Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Avrupa Konseyi’nin Osman Kavala için Ankara’ya tanıdığı süre doldu: Süreç nasıl işleyecek?

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına rağmen serbest bırakılmayan iş insanı Osman Kavala davasıyla ilgili Türkiye’den 19 Ocak’a kadar görüş belirtmesini istemişti. Avrupa Konseyi’nin Türkiye’ye tanıdığı süre bugün doldu. Peki şimdi ne olacak, ihlal süreci nasıl işleyecek?

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, 30 Kasım 2021’de başlayan ve üç gün süren toplantısında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) “Osman Kavala tahliye edilmeli” kararını yerine getirmeyen Türkiye için ihlal prosedürünü başlatma kararı almış ve Kavala’nın davasıyla ilgili Türkiye’den 19 Ocak’a dek görüş bildirmesini istemişti. 

İş insanı Osman Kavala’nın tek tutuklu sanık olduğu, mimar Mücella Yapıcı, avukat Can Atalay, gazeteci Can Dündar, sanatçı Memet Ali Alabora’nın da aralarında bulunduğu isimlerin yargılandığı Gezi dosyası ile Beşiktaş taraftar grubu Çarşı üyesi 35 kişinin yargılandığı dosyanın birleştirilmesiyle görülen dava, 17 Ocak Pazartesi günü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. 

Savcılık Kavala’nın tutukluluğunun devamını istedi. Mahkeme heyeti, önceki duruşmalardaki gerekçelerle Osman Kavala’nın tutukluluğunun devamına oyçokluğu ile karar verdi. Gelecek duruşma 21 Şubat’ta görülecek. 

Kavala tahliye edilmedi, şimdi ne olacak?

Avrupa Konseyi’nin siyasi karar mercii olarak bilinen Bakanlar Komitesi, 30 Kasım ve 2 Aralık 2021 tarihleri arasında Fransa’nın Strazburg kentinde bir araya gelmiş ve Türkiye için ihlal sürecinin başlatılması kararını almıştı. Böylece Türkiye, Azerbaycan’dan sonra hakkında ihlal prosedürü başlatılması kararı alınan ikinci ülke olmuştu.

Ankara’ya resmi bir bildirimde bulunan ve “sorumlulukların yerine getirilmemesi halinde” sürecin ikinci aşamaya taşınacağı belirten komite, Türkiye’ye 19 Ocak’a kadar süre tanımıştı. Komitenin Ankara’nın vereceği yanıtı ve mahkemenin Kavala’nın tutukluluğuna devam kararını 2 Şubat’taki toplantısında değerlendirmesi bekleniyor. 

Türkiye’yi hangi yaptırımlar bekliyor?

Komitenin 2 Şubat’taki toplantısında ikinci bir oylama yapması ve bu oylamada da üyelerin üçte ikisinin “evet” oyu kullanması halinde Ankara’nın AİHM’e resmi bir bildirim yapması ve süreci resmen başlatması bekleniyor. 

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi

AİHM’den de “Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni (AİHS) ihlal ettiği” yönünde karar gelmesi durumunda konunun yeniden Bakanlar Komitesi’nde görüşülmesi bekleniyor. Komitenin bir sonraki aşamada Türkiye’nin kurucusu olduğu Avrupa Konseyi üyeliğinden çıkarılması, oy hakkının askıya alınması ve Avrupa Konseyi’nde bulunan üst düzey görevlere Türkiye’den personel atanmaması gibi yaptırımlar uygulayabilmesi ihtimalleri bulunuyor.

Tek örnek Azerbaycan

Bakanlar Komitesi daha önce ilk kez Azerbaycan için ihlal prosedürü başlatılmasına karar vermişti. Azerbaycan’da bir muhalefet partisinin kurucusu olarak bilinen ve kendi internet sitesi üzerinden iktidara muhalif yazılar paylaşan Ilgar Mammadov, kamu düzenini bozma ve güvenlik güçlerine karşı direnme suçlarından ötürü tutuklanmıştı. Bunun üzerine AİHM, 2014 yılında, Azerbaycan’ın Mammadov’u serbest bırakması yönünde bir karar vermiş fakat Bakü bu kararı hayata geçirmemişti. 

