Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Ozan Sağsöz yazdı: Tanrılar, azizler ve pîrler

Olimpos’un tepesinden yeryüzüne inen tanrılar, insanlarla çeşitli vasıtalarla ilişki içine girerler. Prometheus tanrılardan ateşi çalarak insanlara hediye etmiştir. Kültürün en önemli parçası olan ateş, insanı diğer canlılardan farklılaşmasını sağlayan nesnelerden biri. Ateş sayesinde çiği pişmiş, üşüyeni ısıtmış oluruz. Demeter ise insanlara tarımı ve buğdayı hediye etmiştir. Demeter de kültürü meydana getiren en önemli tanrılardan biridir. İnsanlaşma sürecinin en önemli faktörlerinden olan tarım ve ateş, kadim Yunan düşüncesine göre tanrılardan gelmiştir.

Kültürün taşıyıcısı oldukları gibi kültürün temerküz ettiği şehirlerin de kendilerine özel koruyucu tanrıları vardır. Athena bilgeliğin ve el sanatlarının tanrısı olmasının yanında Atina şehrinin de koruyucu tanrısıdır. Avcılığın tanrısı Artemis ise Efes’in koruyucu tanrısıdır. Bu şehirler bu tanrıların ayrıca kült merkezleridir. Efes’te Artemis için yapılan tapınak antik dünyanın yedi harikasından biri sayılır.

Hıristiyanlık Doğu Akdeniz’den yayılırken daha önceki kült merkezlerinin isim değiştirerek Hıristiyanlaşmasına şahit olunmuştur.[1] Artemis tapınağının olduğu Efes’te Meryem Ana’nın evinin bulunması gayet normaldir. Hıristiyanlık bütün Akdeniz’e yayılırken eskiye ait kültleri teolojisinin verdiği esneklikle içselleştirmiştir. Kadim Yunan dini düşüncesinde var olan meslek ve şehir tanrıları Hıristiyanlıkla beraber koruyucu azizler olarak ortaya çıkmışlardır. Catholic.org sitesine göre 1.776 koruyucu aziz bulunmaktadır.[2] Mesela İstanbul’un koruyucusu Havari John’dur. Gemicilerin koruyucusu ise Havari Peter’dır. Bir önceki yazıda Evliya’nın bunlar “pîrsiz ve nursuzdur” diye tanımladığı hırsızların ise Hıristiyanlıktaki koruyucusu ise Aziz Dismas’tır. Aziz Dismas Hz. İsa ile beraber Golgota’da çarmıha gerilen iki hırsızdan biridir. Tövbekar hırsız, iyi hırsız olarak da bilinir.

Çarmıha asılan suçlulardan biri, “Sen Mesih değil misin? Haydi, kendini de bizi de kurtar!” diye küfretti. Ne var ki, öbür suçlu onu azarladı. “Sende Tanrı korkusu da mı yok?” diye karşılık verdi. “Sen de aynı cezayı çekiyorsun. Nitekim biz haklı olarak cezalandırılıyor, yaptıklarımızın karşılığını alıyoruz. Oysa bu adam hiçbir kötülük yapmadı.”  Sonra, “Ey İsa, kendi egemenliğine girdiğinde beni an” dedi. İsa ona, “Sana doğrusunu söyleyeyim, sen bugün benimle birlikte cennette olacaksın” dedi. (Luka 23:39-43)[3]

Kültürler arası etkileşimde süreklilik ve değişim kendi farklı şekillerde tezahür ettirir. Yunan dünyasında ortaya çıkan ve kendini bir mesleğin, şehrin kurucusu ve koruyucusu olarak düşünülen tanrılar göksel olan ile bağlantı kurulmasını sağlamışlardır. Hellenistik dönem ve sonrasında Hıristiyanlaşmayla beraber Yunan ve Roma tanrıları kendilerini aziz olarak Hıristiyanlık panteon‘unda bulmuştur. Bu süreklilik kendisini Akdeniz dünyasında İslam’ın gelmesiyle devam ettirmiştir. Pîrlerin bu süreklilik içindeki yerleri nedir?


[1] Frithjof Schuon, Light On The Ancient Worlds, 2006, s. 45 vd.

[2] https://www.catholic.org/saints/patron.php

[3] https://www.kitabimukaddes.com/kutsal-kitap-hakkinda-bilgilendirme-ve-tam-metni/yeni-antlasma/luka

Ozan Sağsöz’ün önceki yazıları:

“Haşa minessamiin pîrsiz ve nursuz adamlardır”

Ya devlet başa ya kuzgun leşe – Kültigin’den Osmanlı’ya hükümdarlık sembolizmi

Ya devlet başa ya kuzgun leşe – Osmanlı’da hükümdarlık sembolizmi üzerine

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.