Threads VS Twitter: Kitlesel bir göç mümkün mü?

Twitter’a rakip yeni sosyal medya platformu Threads kullanıma açıldı. Threads’ın açılışı Elon Musk’ın, Twitter’ı satın almasının ardından uygulamaya koyduğu yeni düzenlemelerden rahatsızlık duyan kullanıcıların yüzünü güldürdü. Yeni platform ilk günden büyük ilgi gördü. Threads’e gösterilen ilgi ya katlanarak büyüyecek ya da Twitter’ın tahtını sallayacak. Ancak NewsLabTurkey Araştırma Koordinatörü Dr. Sarphan Uzunoğlu’na göre Twitter üzerinden Threads’e büyük bir göç yaşanmayacak çünkü uygulamanın kullanıcılara sunduğu bir yenilik yok.

Instagram ekibi tarafından oluşturulan Threads’e, kullanıcılar Instagram hesapları üzerinden girebiliyor. Meta’nın CEO’su Mark Zuckerbeg, Threads’de ilk paylaşımı yapan kişi oldu. Zuckerberg, “Bir milyardan fazla insanı barındıran bir kamusal sohbet uygulamasının olması gerektiğini düşünüyorum. Twitter bu şansa sahipti ama batırdılar. Umarım biz yapacağız” dedi. Kullanıcılar, Threads erişime açıldığından bu yana Instagram hikâyelerinde platform üzerinden yazdıkları gönderileri paylaşıyorlar. 

Threads, alternatif bir sosyal medya platformu olabilecek mi?

Twitter’ın yaklaşık 360 milyona yakın kullanıcısı bulunurken, Instagram’ın kullanıcısı sayısı 2 milyarın üzerinde. Threads’e de ilk iki saatte 2 milyon, yedi saatte 10 milyon, 12 saatte ise 15 milyon kullanıcı üye oldu. Rakibi Twitter’da ise trendlere giren uygulama hakkında 1 milyon 500 binden fazla tweet atıldı.

Peki siteye bu hızlı giriş devam edecek mi, yoksa diğer uygulamalar gibi yok olup gidecek mi?

Koronavirüs salgını sırasında hayatımıza giren Clubhouse uygulaması yok olan uygulamalara bir örnek. Günler içinde popüler olan bu sesli sohbet odası uygulamasında kullanıcılar saatlerini geçiriyor ve bir konu üzerinde birbirleriyle sohbet ediyorlardı. Ancak Twitter’ın bu uygulamayı keşfedip, kendi sistemine entegre etmesi Clubhouse’un sonunu getirdi. Elon Musk’ın Twitter’ı satın almasının ardından getirdiği uygulamaların ardından “güvenli liman” olarak gördükleri diğer bir uygulama da Mastodon.

Twitter hizmetine benzer mikroblog özelliğine sahip olan bu uygulamaya Twitter’daki kriz anlarında geçen kullanıcıların, belli bir süre sonra uygulamayı kullanmayı bıraktığı biliniyor.

Elon Musk’ın mavi tik uygulamasının ardından kullanıcıların başka sosyal medya arayışına girmesindeki neden ise tweet sınırlaması. 1 Temmuz’da  Elon Musk, kendi hesabından yaptığı paylaşımda, “Aşırı düzeyde veri kazıma ve sistem manipülasyonu ile mücadele etmek için geçici sınırlamalar getiriyoruz” dedi. Musk, ilk açıklamada doğrulanmamış, yani mavi tiki olmayan hesapların günde 600 gönderi görüntüleyebileceği söyledi, ardından bu sayıyı bine çıkardı. Doğrulanmış hesapların ise günde 10 bin tweet’e erişebileceğini duyurdu.

Sarphan Uzunoğlu

Elon Musk’ın bu hamlesinden sadece beş gün sonra Theards kullanıma açıldı. Ancak 2006’dan beri hayatımızda olan Twitter’ı kullanım alışkanlığımızı yenip Theards’e kullanmaya devam edebilecek miyiz, yoksa Musk’ın tüm düzenlemelerine bir süre sonra alışıp Twitter kullanmaya devam mı edeceğiz? NewsLabTurkey Araştırma Koordinatörü Dr. Sarphan Uzunoğlu, Twitter ile Thears’in özelliklerinin, kullanımının ve görüşünün aynı olduğunu, kullanıcılara bir yenilik sunmadığını ve bu yüzden de kitlesel bir göç olmayacağını düşünüyor:

