Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Amasra maden faciası | Hava sensörleri değerlerinde manipülasyon iddiası

Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı  Amasra Taşkömürü İşletme Müessesesi’nde (ATİM) 14 Ekim’de meydana gelen ve 41 işçinin ölümüne neden olan patlamaya ilişkin bilirkişi heyeti ön raporu hazırlandı. Raporda, kazadan üç gün önce yapılan denetlemede sensörlerdeki anomalilerden bahsedilmediği ve hava sensörlerine değerleri düşük göstermesi için müdahale edildiği iddiası yer aldı.

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessesi’nde 14 Ekim’de meydana gelen ve 41 maden işçisinin hayatını kaybettiği patlamaya ilişkin bilirkişi ön raporu hazırlandı. Maden, jeoloji, jeofizik, elektrik ve makine mühendisleri ile iş güvenliği uzmanından oluşan yedi kişilik bilirkişi heyetinin hazırladığı 28 sayfalık ön inceleme raporu, Amasra Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi.

Rapora göre, kazanın meydana geldiği eksi 320 kotta barutçu olarak çalışan maden işçisi Mustafa Demirbaş olay anını şöyle anlattı:

“Ben, eksi 350 kotta, mekanize ayaktaydım. Ercan, dinamit almaya gitti, ben de kartuş doldurdum. Saat 17.15 sıralarıydı. Sonrasında Ercan geldi, delikleri doldurduk ve iki parti lağım attık. Delikleri saydık ve dinamitin yetmeyeceğini düşündük. Bu sebeple, ben 18.00 sıralarında dinamit alma maksadıyla yukarı doğru çıkmaya başladım. Bir anda patlama sesi duydum. O sırada dört numaralı bantta eksi 275 kottaydım. Patlama basıncıyla yere düştüm.”

Rapora göre, patlamanın olduğu eksi 320 kotta, kalın damar üst tavan galerisinde metan miktarını gösteren sensör CHa-27 nolu sensördü. Sensörün gösterdiği metan oranı, saat 17.55-17.59’de yüzde 0,65’ten, yüzde 1,06’ya çıkarak ikaz verdi.

18.05’te, yani kazadan 4 dakika önce ise oranın 1,55’e gelerek gaz izleme sisteminde alarm verdiği tespit edildi. Rapora göre, sensördeki son ölçüm 18.09’da, 1,69 olarak kaydedildi.

Raporda ayrıca, ocakta yaşanan patlamalarla ilgili şu tespite yer verildi: “Grizu patlaması olayının eksi 320 kalın damar üst tavan hazırlık galerisinde, patlatma (lağım atımı) olayı ile birlikte eş zamanlı olarak gerçekleştiği, patlama ile birlikte ortamdaki metan gazının ve kömür tozunun birlikte ve/veya zincirleme olarak gerçekleştiği anlaşılmaktadır.”

Tanık ifadeleri: “Daha kapsamlı eğitim verilseydi vefat sayısı daha az olurdu”

Bilirkişi heyeti aralarında olay esnasında madende bulunan işçilerin de olduğu 53 kişinin tanıklıklarına başvurdu. Bu kişilere 17 soru yönelten heyet, raporda aldığı cevapların özetine yer verdi.

“Maden ocağında meydana gelen kaza öncesinde, yangın, su birikimi veya gaz birikimi nedeniyle üretim durdu mu?” sorusuna 19 tanık, “30 Ağustos 2010 yılında eksi 236 kotta baraj patlaması oldu ve yangın çıktı. Tatil gününe denk geldiği için kimse yaralanmadı. Üretim zamanı hatırlamamakla beraber durduruldu. Bunun dışında ufak çaplı yangın olurdu ama kimseye zarar vermezdi” cevabını verdi.

Acil durumlarda neler yapılması gerektiğine dair eğitim verilip verilmediği sorusuna 13 tanık, yılda iki gün iş güvenliği kursu verildiğini ve bu eğitimlerin teorik kaldığını söyledi.

Vefat eden arkadaşlarının iki-üç yıllık tecrübelerinin olduğunu, hayatını kaybedenlerin çoğunun maskelerini takamamış halde bulunduğunu anlatan tanıklar, daha kapsamlı eğitim verilseydi vefat sayısının çok daha az olabileceğini dile getirdi.

