Doğum koçu nasıl olunur, uzman hekimler ne düşünüyor? – Doğum koçu Nefise Nur Sakallı ve Opr. Dr. Nurgül Ulusoy Medyascope’a konuştu

Evde doğum koçu tarafından doğum yaptırılan 41 haftalık hamile kadın bebeğini kaybetti. Yaşanan bu durum kamuoyunun gündemine oturdu ve doğum koçlarına sosyal medyadan tepki yağdı. Peki doğum koçu nasıl olunur, görevleri neler, doğumda olmalarına gerek var mı? Uzman doktorlar ne düşünüyor? Medyascope’tan Buket Topaktaş, doğum koçu Nefise Nur Sakallı ve kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Opr. Dr. Nurgül Ulusoy ile konu hakkında konuştu.

İsmi öğrenilemeyen doğum koçu tarafından evde yaptırılan doğum sırasında bebeğin, başı önde olması gerekirken, ayaklarının önden geldiği görüldü ve sağlık ekiplerinden yardım istendi. Anne Ö.G. hastaneye kaldırıldı. Hastanedeki incelemede doğum kanalında kalan bebeğin, uzun süre oksijensiz kalması nedeniyle hayatını kaybettiği belirlendi. Yaşanan bu olay hakkında Medyascope’a konuşan Opr. Dr. Nurgül Ulusoy, “Çağımızda yaşanmaması gereken bir olay. Bizler kadın doğum hekimleri olarak anne ve bebeğin hem hayatının hem sağlığının korunması noktasında maksimum tedbirler almaya gayret ederken, bilim ve tecrübelerimiz bu yönde bize ışık olurken böyle bir devirde bebek kaybı kabul edilemez” dedi.

Sosyal medyadaki doğum koçu tartışmaları

Sosyal medyadaki “doğum koçu” tartışmaları hakkında da konuşan Op. Dr. Nurgül Ulusoy, doğum koçlarının annenin kaygısını hafifletmek amacıyla bir ekibin içinde yer alabileceğini ama asla doğum yaptıramayacağını şu sözlerle açıkladı:

“Anne adayının doğum konusunda önceden bilgisi yoksa, doğumun seyri sırasında ne yapacağını ve bu sürecin nasıl karşılanacağını bilmiyorsa o zaman bizim karşımıza yüksek kaygı seviyesinde gelebiliyor. Doğum koçu, bir ekibin içinde yer alabilir. Bir doktorun gözetiminde kişinin kaygısını hafifletmek, masaj yapmak, duş aldırmak, pilates yaptırmak, nefes egzersizi konusunda belki desteği alınabilir ama doğumu yönetmek, doğumu yaptırmak, doğum takibi yapmak ve karar vermek kesinlikle doğum koçunun görevi olamaz.”

Doğumun diğer birçok ameliyattan farklı olduğunu, özensiz davranılamayacağını belirten Dr. Ulusoy, “Hastaneye kalp krizi geçirirken girmiş herhangi bir hastamızın bizden şöyle bir farkı var, birincisi halihazırda sağlığı ile ilişkili problem yaşıyor, ikincisi ise tek kişi. Ama doğumda gelen iki kişi ve sıklıkla ikisi de sağlıklı. Dolayısıyla iş bittiği zaman iki sağlıklı canı ailesine teslim etmemiz lazım, bu özensiz davranılacak bir şey değil” diye konuştu.

Nasıl doğum koçu olunur, görevleri neler?

Herhangi bir kurumdan ücreti karşılığında, uzaktan ya da yüz yüze kurs eğitimleri ile “Doğum Koçu Sertifikası” alabilen herkes doğum koçu olarak çalışabiliyor. Doğum koçu olmak için bir şart aranmıyor.

Doğum koçlarının en temel görevinin, doğum yapan kadının ihtiyaç duyduğu kutsal ve mahrem alanı korumaya yardım etmek olduğunu söyleyen doğum koçu Nefise Nur Sakallı doğum koçlarının, anneye ve ailesine doğumdan önce, doğum sırasında ve lohusalıkta fiziksel, duygusal ve bilgisel destek sağlayan, bu konuda eğitimli profesyoneller olduğunu belirtti.

Anadolu Üniversitesi İktisat Bölümü mezunu olan doğum koçu Nefise Nur Sakallı, farklı iş deneyimlerinin de olduğunu, bireysel şeyler yapmak istediği bir dönemde eğitim almaya karar verdiğini söyledi.

Ankara’daki bir kurumdan 2017 yılında 2 bin 500 lira karşılığında eğitim alan Sakallı, “koçluk” kelimesini sevmediğini, doğum koçu olmanın yanı sıra eğitmen de olduğunu ve kendisini “doğuma hazırlık eğitici eğitmen” diye tanımladığını aktardı.

Eğitim aldığı kurumun “Riccon Enstitüsü Bern İsviçre” ortaklığı olduğunu dile getiren Sakallı, kursta aldığı eğitimler ve sınav sistemi hakkında ise şöyle konuştu: “Sertifikam uluslararası geçerli. Sınav, kurumun yaptığı çevrimiçi bir sınavdı. Sertifikamız da İsviçre’den hazırlanıp gelmişti. Aile terapisi, oyun terapisi, yetişkin terapisi, çocuk ergen psikolojisi, cinsel terapi gibi alt branşlarda da başarılı çalışmaları olan uzman psikologlardan eğitimler aldık.”

