Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Kadına yönelik şiddetin pişmanlığı olur mu? – Şükran Eroğlu: “Bu sefer de pişmanlık ile mücadele edeceğiz”

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmasının üzerinden bir yıl geçti. Bu bir yılda kadınlar ve LGBTİ+’lar sokaklarda “İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeyeceğiz” derken, AKP ve MHP, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na ortak imzayla yeni bir yasa teklifi sundu. Yasa teklifine göre içten pişmanlık gösteren faile ceza indirimi uygulanacak. Bu kanun teklifinin ne anlama geldiğini ve kadına yönelik şiddete dair ne söylediğini İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Şükran Eroğlu ile konuştuk.

Samimiyet gösterene ceza indirimi

AKP ile MHP, TBMM’ye 18 maddeden oluşan yeni bir yasa teklifi sundu. Önümüzdeki günlerde komisyonda, sonra da Meclis Genel Kurulu’nda görüşmelerine başlanacak teklifte, ısrarlı takip, kasten öldürmede ceza artırımı gibi birçok düzenleme var. Ancak yasa teklifinin içinde yer alan birinci maddede iyi hal indirimi failin pişmanlığına bağlandı.

Bu maddenin muallak olduğunu düşünen ve şiddetin yolunu açtığını söyleyenlerin arasında İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Şükran Eroğlu da var. “Şimdi de pişmanlık ile mücadele edeceğiz” diyen Eroğlu, bunun gerekçesini şöyle açıkladı:

“Bu yoruma çok açık. Ne demek bu pişmanlık, şiddetin pişmanlığı mı olur? Kadın aile içinde pasif hale getirilmek isteniyor. Bu kanun teklifi şu demek, kadın her türlü şiddete ‘tamam’ desin. O zaman bunu meşru müdafaada da uygulayın. Gerçekten kadına yönelik şiddeti önlemek istiyorsanız şiddete karşı indirim, af ve infaz uygulamayın. Türk Ceza Kanunu madde 221’de etkin pişmanlık düzenlemesi zaten var. Şimdi de pişmanlık ile mücadele edeceğiz.”

 İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Şükran Eroğlu

Şiddet gören kadına barodan avukat zaten tahsis ediliyordu

Kanun teklifinde, soruşturma ve kovuşturma evrelerinde özellikle şiddet mağduru kadınların istemeleri halinde baro tarafından görevlendirilecek avukatın, hukuki yardım ve desteğinden ücretsiz şekilde faydalanmaları sağlanarak hak arama yollarını etkin bir şekilde kullanabilmelerine imkan tanındığı belirtildi. Ancak bu zaten var olan bir uygulama.

Bu uygulamanın teklifte olmasına tepki gösteren Eroğlu, baronun kadın istediği takdirde avukat verdiğini ancak birçok kadının bu uygulamayı bilmediğini söyledi ve “Adli yardım yıllardır var ancak kadınlar bu haklarını bilmiyor. Polisler kadınlara bu hakkı hatırlatmalı” dedi.

Israrlı takip ilk kez kanuna giriyor

Kanun teklifinin 8. maddesinde ısrarlı takip konusu yer alıyor. Yeni yasa teklifine göre, ilk kez kanuna giren ısrarlı takip suçunun ise altı aydan iki yıla kadar cezalandırılması isteniyor. Ancak ısrarlı takibin çocuğa, ayrılık kararı verilen veya boşanılan eşe karşı işlenmesi, mağdurun okulunu, işyerini, konutunu terk etmesine neden olması, hakkında uzaklaştırma kararı verilen fail tarafından işlenmesi halinde de cezanın bir yıldan üç yıla kadar artırılması öngörülüyor. Şükran Eroğlu, bunun önemli bir adım olduğunu ancak yine muallak bırakıldığını söyledi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.