Avrupa’nın en büyük ekonomisi Almanya, 23 Şubat’ta kritik bir seçime gidiyor. Seçimlerin favori ismi Hıristiyan Demokratlar’ın (CDU) lideri Friedrich Merz. Aşırı sağcı Alternatif für Deutschland (AfD) partisinin oy oranındaki artış dikkat çekiyor. Göç politikaları, ekonomik kriz ve Ukrayna savaşı gibi konular seçim kampanyalarının merkezinde yer alıyor.
Peki seçimde kimler yarışıyor, ihtimaller neler ve olası koalisyon senaryoları nasıl şekilleniyor? 5 soruda Almanya seçimlerini irdelemeye çalıştık:
Bu noktaya nasıl gelindi?
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, bütçedeki büyük açığın nasıl kapatılacağı konusunda aylardır süren anlaşmazlıkların ardından Maliye Bakanı ve liberal Hür Demokratik Parti’nin (FDP) lideri Christian Lindner‘i görevden aldı.
Lindner’in görevden alınmasının ardından Avrupa’nın en büyük ekonomisi büyük bir kaosa sürüklendi. Scholz’un 16 Aralık’ta Meclis’te yapılan güvenoyunu kaybetmesinin ardından ülkede erken seçim süreci başladı.
Filmi biraz daha geriye saralım…
Scholz’un merkez solcu Sosyal Demokrat Parti (SPD), çevreci Yeşiller ve liberal FDP’nin 2021’de kurduğu koalisyonun ismi “trafik ışıkları“ydı. Koalisyon hükümeti büyük umutlarla kurulmuştu. Her parti kendi çıkar grupları için büyük harcamalar yapmayı planlıyordu.
Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı ve Rusya, Ukrayna’yı işgal etti ve bu savaş enerji fiyatlarını çok artırdı. Almanya, birdenbire savunma bütçesinde çok büyük artışa gitti. Sadece bununla kalınmadı, Ukrayna’dan gelen 1,5 milyonluk göçmene de ev sahipliği yapılmaya başlandı.
Almanya, 2022’den beri ekonomik büyüme yaşamadı.
İşte tam da bu noktada koalisyon hükümetinde anlaşmazlıklar başladı. Scholz ve Yeşiller, krizin altından kalkmanın yolunun “daha fazla kamu borcu alabilmek için anayasal kuralları gevşetmek” olduğunu söyledi.
Serbest piyasacı Lindner ise bu öneriye şiddetle karşı çıktı, sosyal yardım bütçesini keserek ve çevre hedeflerini öteleyerek fonlanacak vergi kesintileriyle ekonomiyi büyütmek istediğini açıkladı.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Almanya seçimleri neden önemli?
Yukarıda da bahsettik, Almanya ekonomisi son iki yıldır küçülme yaşıyor. Yüksek enerji fiyatları, Çin ile artan rekabet ve sanayi üretimindeki gerileme eski – ve tabii yeni – hükûmetin önündeki en büyük zorluklar arasında yer alıyor.
Öte yandan, göç politikaları seçim atmosferini en çok etkileyen başlıklardan biri. Mannheim, Solingen, Magdeburg ve Aschaffenburg gibi şehirlerde yaşanan saldırılar, güvenlik ve göç tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Aşırı sağcı AfD’nin oy oranındaki artış, diğer partiler tarafından endişeyle karşılanıyor. AfD’nin hükümet ortağı olma ihtimali bulunmasa da, güçlü bir ikinci parti haline gelmesi Almanya’daki siyasi dengeleri sarsabilir.
Almanya’daki seçim sistemi nasıl işliyor?
Almanya’da dört yılda bir milletvekillerinin seçildiği genel seçimler yapılıyor. Seçmenler, oy pusulalarında iki farklı oy kullanıyor. İlk pusulada seçmenler, kendi seçim bölgelerindeki milletvekillerini belirliyor. Böylece Federal Meclis’teki (Bundestag) 299 milletvekili seçiliyor.
