Kültür sanatta bu hafta (22 Nisan – 28 Nisan): Sizin için seçtiklerimiz

Derleyen: Edanur Tanış & Tuğbanur Toprak

Medyascope olarak sizin için bu hafta izleyebileceğiniz film ve oyunları, gezebileceğiniz sergileri derledik. Şimdiden iyi seyirler.

Her hafta vizyona onlarca film girerken siz de ne izleyeceğinize karar vermekte zorlanıyor musunuz? Bu hafta sizin için çevrimiçi film platformlarında ve sinema salonlarında vizyona giren beğendiğimiz filmleri seçtik. Şimdiden iyi seyirler!

Vizyondaki filmler

*Netflix – Spencer

Prenses Diana’nın yaşamına ve İngiliz kraliyet ailesi içinde yaşanan sorunlara kapalı kapılar ardından bakan “Spencer”, Netflix Türkiye’de de izlenebiliyor. Yönetmenliğini Pablo Larraín’in üstlendiği filmin başrolünde Kristen Stewart var. Filmdeki performansıyla Oscar’a aday gösterilen Kristen Stewart, Prenses Diana’nın kraliyet ailesine uyum sağlamak ve kendi istediği gibi yaşamak arasında sıkışıp kalmasını yeni bir yorumla ekrana taşıyor. 

Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.

Dijital yayın platformu Netflix’in abone sayısı, 10 yılı aşkın bir süre sonra ilk kez azaldı. Şirket, 2022’nin ilk üç ayında en az 200 bin üye kaybettiklerini açıkladı. Şirketin üye sayısında yaşadığı bu azalma, Netflix’in Rusya’nın Ukrayna’ya saldırıların ardından Rusya’dan çekilmesi ve başta Amerika Birleşik Devletleri (ABD), İngiltere ve birçok Batı ülkesi de dahil olmak üzere pek çok yerde abonelik ücretini artırmasının ardından geldi. Detaylara buradan ulaşabilirsiniz. 

*MUBI –  Yüz (Twarz)

Polonya’nın küçük bir kasabasında yaşayan Jacek’in (Mateusz Kosciukiewicz) en büyük hayali, âşık olduğu kadınla beraber kasabayı terk etmek ve dünyayı keşfetmektir. Jacek, bu hayaline kavuşmak için para biriktirmeye ve yapılacak dev İsa heykelinin inşaatında çalışmaya başlar. Fakat şantiyede geçirdiği talihsiz bir kaza sonucu ağır yaralanır. Filmde, kazanın ardından yüz nakli yapılacak duruma gelen Jacek’in, nakil sonrasında yaşadıklarına, çevresindeki insanların davranışlarının değişmesine ve yaşadığı kimlik bunalımına tanıklık ediyoruz.

“Yüz/Twarz” 27 Nisan’dan itibaren MUBI’de. İyi seyirler! Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.

*After Yang

“After Yang”, yapay zekâya sahip robotların ailelerin bir parçası haline geldiği bir bilimkurgu filmi. Filmde Jake (Colin Farrell) ve Kyra (Jodie Turner-Smith) çifti, Çin’den evlat edindikleri küçük kızları Mika’nın kendi kültürüyle bağları kopmasın diye Yang adında bir robot satın alır. Yang’ın birgün aniden bozulması üzerine aile onu tekrar çalıştırmak için elinden geleni yapar. Bu süreçle birlikte aile, Yang’ın tamir edilecek bir teknolojik aletten farklı olarak bir bilince sahip olduğunu da keşfetmeye başlar. Yönetmen Kogonada izleyicileri Yang’ın hafıza kartındaki hatıra-imgelerde yolculuğa çıkarıyor. 

Prömiyerini 74. Cannes Film Festivali’nde yapan “After Yang”, vizyona girmeden önce Kadıköy Sineması’nda. Filmin fragmanını buradan izleyebilir, biletini satın almak isterseniz de buradan ulaşabilirsiniz.

*Dying to Divorce

“Dying to Divorce”, odağına Türkiye’deki toplumsal cinsiyete dayalı şiddeti alan bir belgesel film. Belgesel, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu avukatlarından İpek Bozkurt’un takip ettiği vakaların hikayelerini ele alıyor. Filme konu olan olaylar, Türkiye’deki Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun açmış olduğu davalar arasından seçilmiş.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu avukatı İpek Bozkurt ve platform temsilcilerinden Ayşen Ece Kavas ile çekimleri beş yıl süren “Dying to Divorce”u konuştuk. Film, toplumun farklı kesimlerinden Arzu ve Kübra’nın evli oldukları erkekler tarafından maruz bırakıldıkları saldırıları ve bu saldırılardan nasıl kurtulduklarını anlatıyor. Film için yalnızca kadınların uğradığı erkek şiddetine değiniyor demek doğru olmaz. “Dying to Divorce”, aynı zamanda bu şiddetin kendilerinde ve yakın çevrelerinde yarattığı etkiyi, söz konusu nefret suçlarının bu kadar rahatlıkla işlenmesine zemin hazırlayan politik ve kültürel koşullarla birlikte ele alıyor. Söyleşimize buradan ulaşabilirsiniz.

