Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

ABD’deki okullar, “öğrencilerin güvenliği için” dijital casusluk yapıyor

Florida menşeli dijital güvenlik şirketi Bark, okullar için 7/24 ücretsiz olarak kullanabilen bir dijital güvenlik sistemi üretti. Bu sistem öğrencilerin okul içerisinde paylaştıkları tüm e-postaları, mesajları tarıyor. ve “marihuana” ya da “intihar” gibi kelimelerden biri geçiyorsa okula bir uyarı postası gönderiyor.  

ABD’nin Missouri eyaletindeki bir ortaokulun müdürlüğünü yapan Jason Buck’a göre Bark, bir dönüm noktası. Daha yakın bir zamanda sistemin uyarı verdiğini söyleyen Buck, hemen öğrencinin annesini arayıp çocuğunun güvenli bir şekilde yanında olup olmadığını sormuş.  

Guardian’dan Lois Beckett’in haberine göre; Bark ve benzeri dijital güvenlik şirketleri binlerce okuldaki milyonlarca Amerikalı öğrencinin e-postasını, intihar ya da silahlı okul baskını izlerini aramak için tarıyor. İşin ilginç yanı, bu şirketler öğrencilerin internet aramaları ve sosyal medya kullanımları için okullarla işbirliği yapabiliyor.  

Gizlilik uzmanlarına göre ise ne ebeveynler ne de öğrenciler ne kadar sıklıkla izlendiklerinden haberdar.

Sektörün büyüklüğü 

Bu sistemin intiharı ya da silahlı okul baskınlarını önlediği yönünde bir bulgu yok. Bazı gizlilik uzmanlarına göre ise, bu güvenlik sistemi zaten sert disiplin yöntemleriyle karşı karşıya olan siyahi ve engelli öğrencileri hedef alabilir. Buna karşılık, ellerinde kanıtları olmasa da bu şirketler yüzlerce hayatı kurtardıklarını söylüyor.  

Sektörün öncü firmalarından Gaggle, kendi teknolojilerinin şu anda bin 400 okulda dört buçuk milyon öğrenciyi gözetlediğini söylüyor. Şirkete göre sistem sayesinde sadece geçen yıl 700 öğrencinin intihar etmesinin önüne geçildi. 

Nasıl çalışıyor? 

Haberde sözü geçen örnek bir vaka ise şöyle: ABD’nin Güney Carolina eyletinde bir öğrenci İngilizce dersi ödevi üzerinde çalışırken intiharla ilgili aramalar yapınca okul yönetimine uyarı gitti. Öğrenci, dersten alınarak müdürle görüştürüldü ve bütün bunlar sadece dakikalar içinde gerçekleşti. 

Bir başka vaka ise Cincinnati, Ohio’dan. Okula gelen uyarıdan sonra okulun bilgi işlem müdürü gece yarıs polisi arayıp bir öğrencilerinin durumunu kontrol etmelerini istedi. Durumun ciddiyeti, öğrencinin sonradan akıl sağlığı servisine yönlendirilmesiyle anlaşıldı.

Federal hukuk, Amerikan okullarının zararlı sitelere girilmesini engellemesini ve öğrencilerin çevrimiçi hareketlerinin izlenmesini zorunlu tutuyor. Fakat bu izlemenin tanımı tam olarak yapılmıyor. Yirmi yıl önce yürürlüğe giren Çocukları İnternette Koruma Kanunu, öğrencilerin okul bilgisayarlarından pornografik içeriğe erişimini engellemek üzere yazılmıştı.  

Risk edilen değerler 

Okulların dijital casusluğunun savunucuları, bu durumun çocukların ileride örnek bir dijital vatandaş olması için yararlı olduğunu belirtiyor. Cincinnati’deki okulun bilgi işlem çalışanı Trimble Oliver’a göreyse bu gözetleme sistemi ileride öğrencilerin iş hayatında uygunsuz içerik paylaşmasının önüne geçen yararlı bir organ: “Öğrencilerin, bağlı oldukları organizasyonların kendi içeriklerine erişebileceklerinin farkında olması lazım.”  

Teknoloji ve Demokrasi Merkezi’nden Natasha Duarte’ye göreyse öğrencilerin aradığı ya da yazdığı her şeyin izlenmesi ve kayıt altına alınması olgunlaşma ve özgüven için oldukça zararlı.

Makine öğrenme algoritmaları ve analistlerin, öğrencilerin yazdıklarını yanlış anlama olasılığı yüksek. Bu olasılık eğer analist yaşlıysa ya da gözetledikleri öğrenciden farklı bir kültürel ortamdan geliyorsa çok daha yüksek. Teknoloji ve Demokrasi Merkezi’ndeki bir başka uzman Elizabeth Laird’e göre, öğrencilerin şaka ya da sarkastik olarak yolladıkları mesajlar, onları yanlış anlaşılma sonucu kolluk kuvvetleriyle karşı karşıya getirebilir. 

Okul görevlileri öncelikli amaçlarının öğrencilerin hayatını kurtarmak olduğunu söylüyor. Ancak, okullar aynı zamanda sorunlu gördüğü dijital dokümanları (küfürlerden pornografik içeriğe kadar geniş bir skaladaki) da siber zorbalık ve olası intihar için kanıt sayıyor.  

Haberde yer alan bir başka vakada; Colorado’nun Weld ilçesinde bir öğrenci, okuldaki iki öğrencinin uyuşturucu madde kullanacağını e-postayla öğretmene bildirdikten sonra Gaggle kolluk kuvvetlerine haber verdi. E-posta yollandıktan dört dakika sonra kolluk kuvvetleri okuldaydı. Gaggle aynı zamanda öğrenciler küfür ettikleri zaman da uyarı postası yolluyor.  

Çizgiyi çekmek 

Missouri’deki okulun müdürüne göre, öğrenciler sistemden rahatsızken ebeveynler çoğu zaman memnun: “Özel hayatlarının ihlal edildiğini düşünüyorlar ama zamanla onlara yardımcı olmaya çalıştığımızı anlıyorlar.” 

Bark’ın ebeveyn biriminin yöneticisi Jordan’a göre bazı ebeveynler öğrencinin gönderdiği ya da aldığı tüm e-postaların kaydını istiyor. Halbuki, Bark’ın böyle bir özelliği yok: “Okulu ve ebeveynleri sadece bilmeleri gereken bir konu olduğu zaman uyarıyoruz.” 

Öte yandan; şirketler gözetleme işlemleri için yapay zekâ kullansalar da teknolojileri istenilen kaliteden uzakta, ayrıca birçok defa yanlış alarm verdikleri de görüldü. Örneğin; öğrencilerin birbirlerine alaycı bir şekilde “kendini öldür” demesi ya da Bülbülü Öldürmek kitabıyla ilgili bir ödev için araştırma yapmaları sistemin alarm vermesine yol açabiliyor.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.