Seçmenler ikinci oy pusulasında ise oylarını siyasi partilere atıyor ve partilerin eyalet listelerindeki milletvekillerini seçmiş oluyor. Böylece diğer 299 milletvekili seçiliyor. Bundestag’da en az 598 milletvekili bulunuyor fakat bu sayı partilerin aldığı oy oranlarına göre değişiklik gösterebiliyor.
Partilerin Bundestag’da sandalye kazanmaları için yüzde 5 olarak belirlenen seçim barajını aşması gerekiyor.
Ülkede hükümetin tek başına kurulabilmesi için tek bir partinin, diğer tüm partilerin toplam oy oranından fazla oy alması gerekiyor. Fakat bu durum Almanya’da pek olası değil. Ülke, İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemden beri koalisyon hükümetleri ile yönetiliyor. Bu yüzden seçimlerden sonra Bundestag’da en yüksek oyu alan parti, hükümeti kurmak için çalışmalara başlıyor. Partiler kendi aralarında koalisyon anlaşmasını yaptıktan sonra yapılan gizli oy sonucu da şansölye belirleniyor.
Almanya seçimleri: Kimler yarışıyor?
Seçimlerde beş isim öne çıkıyor:
- Friedrich Merz (CDU/CSU)
Muhafazakârlar liderliğe yeniden çok yakın.
CDU lideri Friedrich Merz, anketlerde açık ara önde. İş dünyasından gelen bir isim olan Merz, göçü sınırlama, vergileri düşürme ve 50 milyar euroluk sosyal harcamaları kesme sözü veriyor. Ukrayna’ya desteğin artırılmasını savunan Merz, seçim sloganını “Gurur duyacağımız bir Almanya” olarak belirledi.
Ancak göç politikalarını sıkılaştırmak için aşırı sağcı AfD’nin parlamentodaki oylarına güvenmesi ciddi tepki çekti. Eski başbakan Angela Merkel, Merz’in bu hamlesini “yanlış” olarak nitelendirirken, Almanya genelinde büyük protestolar düzenlendi.
- Olaf Scholz (SPD)
Mevcut başbakan koltuğunu koruyabilecek mi?
Sosyal Demokrat Parti (SPD) lideri ve mevcut başbakan Olaf Scholz, üç yıl boyunca ekonomik kriz ve Ukrayna savaşının etkileriyle mücadele etti. Partisi içinde, Savunma Bakanı Boris Pistorius’un aday olması gerektiğini düşünenler olsa da Scholz yarışa devam ediyor.
Scholz, CDU ile büyük bir koalisyona açık kapı bırakıyor. Ancak SPD içindeki bazı isimler, Merz’in göç politikalarındaki sert söylemleri nedeniyle iş birliğine sıcak bakmıyor.
- Alice Weidel (AfD)
Aşırı sağın yükselen ismi..
AfD lideri Alice Weidel, partisinin şimdiye kadarki en yüksek oy oranına ulaşmasını sağladı. Ancak diğer partiler AfD ile herhangi bir koalisyon kurmayı reddediyor.
Ekonomist kimliğiyle öne çıkan Weidel, Avrupa Birliği’ni zayıflatmak, Almanya’nın Rusya ile ilişkilerini iyileştirmek ve göç politikalarını sertleştirmek istiyor. “Remigrasyon” (geri gönderme) kavramını açıkça savunması büyük tartışmalara yol açtı.
Weidel, Elon Musk’ın desteğini almasıyla da dikkat çekti. Musk, Weidel’in “eşcinsel bir kadın ve Sri Lankalı bir partneri olması nedeniyle aşırı sağcı olamayacağını” iddia etti.
- Robert Habeck (Yeşiller)
Yeşiller Partisi’nin adayı Robert Habeck, çevreci politikalarla oy peşinde. Habeck, Scholz’un başbakanlığındaki koalisyonun ekonomi ve iklim politikalarından sorumlu başbakan yardımcısıydı. Ancak fosil yakıtlı ısıtma sistemlerinin yasaklanmasını içeren planları büyük tepki çekti ve Yeşiller’in oy oranlarını düşürdü.
