Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Kira krizi derinleşiyor: Kiracı bütçesine uygun ev bulamıyor, ev sahibi “Para her geçen gün eriyor” diyor

Ev sahipleri istediği oranda kirayı yükseltememekten, kiracılar da fahiş zamlardan dertli. Binlerce ev sahibi ve kiracı, fiyatlarda uzlaşamayıp kavga ediyor. Bu kavgaların bazıları ölümle sonuçlanıyor. İki tarafın anlaşabilmesi için 1 Eylül’de arabulucuya başvurma zorunluluğu getirildi fakat ne derece etkili olacağını zaman gösterecek. Ev sahipleri, kiracılar ve arabulucularla, yaşanan sorunları ve buldukları çözümleri konuştuk.

Konut ve kira krizi gitgide derinleşiyor. Kiracı ve ev sahibi arasında yaşanan sorunların çözümü için zorunlu arabulucu dönemi 1 Eylül’de başladı. Kiralardaki fahiş artışlar nedeniyle artan anlaşmazlıklarda taraflar önce arabulucuya gidecek. Eğer arabulucu da uzlaşma sağlayamazsa yargı süreci başlayacak.

Kiracılar yüzde 25’in üzerindeki zamları evden çıkarılma korkusuyla kabul ediyor, evden çıkarılırsa yeni ev bulamama endişesi yaşıyor. Ev sahipleri de eski kiracılarına yüzde 100 zam yapsa bile eline geçen paranın enflasyon karşısından erimesinden şikayetçi. 

Ev sahibi ve kiracılar arasında yaşanan tartışmalar ve kavgalar uzun süredir devam ediyor. Basına yansıyan haberlere göre bazı ev sahipleri kiracısının evini habersiz boşaltıyor, bazıları birbirlerinin üzerine silahlar yürüyor, hatta ölümle de sonuçlanıyor.

Aylin yüzde 100 zammı kabul etmek zorunda kaldı

Aylin* üç yıl önce İstanbul-Okmeydanı’nda kiraladığı evinde yaşıyor. Ev sahibi, geçen yıl 2 bin 250 lira olan kirasını ağustos ayında, kira sözleşmesinin daha yılı dolmadan 5 bin 500 liraya çıkarmak istedi. Bu durumu kabul edemeyeceğini ev sahibine anlattığını söyleyen Aylin, “Sözleşmemiz ocak ayında. Ocak ayından önce yapılan zammın yasal olmadığını söylediğimde beni, ‘Ocak ayında 10 bin mi, 15 bin mi olur konuşuruz’ diyerek tehdit etti. Ben de bunu asla kabul etmediğimi, mahkemeye başvurmalarını söyledim. İki hafta sonra tekrar arayıp daha makul bir dille konuştu. Ocak ayında kiram 5 bin 500 lira olacak, anlaştık” diyor. 

Aylin daha önce uygun bir ücret ödediği için yapılan yüzde 100 zammı kabul ettiğini anlatıyor. Öte yandan aslında başka bir seçeneği olmadığını da ekliyor: “Kabul etmezsem çıkmam gerekecek. Çıkarsam da uygun fiyata ev bulmam imkansız. Ev sahipleriyle de kötü olmak istemiyorum. Her gün arayıp taciz edecekler, bunu yaşamak istemiyorum.”

Aylin’e göre pek çok kiracı evsiz kalma ve taciz edilme korkusuyla yüzde 25’in üzerindeki zam teklifini kabul etmek zorunda kalıyor, yüzde 25 zam sınırında bu nedenle yeterince güçlü ısrarcı olunamıyor. 

Ali, kiracılarına bu yıl yüzde 125 zam yapacak 

İstanbul-Esenyurt’ta üç kiralık evi olan Ali’nin** üç kiracısı da aylık 3 bin lira kira ödüyor. Ali, her ne kadar kendi işini yapsa da beş çocuğu olduğunu, gelen kira gelirlerinin enflasyon karşında eriyip gittiğini, ev ekonomisine bir katkısı olmadığını anlatıyor.