“Ocaktaki vantilatörler özelliğini yitirmişti”

Uzmanların üzerinde durduğu en önemli konulardan biri, havalandırma sistemi. 2014 yılında Manisa-Soma’da meydana gelen maden faciasında ölen 301 işçiden 220’si havalandırma sisteminin yetersiz olmasından dolayı hayatını kaybetmişti.

“Maden ocağında aktif kullanılabilir yeterli sayıda vantilatör var mı?” sorusuna yanıt veren tanıklardan yedisi, ocakta yeterli havalandırma olmadığını, vantilatörlerin özelliğini yitirmiş olduğunu, işçiler izne çıkarıldığında bu vantilatörlerin değişeceğini söylerken, maden ocağına arkadaşlarını kurtarmaya inen tanıklar ise vantilatör ve vantüplerin toz patlamasından dolayı eridiğini belirtti.

Tanıkların bir kısmı, kömür tozu patlamasının engellenmesi için yapılan işlemlerin bir yıldır yapılmadığını söylerken, bir kısmı ise iki-üç aydır yapılmadığını aktardı.

İddia: Hava sensörlerinin gösterdiği değerler manipüle edildi

Tanıklar, eksi 350 kotta çalışan arkadaşlarının, oranın ekstra sıcak olduğunu söylediklerini belirtti. Hava sensörlerine hava tutulmak yoluyla değerlerin düşük gösterildiği konusunda duyumları olduğunu anlatan tanıklar, sensörle arın* arasında mesafe olduğunu ve bu nedenle düşük değer verdiğini, arındaki gaz oranı yükselince sensöre ulaşmasının zaman aldığını ve gaz izleme merkezi göremediği için patlamanın gerçekleştiğini söyledi.

Okuyun: Bir maden, 41 işçi, derin sessizlik: Amasra’da neler oldu?

Daha önce yapılan dört denetimde de eksiklik tespit edilmedi

Bilirkişi ön raporunda, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı denetim ekibi tarafından hazırlanan dört raporda da metan, grizu patlaması, iş güvenliği ve işçi sağlığı, havalandırma ve üretim planı ile ilgili bir eksikliğin tespit edilmediği aktarıldı.

12.01.2022 tarihli 1. Mahalinde Tetkik ve Değerlendirme Raporu’nu hazırlayan S.E., ocağın havalandırılmasının mevzuata uygun yapıldığını belirtirken, “Yeraltı ocağında uyarı yapılmasını gerektiren hususlar var mı?” sorusuna şu notu düştü:

“Yarı mekanize panoda ayak arkasında göçmeyen tavanın göçertilmesi gerektiği, şiltler arasında boşluğa müsaade edilmemesi gerektiği,…hazırlık galerilerinde gaz gelirinin doğru tespiti için merkezi izleme sensör lokasyonlarının seyreltilmiş hava içerisinde kalmadan hazırlık galerileri dönüş havasını ölçecek şekilde konumlandırılması gerektiği tespit edilmiştir.”

S.E. hazırladığı rapora, faaliyetlerin durdurulmasını gerektirecek bir durum olmadığını da ekledi.

S.E. 06.04.2022 tarihli raporda, üç ay önce tespit ettiği uyarıları yineledi ancak faaliyetleri durduracak bir durum görmediğini belirtti.

Altı ay içinde üç rapor hazırlayan S.E., 27.05.2022 tarihli raporunda ise uyarıda bulunmadı. 

16.08.2022 tarihinde aynı kurumun dördüncü raporunu hazırlayan M.T., S.E’nin yaptığı uyarıyı tekrarladı fakat faaliyeti durdurmadı.

Bilirkişi ön raporunda, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı’nca kazadan üç gün önce hazırlanan 11.10.2022 tarihli denetleme raporuyla ilgili ise şu notlar düşüldü:

“-Raporda, teftiş süresince, merkezi gaz izleme sensörlerindeki anomalilerden, ocakta özellikle hava dönüş yollarındaki düşük hava hızlarından ve ocağın metan gelirinden hiç bahsedilmemiştir.