Habeck, CDU’nun AfD’ye yakın politikalarına karşı sert eleştirilerde bulundu. Yeşiller’in olası koalisyon ortakları arasında yer alması güçlü bir ihtimal.
- Sahra Wagenknecht (BSW)
Yeni kurulan Sahra Wagenknecht İttifakı’nın (BSW) lideri Sahra Wagenknecht, sol muhalefetin yeni sesi. Wagenknecht özellikle doğu Almanya’da ciddi bir destek buldu. Kendini “sol muhafazakâr” olarak tanımlayan Wagenknecht, göç politikalarının sıkılaştırılması ve Almanya’nın Ukrayna’ya askeri desteğini durdurmasını savunuyor.
BSW’nin yüzde 5 barajını geçip geçemeyeceği henüz net değil.
Almanya çokk uzun yıllardır koalisyonlarla yönetiliyor.
Koalisyon senaryoları neler?
Almanya’da bir partinin hükümeti kurabilmesi için Bundestag’da mutlak çoğunluğu elde etmesi gerekiyor. Fakat hiçbir parti parlamentoda salt çoğunluğa ulaşamıyor, bu yüzden koalisyon kurmak zorunda kalıyor.
Anketlere göre CDU/CSU yüzde 30 ila birinci sırada. İkinci sırada yüzde 20 ile oy oranıyla aşırı sağcı AfD var.
AfD’nin ikinci sıraya yükselmesi aşırı sağın yükselişini gösterse de, diğer partilerin AfD ile iş birliğini reddetmesi, hükümet kurma sürecini uzatabilir.
Almanya’da koalisyonlar partilerin renkleriyle adlandırılıyor. Örneğin CDU/CSU’nun siyah rengi, FDP’nin sarı ve Yeşiller’in yeşil renge sahip olmasıyla oluşan renkler Jamaika’nın bayrağını andırdığı için Jamaika koalisyonu, SPD, FDP ve Yeşiller’in oluşturduğu renkler de trafik ışıklarının rengine benzemesinden ötürü benzer şekilde adlandırılıyor.
- CDU/CSU ve SPD’nin oluşturacağı “Büyük Koalisyon”
- CDU/CSU, SPD ve Yeşiller’in oluşturacağı “Kenya Koalisyonu”
- CDU/CSU, FDP ve Yeşiller’in oluşturacağı “Jamaika Koalisyonu”
- SPD, Sol Parti ve Yeşiller’in oluşturacağı “Kırmızı-Kırmızı-Yeşil”
- SPD, FDP ve Yeşiller’in oluşturacağı “Trafik Lambası”
- CDU/CSU, SPD ve FDP’nin oluşturacağı “Siyah-Kırmızı-Sarı”
Yapılan anket sonuçları, seçim sonrası hızlı bir hükümet kurulmasını zorlaştırıyor. Bazı muhtemel senaryoları şöyle sıralayabiliriz:
- Büyük Koalisyon
CDU ve SPD’nin birlikte hükümet kurması en olası seçeneklerden biri. Ancak SPD içinde, Merz’in göç politikalarına olan tepkiler nedeniyle bu koalisyona sıcak bakmayan isimler var.
- CDU + Yeşiller Koalisyonu
Yeşiller’in oy oranı CDU için yeterli olursa, iki partili bir koalisyon mümkün. Ancak Habeck ve Merz arasındaki göç ve çevre politikalarındaki farklar, bu ittifakı zorlaştırabilir.
- Trafik Lambası Koalisyonu
Bu ihtimal, eski koalisyonun devamı anlamına geliyor. Scholz’un mevcut üçlü koalisyonu, hükümetin çökmesiyle sona erdi. Ancak Yeşiller ve FDP’nin desteğiyle SPD, yeniden hükümet kurabilir. Bu senaryo, Merz’in hükümet dışı kalmasını sağlayabilir.
- Azınlık Hükümeti (CDU + FDP)
CDU, liberaller (FDP) ile anlaşarak bir azınlık hükümeti kurabilir ancak mecliste yeterli desteği bulamazsa, bu hükümet kısa ömürlü olabilir.