Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Nükleer felaketin yaşandığı Fukuşima, “afet turizmi”nin gözdesi oldu

Fransız Le Monde gazetesinin haberine göre, 2011’deki nükleer kaza felaketinin ardından sakinlerinin çoğunun terk ettiği Fukuşima’ya turist akını var. Japon makamları, bölgenin turistik popülaritesini “her şeyin eski hâline döndüğü” mesajını vermek için kullanıyor.

11 Mart 2011’de yaşanan deprem ve tsunami felaketi sonrası Fukuşima’daki nükleer santralde sızıntı başlamıştı. Yaşanan nükleer kriz sonucunda bölge sakinleri (160 bin kişi) evlerini terk edip geçici yerleşim yerlerine sığınmıştı. Bu sayı bugün 70 bine inse de Fukuşima her geçen gün daha çok insanı ağırlıyor. “Afet turizmi” bölgeye, sadece 2017’de 100 bin turist çekti.

Kazadan etkilenen Namie ve Tomioka şehirleri oldukça popüler. 2013’te kent sakinlerinin turist rehberine dönüşerek başlattığı “afet turizmi” yerini, araba ve bisikletle gezilere, felaketi yaşayanlarla buluşmaya ve nükleer santrali denizden görmeye bıraktı. Yerel resmi makamlarla iş birliği içinde yürütülen turlar, “her şey normale döndü” mesajı verme amacı da güdüyor.

Netflix’te geçenlerde yayınlanan “kara turizm” (hüzün turizmi: toplama kampları, soykırım sahnelenen mekanlar, doğal veya endüstriyel afetlerin yaşandığı yerleri görmek için düzenlenen turizm türü) üzerine bir belgesel serisi, sorunları gün yüzüne çıkardı. Fukuşima’yla birlikte Japonya “kara turizm”in cazip mekânlarından biri ve insanların bu türe niçin ilgi gösterdiği tartışma konusu. Sayısız intiharın yaşandığı Fuji Dağı’ndaki Aokigahara Ormanı da pek çok turisti cezbediyor. Peki, insanlar doğayı mı yoksa bölgeye has hüznü mü merak ediyor?

Turist akınına uğrayan şehirlerin sakinleriyse bu durumdan umutlu. Kimisi, felakete maruz kalan şehirlerin böylece zenginleşeceğini ve üzerindeki “kara bulutların dağılacağını” umuyor. Bu turizmin kamuoyunda meseleye hassasiyet kazandıracağını söyleyen bir tur rehberi “Buradaki felaketi gören insanlar, yaşadıkları yerlerde böyle yıkımlar tekrar yaşanmasın diye uğraşacaklardır” diyor.

Ancak herkes bu kadar umutlu değil. Yaşlılar doğdukları kentlerde ölmek istediklerini ifade ederken, gençler aksi görüşte. Resmi makamların 2020 Olimpiyat Oyunlarına hazırlanma telaşı ve nükleer santrali yeniden hizmete sokma arzusuna anketlere göre nüfusun yarısı karşı çıkıyor. Uzmanlar, Fukuşima’nın “Hiroşima olmadığının” altını çiziyor. Burada yaşanan felaket tarihin sayfalarında kalmayacak. Bugün hâlâ pek çok anne, çocuklarının tiroit kanserine yakalanması korkusuyla sürekli muayeneye başvuruyor. Bölge sakinlerindeki kaygıya rağmen “afet turizmi” tüm canlılığını koruyor.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.