Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

İsrail Dışişleri Bakanı Türkiye’de: İsrail-İran geriliminde Türkiye’yi neler bekliyor?

İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid, bugün (23 Haziran) Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşmek üzere Türkiye’ye geldi. Türkiye ve İsrail arasındaki normalleşme sürecini ve bölgedeki İran gerilimini AnkaraCGP CEO’su Dr. Gökhan Çınkara ve İran uzmanı Arif Keskin değerlendirdi.

İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid, bugün (23 Haziran) ikili temaslarda bulunmak üzere Türkiye’ye geldi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşen Lapid’in ziyaretinden önce Türkiye’deki İsrail vatandaşlarına suikast hazırlığı yaptıkları iddia edilen İran vatandaşı beş kişi gözaltına alındı.

İsrail, geçen ay vatandaşlarına Türkiye’ye seyahat etmemeleri konusunda uyarıda bulunmuştu. İran Devrim Muhafızları’nın üst düzey komutanlarından Albay Hasan Sayad Hüdayi’nin öldürülmesinin ardından İran’ın İsrail vatandaşlarına Türkiye’de bir “intikam saldırısı” düzenleyebileceği ileri sürülmüştü.

İki bakan arasındaki görüşmeden sonra düzenlenen basın toplantısında, Çavuşoğlu diplomatik ilişkilerin büyükelçi seviyesine çıkarılması için çalışmaların başlatıldığını söyledi. “İran komplosunu ortaya çıkardığı için” Türkiye’ye teşekkür ederek sözlerine başlayan Lapid ise “Türkiye, İsrailliler için en önemli ve en çok tercih edilen turizm rotasıdır, dilerim önümüzdeki günlerde İsrailliler güvenlik içinde Türkiye’ye tatil yapmaya gelmeye devam edeceklerdir” dedi.

İran ve İsrail arasındaki gerginliğin hesaplaşma noktası olarak Türkiye’nin işaret edilmesi ile Türkiye-İsrail ilişkilerindeki normalleşme adımlarını AnkaraCGP CEO’su Dr. Gökhan Çınkara ve İran uzmanı Arif Keskin ile konuştuk.

Lapid, Türkiye’yle aynı kadraja girmenin önemli olacağını düşünüyor

Türkiye’nin Arap Baharı’ndan sonra ilişkilerini soğuttuğu ülkelerle son bir senedir yeni bir dış politika revizyonuna gittiğini söyleyen Çınkara, bölgesel ilişkilerin normal diplomatik düzeye çekilmeye çalışıldığını dile getirdi. Çınkara, İran-İsrail geriliminin İstanbul’a taşınma ihtimaline dikkat çekti ve “Lapid demek ki Türkiye’yle aynı kadraja girmenin önemli olacağını düşünüyor. Hem kendi siyasi geleceği açısından hem de bölgesel jeopolitik kamplaşmalar açısından” diye konuştu.

Türkiye, İsrail ve Suudi Arabistan’ın İran’ın bölgede dengelenmesi konusunda fikir birliğine vardığını belirten Çınkara, “İsrail zaten İran’ı varoluşsal tehdit olarak analiz ediyor. İran’ın nükleer silah edinimi noktasında oldukça hassas. Türkiye ise İran’ın hem Suriye’de hem Irak’ta çok fazla sıkıntı yaratacağını düşünüyor. İsrail’in Türkiye’yle yakınlaşmasının da bu İran faktörünün önemli bir bileşeni olduğunu söyleyebiliriz” dedi.

İsrail ve İran arasındaki gerginliğin taraflarından biri Türkiye mi?

İsrail-İran gerginliğinin taraflarından birini Türkiye olarak tanımlayan Arif Keskin ise Türkiye ve İsrail ilişkilerinde yeni bir döneme girildiğini belirtti: “Türkiye ve İsrail arasında istihbarat ve güvenlik zemininde daha derinleşen, çeşitlenen ve farklı alanlara yayılan bir işbirliği doğduğunu görüyoruz.”

Ancak Keskin’e göre, Türkiye ve İsrail ilişkilerinde sorun sadece İran değil. İki ülkenin farklı sorunlarla yüzleştiğinin altını çizen Keskin, Ortadoğu’ya genel bir iyileşme havasının hâkim olduğunu da sözlerine ekledi.

Ortadoğu’ya iyileşme havası hâkim

Keskin, tüm ülkelerin geçmiş tecrübelerine dayanarak ilişkilerini geliştirme niyeti gösterdiklerini vurgularken “Ortadoğu’nun genelinde şöyle bir kanı var sanki; sorunlar, karşı durmalar, mücadeleler kimseye yaramadı. Herkes kendi sınırını gördü, gücünün sınırlıklarını gördü. Bu ihtilaflar, bütün devletlere zarar verdi” değerlendirmesinde bulundu. İran ve ABD’nin yakınlaşmasının Türkiye’yi, İsrail ve Suudi Arabistan’a yakınlaştıracağına da değinen Keskin, “İran, Türkiye’yi İsrail’le mücadele alanına çevirirse bu Türkiye ve İsrail ilişkilerini daha geliştirebilir, daha da ileri götürebilir. Bu bir yönüyle de dolaylı olarak kararlılık mesajı iletir İran’a” diye konuştu.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.