Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

AYM’den Ethem Sarısülük davasında “ihlal yok” kararı – Av. Kazım Bayraktar: “AYM’nin etkin olmadığı ortada, AİHM yolu açıldı”

Anayasa Mahkemesi (AYM), Gezi Parkı eylemleri sırasında Ankara’da Ethem Sarısülük’ün öldürülmesine ilişkin polis memuruna verilen 15 bin 200 lira para cezasının “orantılı”, soruşturmanın “etkili” olduğunu savunarak yaşam hakkının usul yönünden ihlal edilmediğine karar verdi. Avukat Kazım Bayraktar Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuracaklarını açıkladı.

AYM Ethem Sarısülük’ün Gezi eylemleri sırasında Ankara’da polis kurşunu ile öldürülmesine dair başvuruda “etkili soruşturma yürütüldüğünü” ve “15 bin 200 lira para cezasının orantılı olduğunu” savunarak yaşam hakkının usul yönünden ihlal edilmediğine karar verdi.

Sarısülük ailesinin avukatı Kazım Bayraktar Medyascope’a yaptığı değerlendirmede “Anayasa Mahkemesi’nin iç hukuk yolu olmadığını, iktidarın özellikle bu davaya sürekli müdahale ettiğini, o zaman da ifade etmiştik şimdi de görmüş olduk” dedi ve AİHM’e başvuracaklarını açıkladı.

Altı yıl süren yargılamada 7 yıl hapis cezası 15 bin para cezasına dönüşmüştü

Ethem Sarısülük 1 Haziran 2013’te Ankara’daki Gezi Parkı eylemleri sırasında polisin açtığı ateş sonucu vuruldu, kaldırıldığı hastanede 14 Haziran 2013’te hayatını kaybetti. 

Sarısülük’ün ölümüne neden olan mermi çekirdeğinin polis memuru Ahmet Şahbaz’ın silahından atıldığı tespit edildi. Şahbaz tutuklandı. Olay anına dair videolarda Şahbaz’ın “Çektim sıktım üç tane” dediği duyuluyordu. Ankara Ağır 6. Ceza Mahkemesi Şahbaz hakkında “olası kastla öldürme” suçundan yedi yıl dokuz ay 10 gün hapis cezası verdi. 

Karar Yargıtayca bozuldu, Şahbaz tahliye edildi ve dava Aksaray Ağır Ceza Mahkemesi’ne nakledildi. Aksaray Ağır Ceza Mahkemesi’nde “meşru müdafaada sınırın taksirle aşılması suretiyle öldürme” suçundan verilen bir yıl dört ay 20 gün hapis cezası 10 bin 100 lira adli para cezasına çevrildi. Bu kararın bozulmasının ardından yapılan nihai yargılamada mahkeme aynı suçtan verdiği iki yıl bir ay hapis cezasını 15 bin 200 lira adli para cezasına çevirdi. 

AYM başkanı da dahil altı isimden karşı oy

Sarısülük’ün ailesi 13 Mayıs 2019’da avukatları Kazım Bayraktar aracılığıyla etkili ceza soruşturması yürütülmemesi nedeniyle yaşam hakkının ihlal edildiği iddiasıyla AYM’ye başvurdu. 

AYM’nin kararı bugün (4 Mart 2022) Resmi Gazete’de yayımlandı. Mahkeme Başkanı Zühtü Arslan, başkanvekili Hasan Tahsin Gökcan ve üyeler Engin Yıldırım, Celal Mümtaz Akıncı, Emin Kuz ve Yusuf Şevki Hakyemez’in karşı oylarıyla verilen kararda mahkeme, etkili bir soruşturma yürütüldüğünü savundu ve yaşam hakkının usul boyutunun ihlal edilmediği kararını verdi.

Kararda, Şahbaz’ın kendisine atılan ve atılmayan taşların etkisi ile “içinde bulunduğu korku hâliyle omuz hizasından yukarıda bulunan kolunun duruşunun bir anlık değişmesi sonucu olayın meydana geldiği” söylendi ve “hedef gözeterek ateş etmediği yönündeki kabulden ayrılmayı gerektirecek bir noktanın tespit edilemediği” savunuldu.

