Fransa’nın güneyindeki Nice kentinde perşembe günü (29 Ekim) üç kişiyi öldüren bıçaklı saldırganın Tunus vatandaşı Brahim Aouissaoui (21) olduğu tespit edildi. Eylül ayının sonuna doğru Tunus’tan İtalya’nın Lampedusa Adası’na geçen saldırgan, burada 14 günlük karantina süresini doldurdu. Aouissaoui, yetkililerin “İtalya topraklarını terk et” uyarısının ardından ekim ayının başında Fransa’ya geçti.
Tunuslu saldırgan Brahim Aouissaoui, perşembe günü Fransa’nın güneyindeki Nice kentinde, elinde Kuran’ın bir kopyasıyla Notre-Dame Kilisesi’ne girdi. Aouissaoui, kilisenin içerisinde ibadet edenlere saldırdı ve ikisi kadın üç kişiyi bıçaklayarak öldürdü. Yetkililer, Aouissaoui’nin insanlara saldırdığı sırada ve gözaltına alınırken “Allahuekber” diye bağırdığını belirtti.
Bıçaklı saldırgan, Fransız polisi tarafından etkisiz hale getirilmeye çalışıldığı esnada ağır yaralandı. Hastaneye kaldırılan saldırganın hayati tehlikesi sürüyor.
Fransız yetkililer, Aouissaoui’nin üzerinden herhangi bir kimlik belgesi çıkmadığını ancak isminin yazılı olduğu ve İtalyan Kızılhaçı tarafından verilen bir kağıt bulduklarını belirtti. Aouissaoui’nin Fransa’da herhangi bir sığınma talebinde bulunmadığı ortaya çıktı.
Fransız terörle mücadele ekipleri, saldırganın 1999 doğumlu Tunus vatandaşı Brahim Aouissaoui olduğunu tespit etti. Aouissaoui’nin kimliği Sicilya bölgesindeki İtalyan savcılar tarafından da doğrulandı. İtalyan savcılar, Fransız polisinin kendileriyle paylaştıkları fotoğrafın, ellerinde bulunan, saldırgana ait fotoğrafla eşleştiğini belirtti.
Sicilya savcısı, Aouissaoui’nin 20 Eylül’de İtalya’nın Lampedusa Adası’na vardığını ve koronavirüs salgınına ilişkin önlemler gereğince burada 14 gün boyunca bir teknede karatina altına alındığını söyledi. Karantina süresi sona eren saldırganın, 9 Ekim’de İtalya anakarasında bulunan Bari kentine nakledildiği belirtildi.
Tunuslu yetkililer, saldırgan Brahim Aouissaoui’nin eylül ayında ülkeyi terk etmeden önce Tunus polisi tarafında “şüpheli bir militan” olarak takibe alınmadığını belirtti. Tunuslu yetkililer, saldırganın aile bireylerinin ülkenin liman kenti Sfax’ta sorgulandıklarını söyledi. Fransız polis kaynakları, saldırganın Fransız polisi ya da istihbaratının “şüpheliler” listesinde de bulunmadığını açıkladı.
Düzensiz göç ve terör faaliyetleri: İtalya’nın eski İçişleri Bakanı Salvini, mevcut bakanı istifaya çağırdı
Tunus vatandaşı Brahim Aouissaoui’nin İtalya’ya yasadışı yollardan giriş yapmasına rağmen ülkesine geri gönderilmesine dair prosedürün hemen başlatılmadığı, bunun yerine kendisine yedi gün içinde İtalya’dan ayrılmasını gerektiğini bildiren bir “çıkış fişi” verildiği tespit edildi. Aouissaoui’nin yasadışı yollardan Fransa’ya geçerek bıçaklı saldırıda bulunması, Avrupa’da düzensiz göç ve terör saldırıları arasında kurulan ilişkiyi doğrulayan bir vaka olarak görülüyor.
İtalya’nın aşırı sağcı eski İçişleri Bakanı Matteo Salvini, saldırganın Sicilya’da aldığı çıkış fişine rağmen İtalya anakarasına geçmesinin doğrulanması sebebiyle İtalya İçişleri Bakanı Luciana Lamorgese’nin istifa etmesi ya da görevden alınması gerektiğini söyledi.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Avrupa Polis Teşkilatı (Europol) tarafından bu yılın başında yayımlanan bir raporda, “Geçmiş yıllarda da belirtildiği gibi, düzensiz göçün terorist organizasyonlar tarafından sistematik olarak kullanıldığına işaret eden bulgular yok” denildi. Bununla birlikte, Birleşmiş Milletler (BM) uzmanlarından oluşan bir komite, Mayıs 2020’de dokuz Suriyeli, bir Mısırlı ve bir Türkmen’in gözaltına alındığı operasyonları göz önünde bulundurarak, terör saldırılarında bulunma potansiyeli olanların Avrupa’ya ulaşmak için zaman zaman yasadışı yolları tercih ettiklerini belirtti.
Fransa’da terör saldırıları nedeniyle alarm seviyesi en üst düzeye çıkarken dünya liderleri saldırıları kınadı
Fransız hükümeti, terör saldırıları nedeniyle ülke genelinde “acil durum” ilan etti ve alarm seviyesi en üst düzeye çıkarıldı. Özellikle kilise ve okulların bulunduğu bölgelerde polis geniş güvenlik önlemleri aldı. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, saldırıya uğrayanın Fransa olduğunu ancak Fransız halkının hoşgörüsüzlükle mücadelede terör faaliyetlerine boyun eğmeyeceğini söyledi.
Öte yandan, dünyanın dört bir yanından liderler, Fransa’da iki hafta içinde arka arkaya gerçekleştirilen terör saldırılarını kınadı. Fransa ile dayanışma içinde olduklarını belirten liderler, taziye dileklerini iletti.
İngiltere Başbakanı Boris Johnson, saldırıyı duyduğunda dehşete düştüğünü belirterek “Saldırının mağdurları için üzgünüz. Ailelerine sabır diliyoruz. İngiltere, hoşgörüsüzlükle ve terörle mücadelede her zaman Fransa’nın yanında olacaktır” dedi.
Katolikler’in ruhani lideri Papa Francis, “dua ve teselli bulunması gereken bir yere ölüm tohumları eken saldırıyı” kınadığını belirterek “Dualarım kurbanlar, aileleri ve sevgili Fransız halkıyla. Kötülüğe iyilikle yanıt verebilsinler diye dua ediyorum” açıklamasında bulundu. ABD Başkanı Donald Trump, “ABD, bu mücadelede en eski müttefikimiz Fransa ile omuz omuzadır” dedi. Avustralya Başbakanı Scott Morrison da Fransa’ya destek mesajı verdi.
Son dönemde Fransa ile ilişkileri gergin olan Türkiye, saldırıyı kınayan ilk ülkeler arasında yer aldı. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Nice’teki Notre-Dame Kilisesi’nde düzenlenen saldırıyı kınıyoruz” denildi.
Ortadoğu’dan da Fransa’daki saldırılara yönelik kınama ve Fransız hükümetine destek mesajları geldi. Mısır Dışişleri Bakanlığı, “Bu nefret dolu mücadelede, hükümetimiz de halkımız da Fransa’nın yanında duruyor” açıklamasında bulunurken İran Dışişleri Bakanı Javad Zarif saldırıya ilişkin, “Çirkin provokasyonlarla barış sağlanamaz” diye konuştu.
