Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

İngilizce öğretmenliğinden sokak sanatçılığına uzanan bir hayat hikayesi: Madam Marika

Madam Marika, bugünlerde İstanbul Beyoğlu’ndaki İstiklal Caddesi’yle bütünleşmiş isimlerden biri. 59 yaşındaki Madam Marika, kostümleri ve peruklarıyla birlikte İstiklal Caddesi’nde hem dans ediyor hem de şarkı söylüyor. Aslında İngilizce öğretmeni olan Madam Marika, 2002 yılında bir yaz kampında öğrencileriyle birlikte hazırladığı gösterisinde erkek öğrencilerine kadın kıyafeti giydirdiği gerekçesiyle meslekten men edilmiş. Sedat Elbasan’la birlikte Taksim’de Madam Marika’yla buluştuk, yaşadıklarını ve İngilizce öğretmenliğinden sokak sanatçılığına uzanan hikayesini dinledik. 

Haber: Edanur Tanış

Kamera- Kurgu: Sedat Elbasan

Babam bana erkeklik dersleri verirken Zeki Müren dinliyordu”

Madam Marika, ilkokula başladığı yıllarda diğer erkek çocuklarından farklı olduğunu, “kız gibi” hareketleri olduğunu anlatıyor. Okulda ve mahallede arkadaşları kendisiyle, “Top Nedim”, “Kız Nedim” diye dalga geçerken evde babası, “erkek gibi yürüme” dersleri veriyor, Madam Marika öyle yürüyemeyince de kendisine şiddet uyguluyormuş. Zor bir çocukluk geçiren Madam Marika, o günlerden şöyle bahsediyor:

“Babam bana erkeklik dersleri verirken Zeki Müren dinliyordu. Oyuncak tabanca, tüfek getiriyordu, erkek çocuğuyum ya. Ben gidip bir yerlerden bebek buluyordum, bulamazsam kendim yapıp onunla oynuyordum.” 

“Babamı çok severdim, beni sevmesini bir türlü sağlayamadım”

Annesinin de babasının da çocukken yeterince “erkek” gibi olmadığı için kendisini sürekli eleştirdiğini anlatan Madam Marika, “Trans kadın olmadığım halde çocukken kendimi hiç erkek gibi hissedemedim. Mahallede çocuklar beni oyunlarında oynatmayınca, eve gider anneme ağlardım. O da bana, ‘Karı gibi götün başın ayrı oynarsa tabii oynatmazlar seni, biraz erkek gibi davransana oğlum’ derdi” diye devam etti. 

Babasından bahsederken sık sık gözleri dolan ve hüzünle gülümseyen Madam Marika, “Babamı çok severdim. Ne yaparsam yapayım ona bir türlü yaklaşamadım. Beni sevmesini bir türlü sağlayamadım. Sınıfın en çalışkan öğrencisi de olsam, üniversiteyi de bitirsem, en iyi kolejlerde öğretmenlik de yapsam babamın gözünde ben hep bir ‘top’tum” dedi. 

“Herkes beni çok mutlu sürekli eğlenen biri sanıyor ama işin aslı öyle değil”

Madam Marika, Marmara Üniversitesi’nde İngilizce öğretmenliği okuduktan sonra zorunlu görevini yerine getirmek üzere Gaziantep’e gitmiş ve Şehit Şahin Lisesi’nde çalışmaya başlamış. O dönem gey olduğunu kimseye söylemese de müdürün ve diğer öğretmenlerin anladığını, kendisine baskı yapmaya başladığını anlatan Madam Marika, “Herkes beni çok mutlu sürekli eğlenen biri sanıyor ama işin aslı öyle değil. Gaziantep’te beni rüşvet almakla suçladılar. Hapse girdim ve orada bana tecavüz ettiler. Gözümü revirde açtım. ‘Bana ne oldu?’ diye sorunca ‘şizofrensin! dediler. Hiçbir şey yapamadım, kimseye söyleyemedim, çok utandım” dedi ve rüşvet suçlamasından aklandığını sözlerine ekledi.

