Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

TBB Başkanı Erinç Sağkan: “Boğaziçi Üniversitesi’ndeki öğrencilerin ve akademisyenlerin yanı başlarındayız”

Boğaziçi Üniversitesi’ndeki rektör ataması protestolarında LGBTİ+ bayrağı açtıkları gerekçesiyle haklarında dava açılan 12 öğrencinin yargılandıkları davanın beşinci duruşması yapılırken 104. Adalet Nöbeti’nde de gündem Boğaziçi Üniversitesi’ydi.

İstanbul Adliyesi’nde Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine yönelik yargılamalar sürerken avukatların 104. Adalet Nöbeti’nde de gündem Boğaziçi Üniversitesi’ydi.

12 öğrenciye okulun Güney Kampüs girişinde LGBTİ+ bayrağı açtıkları gerekçesiyle açılan davanın beşinci duruşması yapıldı.

Avukatların, Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde 104. kez düzenledikleri Adalet Nöbeti de Boğaziçi Üniversitesi’ndeki antidemokratik uygulamalara karşı öğrencilerin ve akademisyenlerin mücadelesi için tutuldu. Nöbete Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, Av. Seher Eriş ve Prof. Dr. Kuban Altınel’in de aralarında olduğu avukatlar ve akademisyenler katıldı.

Gökkuşağı bayrağı davası haziranda devam edecek

Boğaziçi Üniversitesi’ne Melih Bulu’nun rektör olarak atanmasının ardından başlayan protestolarda, 12 öğrenciye okulun Güney Kampüs girişinde LGBTİ+ bayrağı açtıkları gerekçesiyle soruşturma açılmıştı.  “kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama” suçlamasıyla açılan davanın beşinci duruşması, bugün (24 Mart) İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapıldı.

Vareste tutulan öğrenciler duruşmaya katılmazken savunma avukatları salondaydı. Avukatlar, görüntülere dair bilirkişi raporuna da beyanda bulunmak üzere süre verilmesi talebinde bulundu. Mahkeme başkanı avukatlara süre verilmesine karar verdi. Gelecek duruşma 21 Haziran 09.30’da.

Sanık avukatları duruşma sonrası yaptıkları açıklamada bilirkişi raporunda öğrencilerin kimliklerinin yanlış tespiti, iddianamede olmayan suçlamaların yöneltilmesi gibi sorunlar olduğuna dikkat çekti. LGBTİQ+’lara yönelik nefret politikasının sürdürüldüğünü belirten avukatlar, raporun mahkemede aleyhte bir kanaat oluşturmayı amaçladığını söyledi.

104. Adalet Nöbeti’nde gündem Boğaziçi

104. Adalet Nöbeti, Themis heykelleri önünde fotoğraf çekilmesi ile başladı. Adliye önünde devam eden nöbette Boğaziçi Üniversitesi akademisyenlerinden Prof. Dr. Kuban Altınel, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan ve Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin avukatlarından Seher Eriş, birer konuşma yaptı.

Kuban Altınel, Boğaziçi Üniversitesi’nde rektör ataması ile başlayan süreçte yaşananlar, buna karşı mücadeleleri ve açtıkları davalar hakkında bilgi verdi. 

“Boğaziçi Üniversitesi’ni ele geçirmeyi amaçlayan siyasi projeyi hazırlayanlar bizden daha güçlü olabilirler, kaba kuvvet anlamında ama biz de haklıyız” diyen Altınel sözlerini “Tarih bizden yana ve tarihi haklılar yazar. Haklıyız ve yaptığımız doğru. Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz” diye bitirdi.

Sağkan: “Öğrencilerin, akademisyenlerin yanı başlarındayız”

Erinç Sağkan, 2018’de Ankara Barosu başkan yardımcısı iken 2018’de ilk kez adalet nöbetine katıldığını hatırlattı, “Dört yıldır hiçbir şey değişmedi ama adalet nöbetleri o kadar büyük bir anlam taşıyor ki adaletten başka kimsesi olmayan kim varsa onun ses telleridir buradaki meslektaşlarım” dedi.

Sağkan, bugün de antidemokratik uygulamalara karşı üniversitelerini savunan çok akademisyenlerin ve öğrencilerin yanında olduklarını ifade etmek için nöbette olduklarını anlattı ve şöyle devam etti: 

“Akademik özerkliğin olmadığı, eşitliğin, özgürlüğün olmadığı bir ortamda Türkiye’nin marka yüzü olabilmiş bir üniversitenin içinin boşaltılması, niteliksiz hale getirilmesi çabasından ibarettir tüm yapılanlar. Buna karşı Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin ve akademisyenlerinin direnişine sahne oluyor Türkiye. 

Hesaba katamadıkları bir unsur vardı. ‘Yaparız, istediğimizi istediğimiz şekilde atarız, kimsenin sesi çıkmaz, yaptık oldu deriz’ dediler ama öyle olmadığını Boğaziçi Üniversitesi’ndeki gencecik öğrenciler, çok kıymetli akademisyenler, yağmurda, çamurda, karda anayasal, demokratik haklarını kullanarak ortaya koydular. 

Ne yaptılar? Terörize ettiler. Nefret söylemiyle, sosyal medyada insanların önüne bu insanları attılar. Birçok öğrenci için yargılama başlattılar. Ancak başaramadılar. Boğaziçi Üniversitesi’nde son derece meşru bir direniş devam ediyor. Biz de onların tam yanı başlarındayız.” 

Pazartesi günü öğrencilerin avukatları olmaksızın yapılmak istenen duruşmayı hatırlatan Sağkan, “Avukatların dışarı atılarak bir yargılama yapılabileceğini düşünen bir zihniyetle karşı karşıyayız. Tabii ki o yargılama da dahil olmak üzere bu mücadelenin bütün aşamalarında avukatlar olarak yanı başlarında olmaya devam edeceğiz” dedi. 

Eriş: “Hukuk mücadelesini büyüteceğiz”

Avukat Seher Eriş de öğrencilerin bu süreçte gözaltı, tutuklama, yargılamalarla karşı karşıya kalan öğrencilere yönelik hak ihlallerini anlattı. 

Eriş, “Öğrencilerin, akademisyenlerin, ‘aşağı bakmıyoruz’ diyen onurlu mücadelelerini sahipleniyoruz. Antidemokratik uygulamalara karşı biz de hukuk mücadelesini büyütecek ve sorumlular hukuk önünde hesap verinceye dek mücadelemizi sürdüreceğiz. Aşağı bakmıyoruz” diye konuştu.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.