Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

ABD doğru adımları atarsa 4 Temmuz’da salgından kurtulabilir

Ekonomist Alex Tabarrok ve Puja Ahluwalia OhlhaverWashington Post için Amerika Birleşik Devletleri’ndeki (ABD) koronavirüs salgınının nasıl bitirileceğine dair hazırladıkları modeli anlatan bir yazı kaleme aldı. Yazıyı özet olarak aktarıyoruz:

ABD’deki işsizlik oranı Büyük Buhran’dan beri görülen en yüksek seviyeye çıktı ve artık salgına rağmen geniş kitleler ekonominin yeniden canlandırılmasını istiyor. Başkan Donald Trump’ın dediği gibi, ülke ekonomisini yıllarca kapalı tutamayız. Peki ekonomik aktiviteleri onun istediği şekilde mi yeniden başlatmalıyız? Açıkçası bu hem insanların hem de ekonominin ölmesi anlamına gelir.

Salgın kontrol altında değilken işyeri açmanın ne kadar yanlış olduğu Smithfield gıda fabrikasında izlenen politika ile ortaya çıktı. Smithfield, nisan ayında fabrikaya gelen her işçiye geldikleri her gün için ek ödeme yapacağını söyledi. Ancak plan geri tepti. Yüzlerce işçi aynı anda enfekte oldu ve fabrika da en az üç hafta kapatılmak durumunda kaldı. Eğer aynı politika ülke çapında uygulanırsa, benzer zorluklarla bütün ABD halkı karşılaşacak.

Ekonomi, umutları ve korkuları olan insanlardan oluşur. İnsanlar da ölümcül bir virüsten korktukları müddetçe restoranlara ve işyerlerine gitmemeyi, seyahat etmemeyi tercih eder (IPSOS’un araştırmasına göre ABD halkının yalnızca yüzde 25’i vaka sayıları artsa bile ekonominin yeniden canlandırılması gerektiğini düşünüyor). Ekonomiyi canlandırmanın yolu ise hem insanlara hem de sektörlere test, temas takibi ve izolasyon uygulamalarıyla güven vermekten geçiyor.

Çözüm için ise iki partinin de üzerinde uzlaştığı bir metodumuz var. Basitçe ifade etmek gerekirse, yeni vaka tespit edilmeyene kadar sık test uygulamaları yapılacak ve testi pozitif çıkan insanlar ile onların iletişime geçtiği kişiler temas takibi ile karantinaya alınacak. Aynı zamanda bireysel karantina da uygulanacak ve hastalıktan dolayı işe gidemeyen kişilere bu süre zarfında maaşları ödenmeye devam edecek.

Salgının yoğunluğuna göre üç farklı bölge tespit edilmeli

Ancak geniş bir inceleme yaptığımızda şunu görüyoruz: Montana gibi kırsal bölgelerin New York gibi tamamen kapatılmasına gerek yok. Bu dengesizlikle baş etmek için ülke kırmızı, sarı ve yeşil bölgelere ayrılabilir.

Amaç yeşil bölge haline gelmek olmalı. 36 binden az vakanın olduğu yerleşim alanlarında büyük toplanmalara da izin verilecek ve yaşlı ya da rahatsızlığı bulunan kişilerle birlikte yaşamayan insanlar için maske takmak zorunlu olmayacak.

Yeşil bölgelerde her gün 10 bin kişi başına bir test uygulanacak ve 100 bin kişi başına da beş kişinin temas takibi yapılacak (Bu sistem, Güney Kore’deki istatistikler baz alınarak hesaplandı).

“ABD’de an itibarıyla yeşil bölge yok”

İki hafta öncesine kadar günde 1900 test yapmak 19 milyon ABD’linin yeşil bölgelerde yaşamasını sağlayabilirdi. Bugün ise ABD’de yeşil bölge yok.

ABD’lilerin çoğu sarı bölgede yaşıyor. Sarı bölgelerdeki hastalığın yayılma oranı yüzde 0,002 ile yüzde 1 arasında değişiyor. Ancak sarı bölgelerde bile maske takmanın zorunlu olması ve yoğun test ve temas takibi uygulanmasıyla işyerleri yeniden açılabilir.

Güney Kore’de salgının tepe noktasına ulaştığı dönemde bir vakayı tespit edebilmek için 25 test yapılıyordu ve hastalığın ölüm oranı yüzde 1’di. Bu modeli baz alarak ilerlersek sarı bölgelerde bir ölümün tespit edilmesi için her gün 2500 test yapılması gerektiği sonucuna ulaşıyoruz.

