusal İstihbarat Teşkilatı (EYP) mensubunun refakatiyle 2 Şubat 1999’da Nairobi’ye götürüldü ve Yunanistan’ın Kenya Büyükelçiliğine geçici olarak yerleştirildi. Buradayken Yunanistan’a siyasi sığınma talebinde bulunsa da bu talebine bir cevap alamadı.

15 Şubat’ta Yunan büyükelçi Öcalan’a, seçtiği bir konuma gitmekte serbest olduğunu ve Hollanda’nın onu kabul etmeye hazır olduğunu söyledi. Öcalan, 15 Şubat 1999’da siyasi sığınma talebinde bulunduğu Hollanda’ya gitmek üzere Lazaros Mavros adına düzenlenmiş bir Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportuyla Kenyalı yetkililerin gözetiminde büyükelçilikten ayrılıp Nairobi Havalimanı’na götürüldü.

Öcalan 15 Şubat 1999’da Kenya’da yakalandı.

Öcalan’ın yakalanması

İmralı Cezaevi’ne konulan Öcalan, örgüte silah bırakma çağrısı yaptı. 29 Haziran 1999’da yapılan son duruşmada Ankara 2 No’lu Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından, kurduğu silahlı örgütü PKK’yı, aldığı kararlar ve verdiği emir ve talimatlarla sevk ve idare ederek, devletin hâkimiyeti altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya matuf eylemleri gerçekleştirdiği sabit görüldü. Öcalan, oybirliği ile idama mahkûm edildi. Karar Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından da onandı.

Mahkemenin verdiği idam kararı, Yargıtay tarafından 25 Kasım 1999’da onandı. Ağustos 2002’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin Avrupa Birliği uyum yasaları çerçevesinde idam cezasını kaldırması sebebiyle cezası ağırlaştırılmış müebbet hapse çevrildi.

PKK, 1999–2004 arası “silahlı mücadeleye son verdiğini” açıkladı. Ateşkes 2004’te bozuldu. Örgüt yeniden PKK adını kullanmaya başladı.

2009’da yeniden ateşkes

Mayıs 2009’da yeniden bir aylık ateşkes ilan edildi. Dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Güzel şeyler olacak” diyerek açılım sürecine destek verdi. PKK ateşkes süresini uzattı. Öcalan 10 maddelik yol haritası belirledi. Ekim 2009’da 34 militan Türkiye’ye geldi. Ancak 2011’de çıkan çatışmada 13 asker ve 2 PKK militanı hayatını kaybetti. Bunun üzerine Oslo süreci yarım kaldı.

12 Eylül 2012’de Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle cezaevlerinde açlık grevleri başlatıldı. Açlık grevinin 67. gününde Öcalan’ın çağrısı üzerine açlık grevi sona erdirildi.

İlk çözüm sürecinde ne oldu?

2013’te bağımsız milletvekili ve DTK Eş Genel Başkanı Ahmet Türk ile BDP Batman Milletvekili Ayla Akat İmralı’ya giderek Öcalan ile görüştü. 21 Mart 2013 Nevroz’un da Öcalan’ın silahlara veda mektubu kamuoyuna deklare edildi. Yeni bir sürecin adımı atıldı. Murat Karayılan Kandil’de basın toplantısı düzenleyerek geri çekileceklerini duyurdu. 8 Mayıs’ta geri çekilmeler başladı. Türkiye sınırları içerisindeki gruplar geri çekildi. Bir grup ise Habur’dan Türkiye’ye giriş yaptı. İki yıl boyunca devam eden müzakereler 2015 yılında sona ererek çözüm süreci sona erdi.

Dolmabahçe süreci

28 Şubat 2015’te hükümet ve HDP heyeti tarihi Dolmabahçe mutabakatını açıkladı.

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, İçişleri Bakanı Efkan Ala, AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal ve HDP heyeti 10 maddelik metni kamuoyuyla paylaştı.

Öcalan’la görüşmeleri yürüten eski MİT Başkan Yardımcısı ve Kamu Güvenliği Müsteşarı Muhammed Dervişoğlu da toplantıdaydı.

Öcalan PKK’ya silahsızlanma kongresi çağrısı yapacaktı. Ancak KCK “Kürt sorunu çözülmeden PKK silah bırakmaz” açıklaması yaptı.

Erdoğan “Haberim yok, doğru bulmuyorum. İki ayrı metin okundu, bunlar aynı değildi. Hükümetin Başbakan Yardımcısı’yla parlamento grubunun yan yana o resmî vermesini doğru bulmuyorum” diyerek süreci siyaseten bitirdi.

PKK yöneticisi Mustafa Karasu “AKP hükümeti Öcalan’ın 10 başlığını müzakere edip sorunu çözmeden PKK silah bırakmaz” dedi.

Mart 2015’te süreç tamamen zayıfladı.

PKK’nın silah bırakma süreci

MHP lideri Devlet Bahçeli, 1 Ekim 2024’te DEM Parti Eş Genel Başkanları’yla tokalaştı.

Bahçeli’nin çağrısından bir ay sonra 28 Aralık 2024’te, Adalet Bakanlığı İmralı heyetinin Öcalan’la görüşmesine izin verdi. Böylece heyet üyesi Van Milletvekili Pervin Buldan, İstanbul Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder İmralı’ya gitti.

DEM Parti İmralı heyeti, Ahmet Türk’ün yanı sıra DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları, Tuncer Bakırhan, İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Van Milletvekili Pervin Buldan, İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek ile Asrın Hukuk Bürosu avukatı Faik Özgür Erol’la birlikte üçüncü kez 27 Şubat 2025’te Öcalan’la görüştü.

Abdullah Öcalan ve DEM Parti Heyeti
Abdullah Öcalan ve DEM Parti heyeti, İmralı Adası. (27 Şubat 2025)

Bu görüşmenin ardından İstanbul Taksim Elite Otel’de, Öcalan’ın, “Tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir” şeklindeki çağrısı okundu.

PKK, 5-7 Mayıs tarihleri arasında 12’nci kongresini toplandığını duyurdu. PKK tarafından kongreye ilişkin yapılan açıklamada, kongrede tarihi öneme sahip kararlar alındığı belirtilerek, “PKK 12’nci Kongresi’nin sonuçlarına ve alınan kararlara ilişkin geniş ve ayrıntılı bilgi ve belgeler, iki farklı alandaki sonuçlar birleştirildikten sonra çok yakın zamanda kamuoyu ile paylaşılacaktır” ifadeleri kullanıldı.

5-7 Mayıs tarihleri arasında 12’nci kongresini toplayan örgüt, ”PKK 12. Kongresi, PKK’nın örgütsel yapısının feshedilmesi ve silahlı mücadele yöntemini sonlandırması kararlarını alarak PKK adıyla yürütülen çalışmaları sonlandırdı” açıklamasını yaptı. Böylelikle, Abdullah Öcalan’ın 1978’de Diyarbakır Lice ilçesi Fis köyünde kurduğu PKK, 47 yıl sonra kendisini feshetti. 

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.