Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası, Çin’e gidecek ihracat treni ile ilgili açıklama yaptı: “Sırf bakan açılış yapacak diye şov uğruna uydurma bir tren sefere koymak, ülke menfaatlerini düşünmek değildir”

Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası’nın (BTS), Çin’e gidecek ihracat treni ile ilgili yapacağı açıklama öncesi polis, İstanbul Kadıköy’de bulunan Haydarpaşa Tren Garı girişini kapattı ve basın mensuplarının içeriye girmesine izin vermedi. Polisin engellemesi üzerine Haydarpaşa Garı’nın giriş kapısına gelen BTS yöneticileri, “Basın alınmıyorsa, açıklamayı Kadıköy İskele Meydanı’nda yapacağız” dedi. Haydarpaşa Garı’ndan Kadıköy İskele Meydanı’na geçilerek açıklama yapıldı.

Basın açıklamasını BTS Başkanı Murat Oral okudu. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu‘nun TCDD tarafından yanıltıldığını söyleyen Oral, “Gerçekdışı bilgilerle ‘tren hareket diski’ göstertilerek Maltepe’ye 160 kilometre yol katedip gelen ve yola çıkmış olan bir tren için, ‘yola çıkmadan önce’ ifadesini kullanmak hem halkın aklıyla oynamaktır hem de Ulaştırma Bakanı’nı yanıltmaktır” dedi.

Cuma günü (4 Aralık) “Çin’e gönderiliyor” diye yola çıkarılan trenin vagonlarındaki yük konteynerlerinin Çin’e gitmediğini belirten Oral, “Ulaştırma Bakanı’na bir açılış yaptırmak için apar topar bu tren sefere konuldu ve değişik yerlere gidecek yük konteyner vagonları bağlanarak bir tren oluşturuldu. Bu tren Çin treni değildi” diye konuştu.

BTS’nin açıklamasının tamamı şöyle:

“4 Aralık 2020 Cuma günü Çerkezköy’den Çin’e giden ‘gümrüklü’ yük treni, yola çıkarılmıştı. Bu yük treni, aynı gün saat 14.00’de de İstanbul Kazlıçeşme İstasyonu’ndan, ‘Çin’e ilk ihracat trenimiz yola çıkıyor’ sloganıyla ve törenlerle uğurlanmıştı. Ancak ilk olarak Çerkezköy’den yola çıkan bu tren, toplamda yaklaşık 160 km yol kat edip İstanbul Maltepe’ye vardıktan sonra, üzerinden tüm flama ve pankartlar toplanarak, önce Halkalı’ya, oradan da Çerkezköy’e GERİ gönderilmişti. Yani, Çin’e törenle uğurlanan yük treni, Çin’e gitmek yerine, anlaşılamayan nedenlerle 160 kilometre geriye Tekirdağ/Çerkezköy’e getirilmişti.

Bu skandalın, basın ve sosyal medyaya yansımasından sonra, TCDD Taşımacılık A.Ş., 5 Aralık 2020 Cumartesi günü gece saatlerinde sosyal medya üzerinden, çalışanlar ve halka hakaret içeren çok talihsiz bir açıklama yapmıştır. Bu açıklamada; ‘Yola çıkmadan hemen önce gümrük işlemleri ve Çin’den gelen ilave talepler için Halkalı’ya uğramıştır’ şeklinde çelişkili ve gerçekdışı beyanda bulunmuştur.

Öncelikle belirtmek gerekir ki Çerkezköy’den gelip, Kazlıçeşme ve Marmaray tüp tünelinde geçip Maltepe’ye gelen bir trenin, Halkalı’ya, sonra da Çerkezköy’e gerisin geri gönderilmesi, ‘uğramak’ değil, 160 kilometre geri yol gitmektir. Taşımacılık A.Ş.’nin ‘Halkalı’ya uğradı’ beyanı gerçekdışı ve halkı yanıltmaya yöneliktir.