Galasını, 25 Kasım “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü”nde İngiltere’de yapan belgeselin yönetmen Chloe Fairweather. Filmin fragmanını buradan izleyebilir, biletini satın almak isterseniz de buradan ulaşabilirsiniz.

*Fantastik Canavarlar: Dumbledore’un Sırları 

“Fantastik Canavarlar” serisinin üçüncü filmi  “Dumbledore’un Sırları”, Profesör Albus Dumbledore’un, karanlık büyücü Gellert Grindelwald’a karşı savaşını anlatıyor. Fakat tek başına onu karanlık güçlerle başa çıkamayacağını anlayan Dumbledore, büyücüler, cadılar ve cesur bir fırıncıdan oluşan bir takımı yönetmesi için büyüzoolojist Newt Scamander’ı görevlendirir.

“Dumbledore’un Sırları” aynı zamanda Harry Potter evreninde çekilmiş 11. film olma özelliğini de taşıyor. Filmin oyuncu kadrosunda Eddie Redmayne, Jude Law, Ezra Miller, ve Mads Mikkelsen gibi isimler var.

Filmin fragmanını buradan izleyebilir, biletini satın almak isterseniz de buradan ulaşabilirsiniz.

Bonus: Ela ile Hilmi ve Ali

Filmde, aynı apartmanda yaşayan, farklı yaşlara ve dünyalara sahip Ela, Hilmi ve Ali’nin “karanlık, kışkırtıcı ve kara mizahı bol” hikayelerine tanıklık ediyoruz.  “Ela ile Hilmi ve Ali”, yönetmen ve senarist Ziya Demirel’in ilk uzun metraj filmi. İlk gösterimini geçen gün sona eren 41. İstanbul Film Festivali’nde yapan film, festivalden dört ödülle ayrıldı. Festival, 8-19 Nisan 2022 tarihleri arasındaydı.

Film 19 Nisan’da İstanbul-Şişli’de bulunan Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda düzenlenen ödül töreninde “En İyi Senaryo” ve “Uluslararası Sinema Eleştirmenleri Federasyonu (FIPRESCI)” ödüllerini alırken Ela rolündeki Ece Yüksel “En İyi Kadın Oyuncu”, Ali rolündeki Denizhan Akbaba “En İyi Erkek Oyuncu” mansiyon ödüllerine layık görüldü.

Medyascope’tan Elif Akbıyık, yönetmen Ziya Demirel ile filmi üzerine konuştu. Demirel’in yılların matematik hocası Hilmi’nin, kendinden yaşça küçük eşi Ela’nın ve apartman görevlisinin ikidir sınıfta kalan 15 yaşındaki oğlu Ali’nin hikayesini anlattığı söyleşisine  buradan ulaşabilirsiniz.

Gösterimdeki oyunlar

Yaz havaları kendini iyice hissettirmeye başlarken yavaş yavaş tiyatro sezonunun sonuna doğru geliyoruz. Türkiye’de üretilmesi her ne kadar çok zor olsa da sezon boyunca her hafta pek çok oyun prömiyer yapıyor. Sizler için sezon kapanmadan önce izleyebileceğiniz oyunlar ve bir performans gösterisi seçtik. Şimdiden iyi seyirler! 

*How To Enjoy Ceylon Tea

Dans sanatçısı, koreograf ve öğretim görevlisi Canan Yücel Pekiçten’in son performansı How to Enjoy Ceylon Tea (Seylan Çayı’nın Tadı Nasıl Çıkarılır), Türkiye prömiyerini Kundura Sahne’de yapıyor.
Canan Yücel Pekiçten gösteri boyunca izleyicilerini Fransız besteci Georges Bizet‘nin “İnci Avcıları” operasının peşinde, Sri Lanka’nın sömürge ürünü Seylan çayına ulaşan bir yolculuğa çıkarıyor. Performans aynı zamanda kadın bedeninin çağdaş sanattaki temsiliyetlerine odaklanıyor. 23-24 Nisan’da düzenlenecek bu deneyime katılmak isterseniz biletine buradan ulaşabilirsiniz. 

Yer: İstanbul – Beykoz Kundura
Bilet fiyatı – Standart: 125 TL, Yeni Üye: 75 TL

*Ağaçtaki Kız

Yazar Şebnem İşigüzel’in 2016 yılında çıkardığı aynı isimli romanından uyarlanan “Ağaçtaki Kız”, DasDas Sahne’de. Başrollerinde Ahsen Eroğlu ile Tunahan Çilingir’in oynadığı oyun, yaşadıkları sonrası çareyi bir ağaca sığınmakta bulan genç bir kızın hikâyesini anlatıyor. Oyunda bir çınar ağacının üzerinden seyircilere hikâyesini anlatmaya başlayan genç kız, tam da hayatının geri kalanını geçireceği yeri bulmuşken yeni arkadaşı Yunus’la tanışır. Böylece biz de onların kendi içlerini döktükleri, sırlarını paylaştıkları arkadaşlık ilişkilerine tanıklık etmeye başlarız.