“Öğretmenliğimi elimden aldılar”

2002 yılında özel bir yaz okulunda çocuklara İngilizce öğreten Madam Marika, kurumun isteği üzerine kendini orada “İngiliz Ned” olarak tanıtmış. Çocuklara İngilizce öğretmekle beraber etkinlikler düzenleyerek onları eğlendirmiş. Kurumun sahibi ve psikoloğunun onayıyla bir gösteri düzenleyen Madam Marika, o gösteride Madonna olmuş, erkek öğrencileri de Madonna’nın dansçıları. Kendisinden önceki senelerdeki yaz kamplarında da tıpkı kendisininki gibi gösteriler düzenlendiğini söyleyen Madam Marika, “Bu şovlar belki heteroseksüel hocalar tarafından yapıldı, güldüler geçtiler. Ben eşcinsel olarak bu şovu düzenlediğim için ne oldu? Türkiye karıştı. Öğretmenliğimi elimden aldılar. Gazeteler manşet yaptılar: ‘Yaz kampında skandal’, ‘Gündüz öğretmen gece travesti’, neler neler yazdılar. Skandallık bir şey yok ki hayatım” dedi. 

Meslekten men edildikten sonra ailesinin de kendisine tepki gösterdiğini dile getiren Madam Marika, çok zor zamanlar geçirmiş. İstanbul-Sarıyer’de villası olan bir eşcinselin kendisini evine aldığını anlatan Madam Marika, “Zannettim ki adam yardımcı olmak istiyor ama öyle olmadı. O evde seks partileri düzenleniyordu, beni kılıktan kılığa sokuyorlardı. Ben kadın kılığına girerek ilk şovumu o evde yaptım. İki yıl kadar sonra da çıktım o evden, başka bir arkadaşımın evine taşındım” diye konuştu.

“Eşcinselleri sahneden görünce alkışlayarak bravo diyenler, sokakta görünce hakaret ediyor”

Madam Marika yaklaşık üç yıldır sokakta şarkı söylüyor, dans ediyor ve çeşitli şovlar yapıyor. Koronavirüs salgını başlamadan önce İstanbul-Ataşehir’deki bir müzikholde sahne almaya başlayan Madam Marika, salgınla birlikte tekrar sokaklara dönüşünü şöyle anlattı:

“Eşcinselleri sahneden görünce alkışlayarak bravo diyenler, sokakta görünce ne topluğumuz ne tekerlekliğimiz kalıyor, hakarete uğruyoruz. Salgın günlerinde zabıtalarla kovalamaca oynayarak sokakta şov yapıyordum. Sokağa çıkma yasaklarına rağmen sokağa çıkıp her gün şarkı söyledim. Ne yapacaksın, ekmek parası. Bu sayede kimseye muhtaç olmadan yaşayabiliyorum.”

İngilizce öğretmenliğine devam etmeyi çok istediğini, trans kadınlara ücretsiz olarak dersler verdiğini belirten Madam Marika, “Ama çok müşterileri oluyordu, ders sürekli bölünüyordu. Kızlar yarım saat oturup bölünmeden ders dinleyemiyorlardı” diye konuştu.

Çocuklara ders vermek bir yana sevmeye bile korktuğunu ekleyen Marika, “Benim çok dikkatli olmam lazım, bana bir iftira atsalar, benim hayatım kayar. Bakın ben akrabalarımın çocuklarına ücretsiz ders vermek istedim. Bana, ‘Tamam seni seviyoruz ama çocuğumuz sana özenebilir’ diyorlar” sözleriyle yaşadıklarını özetledi.

Kimsenin birine özenerek eşcinsel olamayacağını söyleyen Marika, “Eşcinseller okulda, evde, sokakta ve de isterse camide. Hiç kimse bizim özgürlüğümüze engel olamaz, zincirleyemez” dedi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.