Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Ruşen Çakır yazdı – “Altılı Masa”ya büyük kıyak: “Yedili Masa” yalanı

CHP’nin TBMM grup toplantılarını yaptığı ilk il olan Erzurum’da Kemal Kılıçdaroğlu ile bir vatandaş arasında geçen “Yedili Masa” tartışmasını görmüş olmalısınız. Kesinlikle Cumhur İttifakı, muhtemelen de AKP destekçisi olan bu vatandaş, Kılıçdaroğlu’ndan HDP ile ittifak yaptığı için hesap sorarken kendinden hayli emindi. CHP lideri “Nereden çıkarıyorsunuz bunları?“ diye sorunca yine kendinden emin bir şekilde “Televizyonlar söylüyor, gazeteler yazıyor, o masada aslında yedi parti var“ diyordu.

“Yedili Masa“ iddiası/suçlaması yeni değil ve ilk midir bilmiyorum ama bunu en yaygın şekilde seslendiren kişi de AKP lideri Erdoğan. MHP lideri Bahçeli ve iktidarın diğer sözcüleri de bıkmadan aynı suçlamayı tekrarlıyorlar. Arama motoruna “Yedili Masa“ diye yazdığınızda karşınıza iktidar medyasından çok sayıda haber, köşe yazısı, video vs. çıkıyor.  

Bütün bunlara bağlı olarak muhalefet sözcüleri, özellikle halkla içiçe olmaya çalıştıkları organizasyonlarda Kılıçdaroğlu’nun Erzurum’da yaşadığı gibi olaylarla, kışkırtmalarla karşılaşıyorlar.

Gözler HDP’de

“Yedili Masa” suçlaması tek bir iddia üzerinde yükseliyor: “Altılı Masa’da aslında HDP de var, ama gizliyorlar!“ Gerek iktidar, gerekse muhalefet koalisyonlarının gözlerinin HDP’nin üzerinde olması nedeniyle bunda şaşıracak bir şey yok. Zira kamuoyu araştırmalarına bakıldığında cumhurbaşkanlığı seçimlerinde HDP’nin kilit parti olduğu görülüyor. Öte yandan HDP gelecek TBMM’de de benzer bir konumda olabilir.

Şu ana kadarki pozisyon alışlara baktığımızda şunu söyleyebiliriz: Muhalefet sessiz bir şekilde HDP’yi, daha doğrusu HDP seçmenlerinin oyunu kazanmak isterken iktidar gürültülü bir şekilde muhalefetin HDP ile açık ya da örtülü yakınlaşmasını önlemeye çalışıyor. Bunu becerememesi durumunda, Altılı Masa partilerinin destekçileri arasında bulunduğunu düşündüğü HDP sevmezleri kendi saflarına katmak istiyor. 

İktidarın yerel seçimlerden ders çıkarmadığının kanıtı

İktidarın bu stratejisi ilk bakışta “akıllıca“ gelebilir ancak son yerel seçimlerde yaşananlar hatırlanınca bunun arkasında “zeka“dan ziyade “çaresizlik“ olduğu görülecektir. Hatırlanacaktır, Cumhur İttifakı, özellikle büyük şehirlerde HDP/Kürt oylarının Millet İttifakı (daha çok CHP) adaylarına gitmesini engellemek, o da olamıyorsa ittifak tabanındaki HDP karşıtlarının oylarını kendileri kazanmak için “beka“ söylemini temel alan bir kampanya yürütmüş ve büyük bir hezimet yaşamıştı. 

Yerel seçimlerde “beka“ kampanyasını benimseyen Erdoğan, Bahçeli ve diğerleri herhalde şöyle bir akıl yürütüyorlardı: CHP, daha çok da İYİ Parti iyice bunalıp HDP karşıtlığında iktidarla yarışacak, böylece HDP oylarını kaybedecek ya da HDP’yi açıkça savunup kendi tabanındaki HDP karşıtlarını kaybedecekti. 

Fakat muhalefet “beka“ konusunu hiç gündemine almayıp, yani iktidarın tahriklerine kapılmayıp sadece “hizmet“ temelli bir kampanya yürütünce İstanbul, Ankara, Mersin, Adana, Antalya gibi büyükşehirleri, tabii ki HDP oylarının da yardımıyla kazanmayı başardı. Bu sefer de “Yedili Masa“ suçlamalarının, suçlama sahiplerinden ziyade suçlananların işine yarama ihtimalinin çok yüksek olduğunu düşünüyorum.

HDP’yi kriminalize ederek normalleştirme

“Yedili Masa“ suçlaması, bir diğer açıdan da iktidarın elinde patlaması muhtemel bir silah. Yine son yerel seçimlerden hareketle konuşacak olursak: Büyükşehirleri HDP’nin de desteğiyle kazanan CHP’li belediye başkanları hiç de iktidar yanlılarının iddia ettiği gibi belediyeleri “bölücü teröristler“ ile doldurmadılar; tersine, siyasi konulara pek girmeden o şehirlerde yaşayan vatandaşların hizmet beklentilerini ön plana almaya çalıştılar. Hizmet konusunda ne derece başarılı oldukları tartışılır ancak seçim öncesi iktidarın yazmaya çalıştığı “kâbus senaryoları“nın asla söz konusu olmadığı ortada.

Aslına bakılacak olursa Erdoğan, Bahçeli ve diğerleri HDP’yi her vesileyle kriminalize etmeye çalışarak, bilinçsiz bir şekilde ülkeye büyük bir hayırda bulunuyorlar: Seçmenin yüzde 10’undan fazlasını alan bu partinin de diğer partiler gibi meşru olduğu algısını, bundan en fazla rahatsız olanların bilinçaltlarına yerleştiriyorlar.

Demem o ki, iktidar yanlıları olmayan bir “Yedili Masa“dan söz ettikçe öncelikle “Altılı Masa“nın kendilerini çok korkuttuğunu, kaybetme ihtimallerinin yüksek olduğunu itiraf etmiş oluyor, HDP’nin sistem içinde yeniden normalleşmesini hızlandırıyor ve Altılı Masa ile HDP, özellikle de onun tabanıyla arasındaki anlaşmazlıkları yumuşatıyor, mesafeyi kısaltıyorlar.

Kıyağın böylesi…

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.