Ilgar Mammadov

Bakü’nün Mammadov’u serbest bırakmamasının ardından Bakanlar Komitesi, AİHM’e başvuruda bulunmuş ve AİHM de Azerbaycan’ın AİHS’i ihlal ettiğine yönelik kararını açıklamıştı. Bakü ile Strazburg arasındaki süreç altı yıl sürmüş ve Bakü, Mammadov’u 2018 yılında şartlı tahliye etmişti. 2019 yılında Azerbaycan Yüksek Mahkemesi’nin Mammadov’u tamamen serbest bırakacak bir adım atmasının ardından Bakanlar Komitesi, Azerbaycan dosyasını 2020 yılında rafa kaldırmıştı.

Ne olmuştu? 

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) iş insanı Osman Kavala‘nın serbest bırakılması için Türkiye‘ye verdiği süre 29 Kasım’da dolmuştu. Komite 17 Eylül 2021’de açıkladığı kararında, “Türkiye’nin aralık ayına kadar Kavala’yı serbest bırakmaması halinde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 46/4 maddesi kapsamında ihlal prosedürü başlatma niyetinde olduğunu belirteceğini” açıklamıştı.

Bunun üzerine Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, 30 Kasım-2 Aralık 2021’deki toplantısında Kavala’nın serbest bırakılmasına hükmeden AİHM kararını da görüşmüş ve Türkiye için ihlal sürecinin başlatılması kararı almıştı.

Komitenin bu kararı alması için üyelerin üçte ikisinin –yani 47 üyenin 32’sinin- Türkiye’nin aleyhine oy kullanması gerekiyordu. Türkiye ile ilgili kararda 35 ülkenin “ihlal prosedürü uygulansın” yönünde oy kullandı, yedi ülke ise çekimser kaldı. Çekimser kalan ülkelerin Arnavutluk, Gürcistan, Moldova, Romanya, Rusya, Sırbistan ve Ukrayna olduğu belirtildi.

Türkiye lehine oy kullanan ülkeler Azerbaycan ve Macaristan olurken, Polonya ve Bosna-Hersek ise toplantıya katılmadı.

Dışişleri’nin sert tepkisi

Bakanlar Komitesi’nin Türkiye’ye ihlal prosedürünün başlatılmasına yönelik kararına ilk tepki Dışişleri Bakanlığı’ndan gelmiş ve bakanlık tarafından paylaşılan açıklamada, “Avrupa Konseyi’ni bağımsız yargıya müdahale niteliği taşıyan bu kararın devamını getirmekten kaçınmaya davet ediyoruz. Başta AK Bakanlar Komitesi olmak üzere herkes, bağımsız ve tarafsız mahkemelerce yürütülen yargı sürecine saygı ve güven duymalıdır” denilmişti.

Açıklamanın devamında ise şu ifadeler kullanılmıştı:

“Kavala kararından daha eski olan ve başka ülkeler hakkında ve konularda da uygulanmayan kararlar varken, özellikle Kavala kararının sürekli olarak gündemde tutulmasını tutarsız bir yaklaşım olarak görüyoruz. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi sistemindeki mevcut mekanizmaların hukuki ve adil bir anlayışa göre değil de, siyasi mülahazalar üzerinden belirli ülkeler aleyhinde işletilmesi her şeyden önce Avrupa Konseyi’nin kendi itibarını zedelemektedir.”

CHP’den Kavala mesajı, MHP’den Kavala eleştirisi

Dün (18 Ocak) partisinin TBMM grup toplantısında konuşan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Kavala’nın haksız yere hapiste tutulduğunu belirtti ve “Osman Kavala AİHM kararına rağmen hapiste. Bu, Türkiye’nin en temel adalet sorunudur. Bu sorunu çözmek de inşallah bize, yani Millet İttifakı’na nasip olacak” dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) lideri Devlet Bahçeli ise CHP’li milletvekillerinin Kavala’nın duruşmasına katılmasını sert sözlerle eleştirdi. “Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı adayları arasında Sorosçu Kavala mı bulunmaktadır?diyen Bahçeli, “Bu zihniyet Demirtaş’ın yanında, Kavala’nın izindedir. Bu Sorosçu’nun duruşmasına CHP’lilerin katılması suçüstü halidir. Anlayamadığımız CHP’lilerle birlikte yabancı ülke diplomatlarının mahkemede ne aradığıdır. Kavala Türkiye’yi sevmemesine rağmen, CHP’lilerin Kavala ilgisi nasıl yorumlanmalıdır?” dedi.

Osman Kavala 1541 gündür tutuklu

İş insanı Osman Kavala, 1541 gündür Silivri Cezaevi’nde tutuklu.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.