Doğum koçlarının seans ücretleri 20-40 dolar arasında

Dr. Ulusoy, son dönemde sezaryen doğum oranlarının arttığını, sezaryen taraftarı olmayan ve normal yollarla doğum yapmak isteyen bir grup hastanın olduğunu, bu nedenle hastaların doğum koçlarına yönelmiş olabileceğini belirtti.

Anne ve bebeğin sağlığı açısından risk taşıyan durumlarda, hastaların normal doğum için diretmemesi gerektiğinin altını çizen Dr. Ulusoy, şöyle devam etti: “Bazı sebeplerle hastaların içinde de şöyle bir direnç gerçekleşti: ‘Doktorlar bana ‘sezaryen’ dedi ama gerekli mi, değil mi? Bunu sonuna kadar zorlayacağım.’ Bazı koşullar sezaryen için kesin gerekçedir, kesin gerekçelerde direnmemek gerekir. Bebeğin iriliği, bebeğin ters gelişi, anne çatısının darlığı, annenin ağır kalp hastalığı gibi durumlar kesin sezaryen olması gereken durumlardır. Bu durumlarda inatlaşmamak gerekir. Bebeğin gelme yoluna saygı duymak gerekir, bazen bebekler sezaryenle gelmek ister.”

Nefise Nur Sakallı, şu anda doğum koçlarının seans başına 20-40 dolar arasında bir ücret aldığını, kendisinin ise doğuma dahil olduğunda danışanla ilişkisine bağlı olarak 1.000-1.500 Türk Lirası arasında bir ücret talep ettiğini aktardı.

Danışmanlık verdiği gebelerin normal yolla yaptığı doğumlarında yer aldığını söyleyen Sakallı, doğum koçlarının neden doğumda olması gerektiğini ise şu sözlerle savundu:

“Hastane doğumlarında çoğu zaman sağlık profesyonelleri sorular sorarlar oysa gebenin doğumu yapmak üzere içinde bulunduğu kadim alana dalma ihtiyacı varken yüzeye her çıkışında bu süreç bölünüyor. Yanında sözcüsü olabilecek güvendiği birinin olması gebenin doğum alanında kalmasını sağlamak açısından da önemli. Bu süreçte gebenin mahremiyetine de dahil olan doğum koçu, gebenin soru sormalarına yardımcı olması, cevapları açıklayıp anlık çözümler araması doğum sırasında gerçekten yaşamsal önem taşır.”

Riskli doğumlarda ebeler bile devre dışı kalıyor

Dr. Ulusoy ise doğumun idaresinin hekim ve ebe tarafından yürütülebileceğine dikkat çekerek ebelerin bunun için eğitim aldığının altını çizdi. “Ebe, kadın doğum ekibinin elidir ayağıdır. Bunun için eğitim alırlar” diyen Ulusoy, doğum koçlarının eğer kendileri ebe değil ise doğumun içinde sadece asiste ederek bulunabileceklerini belirtti.

Dr. Ulusoy bazı riskli durumlarda ebelerin bile doğuma müdahale edemeyeceğini vurgulayarak, “Biz hekim olduğumuz halde bugün makat bebekleri normal yolla doğurtmuyoruz. Gerekirse de bunu ancak hekim yaptırabilir, ebeler bile devre dışı kalır” dedi.

Doğum koçlarının, anneye ruhsal ve fiziksel destek verip cesaretlendirdiğini, hastane prosedürlerini anlamasına ve bilinçli kararlar vermesine yardımcı olduğunu dile getiren Sakallı, “Doğum koçları, anne doğumu ile ilgili planlarını yaparken seçenekler hakkında bilgilendirir ve seçimlerini destekler. Anneye doğum dalgalarıyla başa çıkması için nefes tekniklerini, ilaç dışı ağrı kesici yöntemlerle doğum pozisyonlarını öğretir. Doğumun aşamalarında bu teknikleri yapmasına destek verir” diye konuştu.

“Doğum koçları denetlenmeli”

Ölümle sonuçlanan olayın çok üzücü olduğunu belirten doğum koçu Nefise Nur Sakallı, “Doğum koçları anne ve baba için karar veremez, herhangi bir prosedür için anne adına bir teklifte bulunamaz. Sadece annenin kararlarını destekler ve gerektiğinde doğum planını hatırlatır” dedi.

Doğum koçlarının sağlık çalışanlarının işlerine müdahale edemeyeceğinin altını çizen Sakallı, “Doğum koçları anne ve baba için karar veremez, herhangi bir prosedür için anne adına bir teklifte bulunamaz. Sadece annenin kararlarını destekler ve gerektiğinde doğum planını hatırlatır. Doğum koçu medikal prosedürlerle ilgilenmez, uygulamaz, sağlık profesyonellerinin yaptığı işe müdahale etmez” diye konuştu.

Opr. Dr. Nurgül Ulusoy ise doğum koçlarının denetlenmesi gerektiğine şu sözlerle dikkat çekti: “Yasalarımızda doğum yaptırma yetkisi kime ait açıkça bellidir. Ebe ve hekimin olmadığı bir yerde, nereden alındığı belli olmayan sertifika ile doğum yaptırma yetkisine sahip olamazlar. Doğum koçu sadece destek maksatlı ekibin içinde bulunabilir. Devlet bunun için tedbir almalıdır, denetlemelidir, belki doğum koçluğunun çerçevesi, görev yetkileri yeniden belirlenmelidir. ‘Doğum koçları olmasın’ demiyoruz ama sınırlarını bilmemeliler ve denetlenmeliler.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.