AYM kararında “Aksaray Ağır Ceza Mahkemesi’nce tayin edilen suç vasfının ve bu vasıflandırmaya bağlı olarak verilen mahkûmiyet kararının elde edilen tüm bulguların kapsamlı, nesnel ve tarafsız bir analizine dayalı olmadığının ve 14 ay süreyle tutuklu yargılanan sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının meydana gelen netice ile orantılı olmadığının değerlendirilmesi mümkün değildir” ifadelerine yer verildi.

Yaşam hakkının usul yönünden ihlal edildiğine dair karşı oylarda ise davanın naklinin gerekçelendirilmemesi, cezasızlığa yol açması, altı yıla yakın yargılama süresinin makul olmaması, cezanın caydırıcılık kriterinden uzak olması gibi gerekçeler aktarıldı.

Avukat Bayraktar: “Gergin bir yargılama süreci yaşandı”

Avukat Kazım Bayraktar, yargılama sürecini, dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Polisimizi yedirtmeyiz” açıklamalarını, hapis cezasının bozulmasıyla davanın Aksaray’a nakline giden süreci şöyle anlattı:

“Yerel yargılama sırasında başbakan olan Erdoğan ‘Polisimizi yedirtmeyiz’ diyerek müdahalede bulundu, kamuoyuna yaptığı açıklamalarla bunu birkaç kez bunu tekrarladı. Yargı ile aramızda bu anlamda çok gergin bir yargılama süreci yaşandı. Gezi olaylarının etkisi de devam ederken yargılama ve soruşturmadaki çok açık hukuk ihlallerine karşı kamuoyunun tepkileri de gelişiyordu. Çok katılım vardı ve izleyicilerin ve kamuoyunun tepkileri ile birlikte mahkeme bu sanığı tutuklamak zorunda kalmıştı. Sonuçta da yedi yıl altı ay hapis cezasına hükmetmişti. Yargıtay kararı bozdu yeniden yargı sürecinde gıyabımızda korsan bir duruşma yapılarak hem polis tahliye edildi hem de yargılama Aksaray’a nakledildi. İktidarın isteğine uygun karar verebilecek bir mahkemeye nakledilmiş oldu. AYM’deki muhalif oyların gerekçesinde de üyeler bu naklin hukuk ve usul dışı yapıldığını açıklıyor. Nakil yapıldı ve yargılama sonuçta para cezası ile bitirildi.”

“Para cezası sadece orantısızlık değil, vicdan ve hukuk sorunu”

AYM’nin para cezasına “orantılı” yorumu yapmasına karşın avukat Bayraktar “Verilen para cezası sadece bir orantısızlık değil aynı zamanda vicdan, ahlak ve hukuk sorunu” dedi ve şöyle devam etti:

“Bir ölüm var, karşılığında para cezası veriliyor. Bu aynı zamanda ölene ve yakınlarına yönelik bir hakaret niteliği de taşıyor.”

“AİHM’e başvuracağız”

Bayraktar, AYM’ye başvurmadan önce yerel yargılama aşamasında AİHM’e başvurarak AYM’nin etkin bir iç hukuk yolu olmadığını belirttiklerini ancak başvurularının AYM’ye başvurulması gerektiği gerekçesiyle reddedildiğini hatırlattı.

“Sonunda haklı çıktık” diyen Bayraktar “AYM’nin etkin iç hukuk yolu olmadığını iktidarın özellikle bu davaya sürekli müdahale ettiğini o zaman da ifade etmiştik, şimdi de görmüş olduk” diye konuştu. Bayraktar AİHM’e tekrar başvuracaklarını açıkladı: 

“Başkan, başkan vekili ve dört üye muhalif kaldı. Karşı oy gerekçeleri tam da başvurumuzda ifade ettiğimiz hukuk ve hak ihlallerini oluşturan gerekçeler. Oyçokluğu ile karar verildi ve yıllar sonra AİHM yolu açılmış oldu. AİHM’e başvuracağız. Yıllar önce yaptığımız başvuruda ifade etiğimiz gerekçelerimizi, sonradan yaşanan hak, hukuk ihlalleri ile yeniden ifade edeceğiz.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.