Yer: İstanbul-Ataşehir, DasDas Sahne 

Bilet fiyatı: Kategorilere göre değişmektedir. 

Oyun hakkında detaylı bilgiye ve biletine buradan ulaşabilirsiniz.

*Demiryolu Hikayecileri

“Demiryolu Hikayecileri”,  Oğuz Atay’ın “Korkuyu Beklerken” adlı eserindeki “Demiryolu Hikayecileri”, “Unutulan” ve “Beyaz Mantolu Adam” olmak üzere üç farklı hikayesini bir araya getiriyor. Yiğit Sertdemir tarafından sahneye uyarlanan oyunda, Sertdemir aynı zamanda oyunu hem sahneleyip hem yönetiyor. Bu uyarlama hikaye ilginizi çektiyse, “Demiryolu Hikayecileri” Kumbaracı50’de.

Yer: İstanbul-Beyoğlu, Kumbaracı50

Bilet fiyatı: Tam – 90 TL, indirimli – 70 TL

Oyun hakkında detaylı bilgiye ve biletine buradan ulaşabilirsiniz.

Sergiler

Bu haftasonu sergi gezeyim derseniz sizin için birbirinden farklı işlerin bulunduğu, ilginç malzemelerin kullanıldığı ve çarpıcı temaların işlendiği yeni açılan sergileri derledik. Şimdiden iyi eğlenceler.

*Bugünkü Program

Sanatçı Can Aytekin’in kişisel sergisi “Bugünkü Program”  14 Nisan 2022’de İstanbul-Beyoğlu’nda bulunan Versus Art Project’te kapılarını açtı. Sergi, sanatçının üç sene önce açtığı “Gelecek Program” sergisinden de bir kısmına yer veriyor ve odağına Yeşilçam’ı alıyor.

“Bugünkü Program” ilhamını Yeşilçam için önemli yere sahip Versus Art Project’in de içinde bulunduğu Hanif Han ve Gazeteci Erol Dernek Sokak’tan alıyor. Dilerseniz sergiyi 21 Mayıs’a kadar ziyaret edebilirsiniz.

Sanatçı Can Aytekin ile bellek üzerinden Yeşilçam’ı, arşiv tutma ve kayıt alma pratiğini konuştuk. Mekana özgü yerleştirme olarak kurguladığı sergisine dair “Metin Erksan’ın yönetmenliğini üstlendiği ‘Sevmek Zamanı’ filminin o dönemde gerçekleşmeyen galasından yola çıktığını” dile getiren Aytekin ile söyleşimize buradan ulaşabilirsiniz.

Yer: İstanbul – Beyoğlu, Versus Art Project

Galeri, salı – cumartesi günleri 10:00 – 18:00 arasında ücretsiz ziyaret edilebiliyor.

*All Will Fall / Hepsi Düşecek

Yeraltı sanat kültürü temsilcilerinden Big Baboli Printhouse’un kurucularından Zezeah’ın ilk kişisel sergisi “All Will Fall”, 22 Nisan 2022’de ziyarete açıldı. Sergi, kurgusunu ölülerin tekrar öldüğü bir ortam hayali üzerine kuruyor ve ismini ressam Goya’nın bir eserinden alıyor. “All Will Fall”da eserler ölümün doğum kadar özel, güzel ve ardı bilinmeyen bir olgu olması ve bu normalleştirmek istemesi üzerine odaklanıyor. Sergi, 19 Mayıs’a kadar haftanın her günü 12:00 – 19:00 arasında ziyarete açık.

Yer: İstanbul – Kadıköy,  Bant Mag. Havuz / Bina

*Ve Şimdi İyi Haberler

“Ve Şimdi İyi Haberler” sergisi, İstanbul-Beyoğlu’nda bulunan Pera Müzesi’nde 12 Nisan 2022’de sanatseverlerle buluştu. Kitleselleşen iletişim araçları ve sanat arasındaki diyaloğa odaklanan sergi, İsviçreli koleksiyoner Annette ve Peter Nobel’in “Press Art” adını verdikleri koleksiyonunun seçkilerini bir araya getiriyor. 164 sanatçının 300’e yakın eserini tek mekanda ziyaret etme imkanı sunan sergi, 7 Ağustos’a kadar Pera Müzesi’nde ziyarete açık.

Christoph Doswald küratörlüğünde düzenlenen sergiyi, Suna ve İnan Kıraç Vakfı Kültür ve Sanat İşletmesi Genel Müdürü M. Özalp Birol ve koleksiyoner Peter Nobel ile konuştuk. Röportajımıza buradan ulaşabilirsiniz.

Yer: İstanbul – Beyoğlu, Pera Müzesi

Pera Müzesi, salı-cumartesi günleri 10:00-19:00 saatlerinde, pazar günleri ise 12:00-18:00 saatleri arasında ziyarete açık. Pera Müzesi’ni gezmeden önce bilet almak gerekse de müze cuma günleri saat 18:00’den sonra ücretsiz. Detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

Haftaya görüşene dek hoşça kalın!

Bültenimizde yer almasını istediğiniz sergi, oyun ve filmleriniz için: edanurtanis@medyascope.tv