Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Esenyurt Polis Merkezi Amirliği’nde ölüm davası ağır ceza mahkemesinde başladı

Özel güvenlik amiri Birol Yıldırım’ın İstanbul-Esenyurt Polis Merkezi Amirliği’nde hayatını kaybetmesiyle ilgili biri tutuklu 12 polis hakkındaki davanın ağır ceza mahkemesindeki ilk duruşmasında sanık polisin tutukluğunun devamına karar verildi.

Birol Yıldırım’ın İstanbul-Esenyurt Polis Merkezi Amirliği’nde hayatını kaybetmesiyle ilgili biri tutuklu 12 polis hakkındaki davanın Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşması bugün (13 Ocak) yapıldı.

12 polis hakkında açılan davanın ilk duruşması Büyükçekmece 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapılmıştı. 20 Eylül 2021’deki duruşmada mahkeme görevsizlik kararı vererek dosyayı ağır ceza mahkemesine göndermişti.

Duruşmaya basın ve seyirci alınmadı

Bakırköy Adliyesi’ndeki duruşmaya tutuklu polisin de aralarında olduğu sanıklar, Yıldırım ailesinin yakınları ve avukatlar katıldı. Mahkeme, “taraf sayısının fazla, duruşma salonunun küçük, koronavirüs nedeniyle bulaş riskinin fazla olması ve toplum ile heyetin sağlığını gözetmek” gerekçesiyle duruşma salonuna basın mensubu, seyirci ve taraf olmayan avukatların alınmamasına karar verdi. Yıldırım’ın üç çocuğundan ikisi de duruşma salonuna alınmadı. Duruşma salonuna çevik kuvvet polislerinin de girdiği görüldü.

Duruşma salonunun çevresine barikatlar kurularak basın mensupları bu alanın dışında tutuldu.

Duruşmada tutuklu ve tutuksuz sanıklar, müştekilerle avukatlar söz aldı. Yıldırım ailesinin avukatlarının verdiği bilgiye göre sanıklar, Yıldırım’ın tutulduğu mutfaktaki suyu daha önce sebilin su akıtmasına bağlarken bu kez Yıldırım’ı ayıltmak için yüzüne su serptiklerini söyledi. Ailenin avukatları tüm sanıkların tutuklanması talebini iletti. Tutuklu sanık ve avukatları ise tutukluluğun basında yer alan haberler nedeniyle olduğunu iddia etti.

Tutukluluğa devam kararı

Savcı mütalaasında tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamını, diğer sanıklara yönelik tutuklama taleplerinin reddini, görüntülerin bilirkişiye gönderilmesini ve dökümünün yapılmasını talep etti.

Mahkeme heyeti, tutuksuz sanıklara yönelik tutuklama talebinin bu aşamada reddine, tutuklu sanık İsmail Alperen S.’nin “isnat edilen suçun niteliği, mevcut delil durumu, atılı suçun işlendiğine dair müşteki ve şüpheli savunmaları, suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin olması” gerekçesiyle tutukluluğunun devamına karar verdi. Heyet ayrıca dosyadaki kamera kayıtlarının bilirkişiye gönderilip ayrıntılı rapor yazdırılmasını kararlaştırdı.

Gelecek duruşma, 28 Mart’ta saat 10.00’da yapılacak.

Avukat: “Biz her şeyden önce bu ülkenin âşığıyız

Duruşmanın ardından müşteki avukatları Hüseyin Tuzcu ve Halil İbrahim Çakırca, adliye önünde basın açıklaması yaptı.

“Duruşma esnasında bizi de üzen gelişmeler oldu” diyen avukat Tuzcu şunları söyledi:

“Özellikle tutuklu sanığın, maktulün yakınları için ‘terörist’ gibi bir ibare kullanması bizi derinden üzmüştür. Ne biz ne de maktulün yakınları bu ülkeyi onlardan az sevmediği gibi, onlar ne kadar bu ülkeyi seviyorsa biz ve müvekkillerimiz de o kadar bu ülkeyi seviyor. Biz her şeyden önce bu ülkenin âşığıyız. Bu ülkeden başka ülkemiz yok.

Polislerin hepsini töhmet altında bırakmıyoruz. ‘Bütün polisler bu olaya karıştı’ demiyoruz ama bu olayla iltisaklı, bu olayda bir şekilde yer almış, hukuka aykırı şekilde işlem yapmış polis arkadaşlarımız varsa da bunların polis teşkilatından temizlenmesini ve hak ettiği cezayı almasını istiyoruz. Biz hiç kimseye hak ettiği cezadan fazlasının verilmesi taraftarı değiliz. Adaletin tecelli edeceğine, yerini bulacağına, hak edenin hak ettiği cezayı alacağına inancım tamdır.”

Avukat Halil İbrahim Çakırca da “Müvekkillerimin tanıklığını tiyatro filmini andırırmış gibi yaptılar, müvekkillerim karakolda ne yaşadılarsa hiçbir saptırma yapmadan anlatmışlardır” dedi. Çakırca, tüm sanıkların tutuklu yargılanmalarını talep ettiklerini belirtti.

Ne olmuştu?

Birol Yıldırım, İstanbul’da özel bir şirkette güvenlik amiri olarak çalışıyordu. Geçen yıl 5 Haziran’ı 6 Haziran’a bağlayan gece, gözaltına alınan çalışanının akıbetini sormak üzere Esenyurt Polis Merkezi Amirliği’ne gitti. Yıldırım burada hayatını kaybetti.

İstanbul Valiliği ilk açıklamasında, Yıldırım’ın bekleme odasında fenalaştığını belirtti. Ancak olay yeri görüntüleri, Yıldırım’ın darp edilerek içeri alındığını ortaya çıkardı. Birol Yıldırım, akıbetini sormaya geldiği çalışanı ve çalışanının oğlunun da tutulduğu mutfağa alınmıştı. Bir polisin eline buz koyduğu ve bir polisin ise elini ovuşturduğu görüntülerde yer aldı. Adli tıp raporunda da Yıldırım’ın darp edildiği, kalp damar hastalığı sonucu hayatını kaybetmesi ile bu darp olayı arasında illiyet bağı olduğu belirtildi.

Olayla ilgili bir komiser yardımcısı 19 Ağustos’ta tutuklandı. Bir polis adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı. 12 polis hakkında iddianame hazırlandı. Tutuklu komiserin de aralarında olduğu yedi polis hakkında Yıldırım’a yönelik eylemleri için “bilinçli taksirle ölüme neden olma” ve Yıldırım’ın iş arkadaşı ve onun oğlunu darp ettikleri gerekçesiyle de “kamu görevlisinin nüfuzunu kötüye kullanması nedeniyle basit yaralama” suçlamalarıyla iddianame hazırlandı. İddianamede ayrıca beş polise de Yıldırım’ın iş arkadaşı ve oğlunu darp ettikleri gerekçesiyle “kamu görevlisinin nüfuzunu kötüye kullanması nedeniyle basit yaralama” suçlamaları yöneltildi.

Büyükçekmece 3. Asliye Ceza Mahkemesi, sanıkların eyleminin işkence ve neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış işkence suçunu oluşturabileceğine, bu deliller karşısında sanıkların işkence kastıyla mı yoksa yaralamak kastıyla mı eylemi gerçekleştirdiğini tartışılıp belirlenmesi gerektiği, bu husus düşünüldüğünde ise neticesi sebebiyle ağırlaşmış işkence suçuna bakma, delilleri takdir ve değerlendirme görevinin ağır ceza mahkemesine ait olduğunu belirterek görevsizlik kararı verdi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.