“-20.10.2018 tarihli tutanakla da tespit edilen ve halen giderilmemiş hususlar ise ocak havalandırmasının hava yönünü ters çevirebilecek özellikte olmadığı ve yeraltında kullanılan elektrikli ekipmanların ATEX belgeli olmadığı…

TTK, Amasra Müessesesi’nde kullanılmak üzere mevcut vantilatörlerin mevzuata uygun olmaması sebebiyle vantilatör alımı için 2020 yılında ihaleye çıkmış, alınan pervaneler olay gününe kadar takılmamıştı.”

Okuyun: Bartın maden faciası | Patlamanın yaşandığı kottan yaralı kurtulan işçi Sezgin Çelen Medyascope’a konuştu: “Yanımdaki iki arkadaşımla birbirimize tutunarak kurtulduk, bayılsaydık biz de ölmüştük”

İşçi, mühendis ve memur talebine TTK karşılık vermedi

TTK Teftiş Kurulu tarafından hazırlanan 17.06.2022 tarihli raporda ise ATİM’in 2021 yılında hazırlık işlerinde planın geride kalması ve memur, mühendis sayısının azalması sebebiyle TTK’dan personel talebinde bulunduğu fakat TTK’nın talebi karşılamadığı tespit edildi.

Aynı raporda ATİM’e, solunabilir tozla mücadelede maruziyet sınır değerinin aşılmaması konusunda uyarılarda bulunuldu.

Raporda, grizu patlamasının elektrik tesisatından kaynaklanmadığı vurgulandı. Hayatını kaybeden 41 işçiden 30’unun ölüm sebebinin darbe ve yanma olduğu söylenirken, ocakta üretim ve hazırlık çalışmalarının sürdürüldüğü büyük bir bölümün patlamadan etkilendiği belirtildi.

Raporun “Sonuç ve Kanaat” bölümünde, kazanın meydana gelmesinin sebepleri altı başlıkta sıralandı. Bu başlıklar şöyle:

  • Havalandırma
  • Metan Drenajı
  • Kömür Tozu Mücadelesi
  • Denetlemeler
  • Teknik Personel Sayısındaki Yetersizlik
  • İş Güvenliği Eğitimleri ve Acil Durumlara Yönelik Tatbikatlar

Okuyun: Amasra maden faciasında ön inceleme raporu | “Kazanın nedeni: Metan drenajı uygulamasının olmaması ve havalandırma eksikliği”

Raporda, kazadan sorumlu olduğu tespit edilen kişiler ise şöyle:

  • TTK Genel Müdürü ve müesseselere bakan üretimle ilgili Genel Müdür Yardımcısı
  • ATİM Müdürü, Müdür Yardımcısı, İşletme (Üretim) Müdürü, İşletme Başmühendisi, 1. Kartiye Mühendisi, 2. Kartiye Mühendisi, Emniyet Mühendisi, İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitim Şube Müdürü, İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitim Başmühendisi ve iki İş Güvenliği Uzmanı

Patlamayla ilgili 25 kişi hakkında gözaltı kararı verilmişti. Gözaltına alınan 24 kişiden 20’si adliyeye sevk edilirken sekiz kişi hakkında tutuklama kararı çıkmıştı.

Tutuklananların isim ve görevleri şöyle:

ATİM Müdürü Cihat Özdemir, Müdür Yardımcısı Salih Atmaca, İş Güvenliği Şube Müdür Vekili Volkan Soylu, Emniyet Mühendisi Şahan Kahraman, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekçi, İşletme Başmühendisi Mehmet Tural, 1. Kartiye Maden Mühendisi İbrahim Hakan Mengeş ile 2. Kartiye Maden Mühendisi Levent Aydın.

Dipnot:

Arın: Kömür ya da taştaki ilerlemelerde uçtaki yüzeysel cephe. Kömüre arın kazılarak ulaşılır.

Okuyun: Amasra maden faciası | Teknik ve hukuki açıdan cevap bekleyen sorular

Okuyun: Amasra maden faciası soruşturması: Yedi kişi tutuklandı, iki kişinin sorgusu devam ediyor

Okuyun: Amasra’da maden kazası soruşturması devam ediyor – İki mühendis tutuklandı, sayı artabilir

Okuyun: Bilim Akademisi Amasra’daki maden faciası hakkında rapor hazırladı: “Tüm vatandaşlarımızın can güvenliği bilimin ışığında sağlanmalı”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.