Anayasa Mahkemesi (AYM), HDP’nin “kapatma davasının görülmesinin seçimlerden sonraya bırakılması” talebini oybirliğiyle reddetti. İki aylık ek savunma süresi verilmesi talebini ise kısmen kabul etti ve 15 günlük ek süre verdi. HDP’nin kapatılmasına ilişkin davanın, tutuklu 16 gazeteciyle ilgili davayla birleştirilebileceği belirtiliyor. HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Serhat Eren ve 16 tutuklu gazetecinin avukatı Resul Temur Medyascope’a konuştu. Eren, “Parti, bütün seçenekleri göz önünde bulundurarak seçime ilişkin yeni bir değerlendirme yapacak ve kamuoyuna bunu duyuracak” dedi. Temur ise “Savcılık gizli tanık beyanı ile sahte ve soyut delil üretmeye çalışmaktadır” dedi.
AYM Genel Kurulu, bugün (25 Ocak) Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) “Kapatma davasının görülmesinin seçimlerden sonraya bırakılması” talebini görüştü. Yüksek Mahkeme, HDP’nin talebini oybirliğiyle reddetti. Kararı Medyascope’a değerlendiren hukuk işlerinden sorumlu HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Serhat Eren, “Oturup bütün seçenekleri ele almak suretiyle seçime ilişkin yeni bir değerlendirme yapacağız. Değerlendirmeyi yaptıktan sonra da kamuoyuna bunu duyuracağız” diye konuştu.
“Partimizin kapatılması için türlü türlü oyunlar yapılıyor”
Gelişecek farklı durumlara karşı partinin de farklı seçeneklerinin olduğunu belirten Eren, şöyle konuştu:
“Partimizin kapatılması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ve iktidar türlü türlü yollara başvuruyor maalesef. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, 13 Aralık’ta partimizin hesaplarına bloke konulması için talepte bulunuyor. Anayasa Mahkemesi 29 Aralık ‘ta yani 16 gün sonra Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’na dönüp diyor ki ‘Somut gerekçelerin var ise somut gerekçelerini beş gün içerisinde sunman lazım.’ Anayasa Mahkemesi’nin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’na göndermiş olduğu bu uyarıdan tam da iki gün sonra, her ne hikmetse bir gizli tanık 31 Aralık’ta Diyarbakır’da savcılığa gidiyor diyor ki ‘Ben bir ifade vereceğim bir beyanda bulunacağım. Diyarbakır’daki gazetecilerin o soruşturma dosyasıyla ilgili beyanda bulunacağım.’ Her ne hikmetse partimize aktarılan hazine yardımının örgüte aktarıldığını ilk cümlesinde belirtiyor ve o beyanı hemen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı da alıp Anayasa Mahkemesi’ne üç gün içerisinde 3 Ocak’ta sunuyor. Anayasa Mahkemesi, 5 Ocak’ta bloke kararı veriyor. Üretilmiş deliller, sahte beyanlar. Dolayısıyla partimize yönelik bu davada karar verilmek üzereyken partimizin kapatılması için türlü türlü oyunlar yapılıyor.”
“Her ihtimali düşünüyoruz”
Gelişecek her hamlenin hesabını yaptıklarını söyleyen Eren, “Anayasa Mahkemesi tarafından veya iktidarın maalesef yargı üzerinden gerçekleştirmek istediği türlü türlü seçenekler var. Dolayısıyla biz de bunların her birini değerlendirip çıkacak karara göre bu seçeneklerimizi masaya yatırıyoruz. Birden fazla seçeneğimizin olduğunu da söyleyebilirim” diye konuştu.
“Sadece bizi değil, diğer siyasi partileri de etkileyecek”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Her partinin seçime ilişkin politikalarını netleştirmeye çalıştığına dikkat çeken HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Serhat Eren, “Siyasi faaliyetlerini buna göre sürdürüyor. Dolayısıyla bu kapsamda somutlaştırmam gerekiyorsa, seçim bürolarına kadar hazırlıklar yapılır. Belki yüzlerce seçim bürosu açılır, bayraklar hazırlanır, kırlangıçlar, pankartlar, billboardlar hazırlanır ama bu belirsiz süreçten dolayı bizim siyasi faaliyet alanımız sınırlandırıldı” diye konuştu.
Bu belirsiz sürecin kendilerine dönük seçim öncesi “kollarını kanatlarını kıracak” bir hamle girişimi olarak değerlendiren Eren, şöyle dedi:
“Biz Anayasa Mahkemesi’nden bu belirsiz süreci nihayete erdirmesini istemiştik. Bu talebi sadece HDP’nin seçim politikaları için değil, HDP’yle ilgili verilecek bu karar veya nihayetinde HDP’yle ilgili verilecek kapatma kararı diğer siyasi partileri de ilgilendiren bir karardır. En nihayetinde bizim seçim politikamız, bizim duruşumuza göre kendileri de bir seçim politikası bir duruş oluşturmuş olacak. Dolayısıyla bizimle ilgili bu belirsizlik en sonunda diğer siyasi partileri de etkileyen bir duruma dönüşüyor.”
“Bu uydurma tanık iddianamenin neden hazırlanmadığını da ortaya koyuyor”
16 tutuklu gazetecinin yargılandığı davanın avukatı Resul Temur da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın HDP’nin hazine yardımının kesilmesi için Anayasa Mahkemesi’ne sunduğu dosyaya ilişkin şöyle konuştu:
“Diyarbakır’da tutuklu yargılanan 16 gazetecinin dosyasındaki gizlilik kararı devam etmekte olup, dosyanın aşamalarına sadece gazeteciler ve avukatları erişemiyor. HDP’nin kapatılması amacıyla yürütülen süreçte HDP’ye hazine yardımının kesilmesi için gazetecilerin dosyası üzerinden oyunlar oynandığı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın Anayasa Mahkemesi’ne sunduğu evraklarla ortaya çıkmış oldu. Soruşturma dosyasındaki prodüksiyon şirketlerinin HDP’nin bir kısım video çekimlerini gerçekleştirmiş olması bile suçlama iddiası haline getirilmiş. Yine 2022 yılının son gününde hazine yardımının kesilmesine yönelik siparişi verilen gizli tanık beyanı, dosyanın sadece soruşturma savcısı tarafından değil, aynı zamanda Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından da yürütüldüğünü ortaya koyuyor. İlk gün söylediğimiz gibi gazetecilik faaliyeti dışında hiç bir şey bulamayan savcılık, gizli tanık beyanı ile sahte ve soyut delil üretmeye çalışmaktadır. Bu uydurma tanık iddianamenin neden hazırlanmadığını da ortaya koyuyor.”