Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Gelişme Örgütü’nün (OECD) “2020 İstihdam Raporu”na göre, dünyanın “Büyük Buhran” olarak adlandırılan 1929 ekonomik krizinden beri gördüğü en ağır ekonomik krizlerden birine sebep olan koronavirüs salgını sürecinden en çok yoksullar, kadınlar ve gençler etkilendi.
Yoksullar evde kalamıyor
Koronavirüs süreci başladığından beri hükümetler yurttaşlarına “evde kalın” çağrısı yapıyor. Ancak evde kalmak herkes için mümkün değil. Cep telefonu verilerini analiz eden Amerika Birleşik Devletleri (ABD) merkezli şirket Cuebiq’in raporlarına göre, üst gelir grubundaki insanlar salgından önce alt gelir grubundakilerden daha fazla dışarı çıkarken, virüs sonrasında durum tersine dönüyor. Verilere göre yüksek gelir grupları evde kalırken, alt gelir grupları çalışma günlerinde dışarıda görünüyor. Bunun nedenleri, üst gelir grubunun koşullarının evden çalışmaya daha elverişli olması, bir aylık süreci çalışmadan geçirebilecek paralarının bulunması, yoksulların ev koşullarının ise izolasyon için uygun olmaması.
(Lacivert: üst gelir grubu. Açık mavi: alt gelir grubu)
Grafik: Cuebiq
Amazon çalışanları 30 Mart’ta, çalışanlardan birinin koronavirüs testi pozitif çıkınca işyerinin kapatılması ve temizlenmesi talebiyle grev yapmışlardı. Pankartta “Bizim hayatımız da en az onlarınki kadar kıymetli” yazıyor.
Gençler yine işsiz
Rapora göre, bu sene mezun olan gençlerin kısa vadede iş bulabilme ihtimali çok düşük. İlk iş deneyimlerinin kişinin bütün kariyerini etkileme ihtimalinin yüksekliği dikkate alındığında, koronavirüs gençlerin hayatını uzun vadede de kötü etkileyecek. İngiltere’de, yarı zamanlı çalışanlar verilere dahil edilmediğinde bile, bu süreçte işlerini kaybeden 25 yaş altı gençlerin sayısı diğerlerinin iki buçuk katı. Kanada’da genç istihdam, şubattan mayısa yüzde 33 azaldı. ABD’de ise 20 yaş altı işsizlik üç katından daha fazla artarak yüzde 25,2’ye ulaştı.
30 yaş altı 10 gençten birinin işini kaybettiği küresel finans krizi zamanında, 2008 öncesi genç istihdam oranına dönüş 10 seneyi bulmuştu. Buna rağmen koronavirüs öncesinde de emek pazarının gençleri düşük maaş ve istihdam seviyelerinin acısını 2008 öncesine kıyasla daha çok çekiyordu.
Kadınlar daha güvencesiz işlerde çalışıyor
Çalışma saatleri, kıdem ve ücretlerdeki cinsiyet eşitsizliği, kadınları güvencesizleştiriyor. Eve kapanma döneminde müşteriyle fiziksel temas gerektiren işlerin çoğu kadınlar tarafından yapılmaktaydı. OECD ülkelerinde kadın çalışanların oranı hizmet sektöründe (kafe, restoran) yüzde 53, konaklama sektöründe yüzde 60, perakende sektöründe yüzde 62. Kamu sektörü kimi kadınlar için kısa vadeli bir çözüm olsa da kamuda çalışan kadın oranının düşüklüğünden ötürü uzun vadeli bir yarar sağlamıyor. Çoğunlukla ev işlerinin sorumluluğu üzerine kalan kadınların, işlerini kaybettikten sonra bir yenisini bulması da erkeklere göre daha zor.
Salgın sürecinde sağlık sektörünün üçte ikisini oluşturan kadınlar, virüs sebebiyle artan pazar talebini karşılamak ve yüksek riskler altında çalışmak zorunda kalıyor. Bununla birlikte OECD ülkelerinde kadınların bir gün içinde ücretsiz emek için harcadığı vakit erkeklerin iki katı. Almanya’da yapılan ankete göre, mart ve nisan aylarında çocuklu hanelerin yarısında kadın tek başına çocuğun bakımını üstlendi. Bunlara ek olarak kadınlar, karantina sürecinde artan hane içi şiddetle de mücadele ediyor.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