Ulaştırma Bakanı’nı yanıltıp, gerçek dışı bilgilerle ‘tren hareket diski’ göstertilerek Maltepe’ye 160 kilometre yol kat edip gelen ve yola çıkmış olan bir tren için, ‘yola çıkmadan önce’ ifadesini kullanmak hem halkın aklıyla oynamaktır, hem de Ulaştırma Bakanı’nı yanıltmaktır!

Demiryolları tarihimizde hiçbir tren yola çıktıktan sonra ara bir istasyonda, Ulaştırma Bakanı, özelleşen lojistik sektörünü tekeline alan firmanın genel müdürü, TCDD Genel Müdürü, Taşımacılık A.Ş. Genel Müdürü ve diğer bürokratların katılımı ile tören düzenlenip 160 kilometre gittikten sonra, ‘pardon’ denilip 160 kilometre geriye döndürülmemiştir.

Törenle yola çıkmış ve toplamda 160 kilometre katetmiş bir tren için, birdenbire Çin Halk Cumhuriyeti’nden ‘acil’ talep geldiği şeklinde yanıltıcı bilgi vermek de, ne yazık ki trajikomiktir. Tüm bunlar, hem insanların aklıyla alay etmektir, hem de açıkça ve bile bile demiryollarını zarara uğratmasına neden olmaktır. Bu beyanımız aynı zamanda bir suç duyurusudur.

Hiçbir demiryolu literatüründe, ‘gümrüklü olduğu’ iddia edilen bir trenin, gümrük işlemleri yapılmadan sevki yapılmaz, bu bir kural ihlalidir. Ancak 160 kilometre yol gelip, 160 kilometre tekrar geri götürülmesine, yani koca bir hiç için 320 kilometre yol katetmesine gerekçe olarak ‘gümrük işlemlerinin’ gösterilmesi ciddiyetten uzaktır. Ayrıca, pazar günü apar topar yeniden yola çıkartılan asıl Çin treninin gümrük işlemleri, Halkalı ya da Tekirdağ Çerkezköy’de değil, Kocaeli Köseköy İstasyonu’nda yapılmıştır. Yani Taşımalık A.Ş.’nin bir beyanı daha gerçekdışı çıkmıştır.

TCDD Taşımacılık A.Ş. bu tip gerçekdışı beyan ve ciddiyetten uzak gerekçeleriyle neden trenin Maltepe’den tekrar Çerkezköy’e geri götürüldüğünü hala açıklayamamaktadır.

Bizler biliyoruz ki, cuma günü ‘Çin’e gönderiliyor’ diye yola çıkarılan trenin vagonlarındaki yük konteynerleri Çin’e gitmiyordu. Sırf Ulaştırma Bakanı’na bir açılış yaptırmak için, apar topar bu tren sefere konuldu ve değişik yerlere gidecek yük konteyner vagonları bağlanarak bir tren oluşturuldu. Bu tren, Çin treni değildi!

TCDD Taşımacılık A.Ş., bu konuda halkı yanıltmaya devam ediyor. Cuma günü yola çıkartılıp gönderilen trenin vagon yükleme tarihleri ile, pazar günü tekrar Çin’e doğru yola çıkan trenin tarihleri farklıdır. Çünkü, konu basına yansıyınca, apar topar bu yüklemeler tamamlanmıştır.

Bu farklılığı, TCDD Taşımacılık A.Ş., cuma ve pazar gününe ait iki ayrı tren resimlerini paylaşarak, farkında olmadan İTİRAF etmiştir. Çünkü tren dizisinde yer alan tüm konteynerler değişmiştir ve bunu paylaştıkları fotoğraflardan anlamak mümkündür! Yani pazar günü yola çıkan trenin yükü ve gideceği yer ile cuma günü şov amaçlı tören için yola çıkan trenin yükü ve gideceği yer FARKLIDIR.