Salgını çevrelemek için yeni bir vakanın ortaya çıkmasını sağlayan bir ekip bulunması gerekecek. Bunun için de temas takibi yapılacak. Bir kişinin temas takibi yapıldıktan sonra temas edilen kişilerin 12 saat içinde belirlenmesi gerekiyor. Virüs oldukça hızlı yayıldığı için takip işlemi de hızlı yapılmalı. Maryland, Virginia ve Washington D.C. sarı bölgedeki yerler.

Salgının yayılma oranının yüzde 1’den yüksek olduğu yerler ise kırmızı bölgeyi oluşturuyor. Bugün 30 milyon Amerikalı kırmızı bölgede yaşıyor. Bu bölgede New York, New Orleans, New Jersey ve Detroit gibi bölgeler bulunuyor. Sarı bölgedekilere ek olarak bu bölgede yaşayanlar için toplu karantina uygulanıyor. Ancak test ve temas takibinin katı şekilde uygulanması sayesinde kırmızı bölgeler kısa sürede sarı bölgeye dönebilir ve sonraki aşamada da özgürlüğüne kavuşabilir.

Yeşil bölgeye ulaşmak yaz sonu mümkün olabilir

Ülke çapında yeşil bölgeye ulaşmak yaz sonu mümkün olabilir. Ancak test sayılarında keskin bir artış yaşanması gerekiyor. ABD şu an günde 300 bin test yapıyor. Bizim araştırmamıza göre ise 2-3 ay boyunca günde 5 milyon test yapılması gerekiyor. Bu ulaşılabilir bir hedef. Araştırmacılar sistemin bir günde 2 milyon test kiti hazırlama kapasitesi olduğunu belirtiyor. Eyaletlerden gelecek fonlarla birlikte bu kapasite artırılabilir. Bu hemen yapılmalı, aksi halde yönetilebilir durumda olan sarı bölgelerin bir süre sonra kırmızı bölgeler haline geldiğini görebiliriz.

Eyaletler bu planı “test, takip ve maddi destekli izolasyon” programı olarak sunabilirler. Ancak Kongre’nin fon konusunda yardımcı olması gerekiyor. 12 ila 18 aylık bir süreçte bütün maliyetler dahil harcanması gereken miktar bizim hesaplamalarımıza göre 74 milyar dolar.

Elbette yüksek bir maliyetten bahsediyoruz, ancak bu, yıkıma uğramış bir ekonominin maliyeti ile kıyaslanamaz. Kongrenin son kurtarma paketinde 75 milyar dolar hastaneleri güçlendirmek, 380 milyar dolar küçük işyerlerine yardım etmek, 25 milyar dolar ise test kiti üretmek için harcandı. Ancak hastaneler ve işyerleri güvenli şekilde açılmadığı sürece kurtarma paketleri talep etmeyi sürdürecekler. Hastalığın takibi için para harcanmaması hem vaka ve ölüm sayılarındaki dramatik artışın sürmesine yol açacak hem de ekonomiyi çok daha büyük bir yıkıma uğratacak.

Hastalığın kontrolüne en çok harcamayı ayıran ülkeler hastalığın yol açtığı ekonomik maliyeti en iyi karşılayan ülkeler oldu. Örneğin Tayvan yılın ilk çeyreğinde yüzde 1.5 büyürken ABD yüzde 4.8 küçüldü. Tayvan ABD’de eğitim görmüş epidemiyolog Chen Chien-Jen’in öncülüğünde maske, izolasyon ve temas takibi gibi önlemleri hızla alarak salgından kurtulmayı başardı. ABD için ise ikinci çeyrek daha da kötü olacak. Yıllık bazda yüzde 40’a varan bir küçülmeden bahsediliyor.

“4 Temmuz günü iki kutlama birden yapabiliriz”

İleride eyaletler arasında hastalığın kontrol edilmesi açısından yapılan harcamaların neticesi olarak farklı sonuçlarla karşılaşmamız muhtemel. Eyaletler kendi aralarında işbirliğine gidebilirler tabii ki. Bu işbirliğinin şeffaf olması halinde daha fazla çözüm ve yenilik görebiliriz.

Test, temas takibi ve maddi destekli izolasyonun işe yaradığını nereden biliyoruz? Yeni Zelanda, Güney Kore ve Tayvan gibi ülkelerde işe yaradı. Tayvan hiçbir zaman ekonomisini kapatmak zorunda kalmazken Güney Kore ve Yeni Zelanda normale dönmeye başladı. Eğer direkt olarak hastalıkla mücadele edersek semptomlarla uğraşmak zorunda kalmayız. Eğer bunu başarabilirsek, koronavirüsü yenerek 4 Temmuz günü bağımsızlığın yanı sıra, yaşamı ve özgürlüğü de kutlayabiliriz.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.