Kahramanmaraş’a bağlı Pazarcık merkezli depremden en fazla etkilenen illerden Adıyaman’a, depremin 10. gününde geldik. Şehir merkezine yol kenarlarına kurulmuş çadır öbeklerinden, sağlı sollu enkazlardan ve iş makinalarından geçilerek gidiliyor. Adıyaman, arama kurtarma ekiplerinin, iş makinalarının ve yardım malzemelerinin depremden çok sonra gönderildiği merkezlerden. İşte Adıyaman’ın çadır kentlerinde yaşam.
Adıyaman şehir merkezinin ana caddesine gazeteci arkadaşım Murat Türsan’la gidiyoruz. Ana cadde hafriyat alanına dönüşmüş durumda. Zira yetkililerin “enkaz kaldırma” dediği çalışmalar çoktan başlamış. Enkazlar şehir merkezinden çıkarılıyor. İş makinaları ve hafriyat kamyonları dışında araç trafiği yok denecek kadar az.
- Medyascope deprem bölgesinde | Gökçe Çiçek Kösedağı Hatay’dan bildiriyor: Burası artık hayalet bir şehir
Adıyaman halkı: “Zamanında gelmediler”
Bizim Adıyaman’a gelişimiz Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun basın açıklamasına denk geliyor. Bakan Karaismailoğlu, şehirde arama kurtarma çalışmalarının neredeyse bittiğini, çadır ve elektrik sıkıntısı yaşanmadığını, ilk iki gün yaşanan aksaklıklar dışında bir sorun olmadığını söylüyor. Enkaz başında bekleyen vatandaşlar ise gördükleri her kameraya aynı şeyleri söylüyor: “Kimsesiz bırakıldık, zamanında gelmediler.”
- Medyascope deprem bölgesinde | Senem Büyüktanır ve Özgecan Özgenç Kahramanmaraş’tan bildiriyor: Arama kurtarma görevlisi, bölgede hâlâ koordinasyon olmadığını enkaz üzerinde haykırdı
Çadır kentte yaşam
Bakan Karaismailoğlu’nun açıklamasının ardından rotamızı çadır kente çeviriyoruz. Buraya bizden önce gelen meslektaşlarımız kentte su ve tuvalet bulmanın oldukça zor olduğunu bildirmişti. Çadır kentin artık tuvaletleri, duşları ve mescidi var. Sağlık Bakanlığı’nın kurduğu eczane, çadır kentte kalanların ilaç ihtiyacını karşılayabilecek kapasitede. Yemek ve gıda dağıtımında da artık sorun yaşanmadığı görülüyor.
Ancak hava sıcaklığının eksilerin altında seyrettiği şehirde, depremzedelerin en büyük şikâyetlerinden biri ısınma. Bakan Karaismailoğlu “Şehirde elektrik var” dese de, mevcut elektrik sadece aydınlatma için kullanılabiliyor. Ancak ısıtıcıları çalıştıracak kadar güçlü elektrik henüz verilebilmiş değil. Çadır kentte kalanların en büyük korkusu yangınlar ya da zehirlenme. Çadırlara soba kurmaktan çekinenler ise çareyi çadır önlerine kurdukları varilden çıkan ateşten ısınmakta buluyor.
Yakınlarını kaybedenler öfkeli. Binlerce insanın hayatını kaybettiği şehirde yastan çok şaşkınlık ve öfke göze çarpıyor. Adıyaman izlenimlerimize ara sokaklar ve köylerle devam edeceğiz.