“Bir şov uğruna İstanbul halkı mağdur edildi”

Daha hazır olmayan bir tren için, ‘nedendir bilinmez’ apar topar tören düzenlenip, bakana açılış yaptırılacak diye, hayali bir tren icat edilmiş ve böylelikle İstanbul halkı mağdur edilmiştir. Sırf bu şov uğruna, Marmaray tüp tünelinden geçirilmesi esnasında dokuz adet Marmaray treninin seferi iptal edilmiş, 10 adet Marmaray treninin sefer bölgesi kısaltılmış, dokuz adet Marmaray treni de toplam 92 dakika tehir (rötar) etmiştir. İstanbul gibi büyük bir metropolde, şov uğruna yaratılan bu gecikmeler yüzünden halk mağdur edilmiş, ulaşım hakkı kesintiye uğramıştır.

Salgın döneminde, Marmaray’da yaşanan tren iptalleri ve gecikmeleri nedeniyle sosyal mesafe kurallarının ortadan kalkmıştır.

Toplu taşımada, sosyal mesafe ve kapasite sınırlamalarının getirildiği, hastalığın zirve noktaya çıktığı bir durumda ve sokağa çıkma yasaklarının başlamasına saatler kala, yapılan bu şovun yarattığı sonuç; ‘yaşanan gecikmeler nedeniyle, istasyonlarda biriken büyük kalabalıklardır!’ Bu gecikmeler, istasyonlarda bekleyen yada trende seyahat eden yolcu sayısını ciddi oranda artırdığı ve sosyal mesafe kalmadığı için, halkın sağlığı göz göre göre tehlikeye atılmıştır.

Sırf bakan açılış yapacak diye şov uğruna ‘uydurma bir tren’ sefere koymak, ülke menfaatlerini düşünmek değildir.

Taşımacılık A.Ş. ve TCDD Genel Müdürlüğü bürokratları gerçekten bu ülkenin menfaatlerini düşünselerdi, Ulaştırma Bakanı’nı da aldatarak, şov amaçlı bir törene ‘tren uydurmazlar’, demiryollarını zarara uğratmazlar ve İstanbul halkına bu şov nedeniyle zulmetmezlerdi. Gerçek ortadadır, cuma günü Ulaştırma Bakanı’nın disk göstererek uğurladığı tren, Çin’e gitmeyen ve sırf tören için uydurulmuş bir trendi ve tören sonrası Maltepe’den geri döndürüldü.

Halkın teveccüh göstermesinden bahsedip, gerçekleri söyleyen binlerce insana yani halka ‘hain’ demek, hem çok kötüdür hem kin ve nefret söylemidir hem de devlet adabına aykırıdır.

Halkımızın da anladığı ve fark ettiği üzere; siyasi şovlar uğruna, uydurma-kurgulama işler yapılmakta, bu işler, törenlerle halka servis edilerek, halk aldatılmak istenmektedir. Sırf Ulaştırma Bakanı’na şirin gözükmek için, başta bakan olmak üzere, tüm kamuoyunu aldatmaya yönelik açıklamalar yapıp, sonra gerçekler ortaya çıkınca da, insanlara ‘hain’ demek, suçluluk psikolojisinin bir sonucu olduğu gibi, adli anlamda da suçtur!

Taşımacılık A.Ş.’nin yöneticileri, devlet adabına uygun açıklamalar yapmak zorundadırlar. Aksi yönde davranan yöneticiler, bu çirkin ve hakaret içeren açıklamalarıyla suç işlemişler, kamuoyu önünde kurumun ciddiyetini ciddi anlamda düşürmüşlerdir.

Taşımacılık A.Ş. cuma günü yaptığı hataları, törene ‘tren uydurduklarını’, asıl trenin ise, kamuoyunun baskısı nedeniyle apar topar pazar günü yola koyulduğunu, cumartesi gecesi sosyal medyadan kamuoyuna yaptıkları açıklamanın gerçekleri yansıtmadığını itiraf etmeliler, tüm kamuoyundan özür dileyip, bu açıklamalarını geri çekmelidirler.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.