Ali geçen sene 2 bin lira olan kira fiyatlarına yüzde 50 zam yaparak 3 bin liraya çıkarmış. Bu zammın, yüzde 25 sınırını aştığını ama aldığı ücretin sadece 3 bin lira olduğunu belirten Ali şöyle devam ediyor:

“Enflasyon her şeyi beşe katladı. 3 bin lira bize 300 lira oldu. Zam yapmak zorundayız. Eskiden 3 bin lira derdimize derman oluyordu ama şimdi bu para hiçbir şeye yetmiyor. 3 bin lira çöp oldu. Mutfak dolabı, musluk tamir etmek, dünya para şimdi. Yüzde 25 sınırı saçma, devlet her şeye yüzde 25 mi zam yaptı?”

Ali, kiracılarına bu yıl sözleşme yenilenme ayında yüzde 125 zam yapmayı planlıyor. Kiracılarıyla da bu durumu paylaşan Ali’nin bazı kiracıları bu zam oranına itiraz etse de bazıları kabul etmiş. Kiracılar kabul etse de etmese de bu zammı yapmakta kararlı olduğunu dile getiren Ali, “Kiracılarımla bu zamana kadar hiç sorun yaşamadım. Esenyurt’ta kiralar 10 bin liradan başlıyor. Abim daha yeni, bu ay memleketten Esenyurt-Kıraç taraflarına taşındı. Kirası 10 bin lira, bahçe kat” diyor. 

Arabuluculuğa 15 günde en az 12 bin başvuru 

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, X hesabından 1 Eylül’de hayata geçirilen zorunlu arabuluculuk uygulamasına 15 günde 12 bin 1 başvurunun geldiğini açıkladı.

Arabulucu avukat Fatih Köse 1 Eylül’de başlayan düzenlemeden çok da ümitli olmadıklarını, “Ekonomik kriz çok fazla ve kiracıyla ev sahiplerini anlaştıramayız. Çok fazla kavgalar olur” diye düşündüklerini ancak durumun öyle olmadığını anlatıyor: 

“Aslında taraflar anlaşmaya çok meyilliler. Anlaşma oranları bence oldukça iyi. Kendim özelinde bahsedeyim. Bana dört tane kira uyuşmazlığı dosyası geldi. İlk ikisini anlaştırdım, üçüncüsünü anlaştıramadık. Dördüncüsüyle iki gün sonra toplantı yapacağız. Büyük bir ihtimalle onları da anlaştıracağız. Yani kendi özelimden düşünürsek anlaşma oranım hayli yüksek görünüyor. Tabii şu an genel bir istatistik haline getirebilmek için daha fazla veriye ihtiyaç var.”

Ev sahibi ve kiracı arasında yaşanan krize arabuluculuğun bir çözüm olamayacaksa da yaraya pansuman olabileceğini dile getiren Köse, yüzde 25 zam sınırının iki tarafı da mağdur ettiğini ekliyor. Köse, anlaşmaya varılan dosyalarla ilgili şu tespitini paylaşıyor: “Taraflar birbirlerini dinlediklerinde hak vermeye başlıyorlar. Yani ev sahibinin ihtiyaçlarını ve taleplerini dinliyorlar. Birbirlerini anladıklarında da daha uyumlu bir şekilde anlaşma varabiliyorlar. Bu duygu transferiyle oluyor daha çok. Empati yaparak oluyor.”

Anlaşmaların genelde yüzde 25 üzerinde bir oranda sağlandığını belirten Köse, bazen de kiracının evden çıkması ve tahliye zamanıyla ilgili anlaşılabildiğine de dikkat çekiyor.

*Aylin, ev sahibinin haberi görmesinden endişe ettiği için haberde soyisminin yer almasını istemedi. 

**Ali soyisminin haberde paylaşılmasını istemedi. 

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.