Üniversitelerde kişiye özel kadro atamaları tartışmaları devam ediyor. Üniversitelerde her kademeden yöneticinin akrabalarına/tanıdıklarına özel kadrolar açması nedeniyle birçok doktora/yüksek lisans öğrencisi kadro alamıyor, kadrolu olanların ise atamaları gerçekleştirilemiyor. Medyascope’a konuşan ve mobbing sebebiyle ismini gizlemek zorunda kalan bir akademisyen, üniversitelerdeki kişiye özel açılan kadroları “vasatın egemenliği” olarak tanımladı. Üniversitelerdeki kişiye özel açılan kadroları Medyascope’a değerlendiren CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya ise Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) seçimi kazanamayacağının netleştiğini ve bu nedenle akraba atamalarının hızlandırıldığını söyledi.
Kapatılan bölümlere kadro ilanları açan Munzur Üniversitesi’nde usulsüzlük gün geçtikçe büyüyor
Tunceli’deki Munzur Üniversitesi’nde üç dönemdir rektörlük yapan Prof. Dr. Ubeyde İpek, kadrolarda yaptığı usulsüzlüklerle birçok kez gündeme gelmişti. Diğer yandan aynı üniversitede kapatılan 34 bölüm olmasına karşın kadro ilanları açılmaya devam ediyor. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Program Atlas sitesine göre Munzur Üniversitesi’nin Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi’nde resim bölümü yok. Buna karşılık ise kapatılan resim bölümünün iki öğretim görevlisi, iki araştırma görevlisi ve bir doktora eğitim görevlisi bulunuyor.
Munzur Üniversitesi Rektörü Ubeyde İpek daha önce de birçok kez kişiye özel kadro açtı
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bursiyeri olarak Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) Case Western Rezerv Üniversitesi’nde hukuk alanında bir yılda yüksek lisans, iki yılda ise doktorasını tamamlayan Şehmus Kurtuluş, Munzur Üniversitesi’nde doktora denkliği almadığı halde doktor öğretim üyesi olarak Rektör Ubeyde İpek tarafından atanmıştı.
İpek, İletişim Fakültesi Sekreterliği görevine, Açık Öğretim Fakültesi mezunu olan 10 yıllık makam şoförü Yunus Başarır’ı atamıştı. Başarır hâlâ fakülte sekreteri olarak görev yapıyor. İpek, 2018 yılında kardeşi Seda Gündüzalp’i Pertek Sakine Genç Meslek Yüksekokulu Yönetim ve Organizasyon Bölümü’ne doktor öğretim üyesi olarak atamıştı.
2018’de öğrenci alınmayan Mühendislik Fakültesi’ne bağlı Biyo Mühendislik, Çevre Mühendisliği, Kimya Mühendisliği, Jeoloji Mühendisliği, Metalurji ve Malzeme Mühendisliği, Mekatronik Mühendisliği ve Gıda Mühendisliği bölümleri kapatıldı. Bu bölümlerde yer alan yaklaşık 40 öğretim görevlisi, kapatmalarla birlikte başta Meslek Yüksekokulu olmak üzere üniversitenin çeşitli bölümlerindeki kadrolara aktarıldı.
“Tek doçent olmama rağmen iki yıldır kadro verilmedi”
Medyascope‘a konuşan ve isminin açıklanmasını istemeyen akademisyen, üniversitelerdeki kişiye özel atamalarla ilgili “Ne kadar vasat insan varsa akademiye doldurdular” dedi. Akademisyen şöyle konuştu:
“Öğrencisi bulunmayan bölümlere kadro ilanları veriliyor. Kapatılan 34 bölüm var, bu bölümlerin hocaları belli yerlere yönlendirildi ve kapatılan bölümler için hala ilanlar veriliyor. Vasatın egemenliğinin somut görünümü. Herhangi bir iş yaptırmayacağınız insanları akademiye doldurdular. Bu insanlar bilen, eleştirel düşünceye sahip insanları ezmek üzerine konumlandırıldı. Her yerde bu tarz sorunlar var ama özellikle üniversitelerde sorunun tam adı ‘vasatın egemenliği.’”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
CHP’li Yıldırım Kaya’dan “akraba kadrolaşması” yorumu: “Balık baştan kokar’”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya ise devletin en üst kademeleri başta olmak üzere birçok yere liyakatsiz kişilerin en kritik makamlara getirildiğini vurgulayarak şunları söyledi:
“Bir atasözümüz var, ‘Balık baştan kokar’ diye. Bu atasözünü boşuna dememişler. AKP baştan aşağı kokuşmuş durumda. Devletin en üst kademelerinden başlayarak, liyakatsiz kişiler en kritik makamlara getirildi. AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, damadını önce milletvekili, sonra Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, son olarak da Hazine ve Maliye Bakanı yaptı. Ekonomiyi batırınca da ‘At izi it izine karıştı’ diyerek çekti gitti. Sadece Erdoğan mı? Kendisine AKP’den bir koltuk kapan bakan, milletvekili, üst düzey bürokrat, müdür hepsi (istisnaları vardır) akrabalarını liyakatine bakmaksızın kamuda önemli görevlere getirdiler.”
“AKP’nin seçim kazanamayacağının netleşmesinden sonra da akraba, eş dost kayırmacılığına hız verildi”
Eski Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın kız kardeşleri Ayşe Sayan Koytak’ın Kuveyt Büyükelçisi, Sümeyye Sayan’ın ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclis Üyesi olarak göreve getirdiğini hatırlatan Kaya, “Eski Aile Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya en başı çekenlerden. Erkek kardeşi Fatih Sayan’ı Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı yaptı. AKP’li eski milletvekili Hüseyin Kocabıyık’ın eşi Funda Kocabıyık, Uşak Valisi oldu. Liste böylece uzayıp gider, yazmakla, saymakla bitmez. Ancak bu akraba kayırmacılığı Türkiye’yi yiyip bitirdi. AKP’nin seçim kazanamayacağının netleşmesinden sonra da akraba, eş-dost kayırmacılığına hız verildi” dedi.