“En başta Instagram hesabı olmadan girilemeyen bir yerden bahsediyoruz. Kendi kullanıcı adını dahi belirleyemiyorsun. Organik, sıfırdan bir platformdan ziyade başka bir platforma içkin bir yeni platform ortaya çıktı. Twitter’la benzeşmeyen yanı içerideki demografi. Kitlesel göçler sosyal medya tarihinde var. Vaktiyle FriendFeed, MSN, ICQ gibi mesajlaşma uygulamaları vardı ancak yerini WhatsApp, Telegram ve Signal aldı. Tarihsel akış içerisinde yeniliğe ve ortaya konan yeni bazı özelliklere dayalı olarak kitleler alışkanlıklarını değiştiriyorlar. Buradaki soru şu: Threads’te yeni olan şey ne? Ortada bir inovasyon yok.”

Dr. Sarphan Uzunoğlu, Threads uygulamasında bir yenilik olmadığını, şu anda zaten kullanılan Facebook ve Twitter’ın yaptığı şeyin aynısının Threads’te yapıldığını söylüyor. Uzunoğlu, kullanıcıların Threads’i “Bu eski Twitter’a benziyor, deneyelim” mantığıyla deneyimlediğini düşünüyor. Uzunoğlu, kriz dönemlerinde Twitter’dan kopan kullanıcıların bir süre sonra yeniden bu mecraya dönmesini “alışkanlık” olarak tanımlıyor:

“90’lı yıllarda televizyonlar ‘Bizi kumandanızın bir numarasına ekleyin, iki numarasına ekleyin’ diye görünürlük ve kalıcılık için kampanyalar yaparlardı. Twitter böyle bir yer. Twitter, telefonlarda arama butonları ve mailden sonra, kendisine yer bulan ve en çok tıklanan bir uygulama. Bir de bizimki gibi hiper-politik gündemle beslenen ulusların ve komünitelerin çok yoğun olarak kullandığı bir mecra. Yani toplu bir göç.”

Twitter kitlesinden, Instagram kitlesine

Threads uygulaması sizi Instagram’da takip ettiğiniz kişileri takip etmeye yönlendiriyor. Bu da kısa zamanda kolay bir şekilde takipçi kazanmanıza olanak sağlıyor. Peki Twitter’ın eski ortamını özleyen kullanıcılar, Threads’te bu takipçi ağına nasıl ulaşacak? Instagram ve Twitter kullanıcılarının profilleri ve paylaşımları çok farklı. Twitter’da fikirlerinizi ve politik kimliklerinizi paylaşırken, Instagram’da yalnızca fotoğraflar paylaşılıyor. Ancak Threads uygulamasına girdiğinizde orada Instagram kitlenizle var oluyorsunuz.

“Bu uygulamaya takipçilerinizle birlikte göçmüyorsunuz. Netice itibariyle hepimizin ortaya koydukları koyduğumuz personalar var. Bunlara göre yıllar içerisinde oluşmuş bir takipçi kitlemiz var. Instagram’dan takipçi getirebiliyorsunuz ama Twitter’la Instagram aynı şey değil yani. Twitter’daki arkadaş çevrenizde taşıyamadığınız sürece, oradaki geçmişinizi taşıyamadığınız sürece teknik olarak bakarsanız çok da makul bir Twitter’a alternatif olması mümkün değil.”

Elon Musk mı, Mark Zuckerbeg mi?

Twitter’da kullanıcıların kendilerine yatırım yaptıklarını söyleyen Uzunoğlu, kullanıcıların yeni bir uygulamayı kolay kolay tercih etmeyeceği görüşünde. Clubhouse örneğini veren Uzunoğlu Clubhouse’un da bir süre sonra kullanımının sönümlendiğini ancak eklediği “sohbet odası” özelliğinin Twitter tarafından hâlâ kullanıldığını söyledi. Uzunoğlu, markaların, siyasi partilerin, gazetecilerin “Artık ben oradayım” diyerek en azından şimdilik Twitter’ı bırakacaklarını düşünmüyor:

“Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık. Twitter’ın sahibi Elon Musk ama diğer tarafta da kafes dövüşünün diğer dövüşçüsü Mark Zuckerbeg var. Netice itibariyle dünyadaki en büyük gözetim araçlarından birinin arkasındaki isim. Meta bir bütün olarak böyle bir şirket. Uzun vadede birçok insan buraya geçebilir. Ama sosyal çevrenizle birlikte toplu bir göç yaşayabileceğiniz bir inovasyon da yok ortada.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.