Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

12 Eylül darbesinin üzerinden 42 yıl geçti: “Parlamento ve hükümet feshedilmiş, bütün yurtta sıkıyönetim ilan edilmiştir”

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), 12 Eylül 1980 sabahı emir komuta zinciri içinde yönetime el koydu. Askeri darbe sonucunda Süleyman Demirel’in başbakan olduğu hükümet görevden alındı. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) lağvedildi. Ülkede sıkıyönetim ilan edildi.

Darbe gecesi 03.00’da TRT, PTT ve diğer iletişim dairelerine el konuldu. Bu işlemle başlatılan askerî darbe  İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Başbakan Süleyman Demirel’in konutu ve diğer hedeflerin ele geçirilmesiyle saat 04.00’da radyo aracılığıyla duyuruldu. 

“Bütün yurtta sıkıyönetim ilan edilmiştir”

Genelkurmay Başkanı Kenan Evren, başkanlığındaki Milli Güvenlik Konseyi’nin yönetimi ele geçirdiğini açıklayan bildiriyi okudu: 

“Girişilen harekatın amacı, ülke bütünlüğünü korumak, milli birlik ve beraberliği sağlamak, muhtemel bir iç savaşı ve kardeş kavgasını önlemek, devlet otoritesini ve varlığını yeniden tesis etmek ve demokratik düzenin işlemesine mâni olan sebepleri ortadan kaldırmaktır. Parlamento ve hükümet feshedilmiştir. Parlamento üyelerinin dokunulmazlığı kaldırılmıştır. Bütün yurtta sıkıyönetim ilan edilmiştir.”

Kenan Evren başkanlığındaki ekipte Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Nurettin Ersin, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tahsin Şahinkaya, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Nejat Tümer ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Sedat Celasun bulunuyordu.

12 Eylül 1980: TSK’nın üçüncü açık müdahalesi

Emir-komuta zinciri içinde gerçekleştirilen 12 Eylül Darbesi, 27 Mayıs 1960 Darbesi ve 12 Mart 1971 muhtırasının ardından Türkiye Cumhuriyeti tarihinde silahlı kuvvetlerin yönetime üçüncü açık müdahalesiydi.

12 Eylül askerî darbesinde 650 bin kişi gözaltına alındı. 230 bin kişinin yargılandığı davalarda yedi bin kişi için idam istendi. 517 kişiye idam cezası verildi; 49 kişi darağacında hayatını kaybetti. (24 adli suçlu, 15 sol, 8 sağ, Asala üyesi) Yaklaşık 100 bin kişi örgüt üyesi olmak suçundan yargılandı. 14 bin kişi ise vatandaşlıktan çıkarıldı. 

YÖK kuruldu

1971 yılında çıkarılan 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu, 12 Eylül darbesinden sonra değiştirildi. Böylece sıkıyönetim komutanına bölgesinde kamu düzeni açısından çalışması sakıncalı olan kişileri görevden uzaklaştırma yetkisi verildi. 1981’de Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) kuruldu. Daha sonra ise 70’in üzerinde öğretim görevlisi akademiden ihraç edildi. 

Siyasi yasaklar

Siyasi partilerin faaliyetlerine son veren darbeciler, Süleyman Demirel ile Bülent Ecevit’i Hamzakoy, Necmettin Erbakan ile Alparslan Türkeş’i ise Uzunada’ya sürgüne göndererek siyasi yasaklar getirdi.

Darbeye liderlik eden beş generalin oluşturduğu Milli Güvenlik Konseyi, bütün yetkileri ele aldı. Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Bülent Ulusu’ya kurdurulan hükümet, 21 Eylül’de göreve başladı.

Yüzde 91 evet

12 Eylül darbesinden sonra hazırlanan 1982 Anayasası için referandum yapıldı. 7 Kasım 1982’de yapılan halk oylamasıyla 1982 Anayasası yüzde 8,63 “hayır” (bir milyon 626 bin 431 seçmen) oyuna karşılık yüzde 91,37 “evet” (17 milyon 215 bin 559 seçmen) oyuyla kabul edildi.

1982 Anayasası referandumu cumhurbaşkanlığı seçimi ile birleştirildi. Anayasanın kabulü ile birlikte Anayasanın geçici 1. maddesi gereğince daha önce devlet başkanı unvanına sahip olan Kenan Evren’in cumhurbaşkanlığı da halk tarafından onaylandı.

1983 yılında yapılan genel seçimler 12 Eylül’den sonra yapılan ilk genel seçimler oldu. Parti kurup seçime girebilmek için, parti yönetiminin MGK tarafından onaylanması gerekiyordu.

Darbe sonrası emekli Deniz Kuvvetleri Komutanı Bülend Ulusu’nun darbe hükümetinin başbakanı olduğu sırada Başbakanlık Müsteşarı olarak görev yapan Necdet Calp, Halkçı Parti’yi kurdu. Turgut Özal Anavatan Partisi’ni kurdu, emekli Orgeneral Turgut Sunalp ise Milliyetçi Demokrasi Partisi’nin lideri olarak seçimlere katıldı. Turgut Özal, yüzde 45 oy alarak tek başına hükümet kurdu ve başbakanlık koltuğuna oturdu.

Siyasi yasaklar kalktı

1987’de ise siyasi yasakların kaldırılması talebiyle referandum yapıldı. Turgut Özal, yasakların devam etmesi yönünde bir kampanya yürüttü. Siyasi yasakların kaldırılması yüzde 50,16 ile kabul edildi. 

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.