Doğa Üründül yazdı: Bir konserden fazlası… “Coldplay – Music of the Spheres World Tour”un ardından

BBC’nin 21 Kasım 2019’daki son dakika haberine göre; ünlü Britanyalı rock grubu Coldplay artık dünya turnesi yapmayacaktı… 

1996’da Londra Üniversitesi Akademisi’nde kurulan grup, “turnelerinin iptal” kararlarını açıkladıkları 2019’da “Everyday Life” albümünü çıkarmıştı. Hatta grubu takip edenler hatırlayacaktır. Ürdün’ün başkenti Amman’daki tarihi kalede, albümün A ve B yüzüne ismini veren “Gün Doğumu (Sunrise)” ve “Gün Batımı (Sunset)”na uygun kompozisyonda eserlerinin tanıtımını yapmışlardı. Sırada dünya turnesi ile şarkıların birlikte söylenmesi vardı. 

Chris Martin’in vokalistliğini yaptığı, gitarist Jonny Buckland, basçı Guy Berryman ve davulcu Will Champion 2019’da aldığı kararın altında ise çok özel bir sebep vardı: “Çevreyi kirletmek istemiyoruz!” 

Grup üyeleri ve menajer Phil Harvey, tur organizatörleri ile özellikle de turun lojistiği için çalışmalara başladı. 14 Ekim 2021’de “Music of the Spheres World Tour” adıyla turne programlarını açıkladılar ve Sürdülebilirlik-Kapsayıcılığı da ön planda tutarak ilk konserlerini 18 Mart 2022’de verdiler. Grup özel uçak seyahatlerini çok zorunlu haller dışında kullanmayacaktı, hatta uçaklardaki yakıtın SAF (Sustainable Aviation Fuel-Sürdülebilir Havacılık Yakıtı) olacağı açıklandı. Ekipmanların transferi de DHL’in biyoyakıt kullanan araçları ile yapılacağı açıklandı. Geçen 2 yılın ardından bakınca dediklerini yaptılar. Hatta konser alanında satılacak yiyeceklerin organik ve lokal olmasına da dikkat ettiler.

Yapılamaz denen, sürekli özel uçakların havada turladığı bir dünyada modern zamanın en sevilen gruplarından biri elini taşın altına koymuştu. Eşim ile konseri merak ettiğimiz kadar, bu sürdürülebilirlik çalışmalarının nasıl uygulandığını görmeye de canlı tanıklık edecektik. 

17 Ağustos’ta Almanya Münih’teki Olimpiyat Stadyumu’nda yerimizi aldık. Konser biletinizi göstermeniz halinde stadyuma ulaşım bedavaydı. Konserin başlamasına 2 saatten fazla zaman olmasına rağmen kalabalıkla birlikte ağaçlı yoldan yürüdük ve konser alanına vardık. Stadyuma yaklaştıkça Bavyera’nın meşhur birası ile pretzel (brezel) bizi karşıladı. Nizami sıraların olduğu yiyecek ve içecek stantlarının arasından güvenliği geçtik. 

Kontrol noktasından sonra konsere giren herkese 3 boyut gözlüğü ve beyaz bir bileklik verildi. Bunların kullanımını daha sonra açacağım. Yine herkesin birbirini beklediği ve düzgün bir şekilde sıra olmasıyla koltuğumuza yerleştik. Biz alana ilk girdiğimizde çıkan ön grubun konseri yeni bitmişti. Sıradaki isim ise Maggie Rogers’tı. Açıkçası Coldplay’i beklerken bu kadar güzel bir ses ile tanışacağımız aklımıza gelmezdi. ABD’li şarkıcı sinestezi hastası işittiği sesleri renkli olarak görebiliyor. Rengarenk notalarını, harika sesi ile birleştirip bizimle paylaştı. Coldplay öncesi güzel bir sürprizdi…

Konser öncesi alanın hemen dışındaki birkaç noktada antrenman bisikletleri görmüştüm. Ek olarak uzun sahnenin bittiği noktada, bir bölgenin zemini siyah ile kaplanmıştı. BMW araç firması ile yapılan ortaklıkla, BMW i3 aracında kullanılan pil konserden önce veya esnasında insanların enerjisi ile sarj ediliyor. Konser boyunca kullanılan tüm enerji bu şekilde sağlanıyor. Antrenman bisikletine binen insanlar hızla pedal çevirirken, belirli bir noktada dans edenler de basıncın elektriğe dönüşü prensibi olan piezoelektrik metodu ile karnavalın devam etmesini sağlıyorlardı. Elbette bunlara ek olarak günler öncesinden kurulmuş güneş panellerini de ekleyelim. Konser öncesi gösterilen klipte Coldplay’in birlikte çalıştığı yardım kuruluşları ile yaptıkları gösterildi. 17 farklı ülkedeki ağaçlandırma çalışmaları, denizlerden plastik toplama çalışmaları gibi faaliyetlerde de öncülük ettiklerini izledik.

O zaman dans…

Dağıtılan bileklikler şarkının temasına göre renk değiştirdi

Gelelim ana yemeğe. Zaten Maggie Rogers ile ısınan kalabalık, kinetik enerji üreten dans pistinde insanların zıplamasıyla birlikte iyice coşkulu hale geldi. Music of the Spheres World Tour’un tanıtım filminin ardından ekip sahneye çıktı. Küçük bir not düşeyim. Konserin 20.45’te başlayacağı yazıyordu ve söyledikleri saatte başladılar. Chris Martin’in sesini kulaklıklarımdan duymaya alışıktım fakat bu nasıl bir enerji? Uzunca kurulan sahnede dans eden Chris Martin, bir oradan bir buraya giderek tüm seyirci ile şovu birleştirdi.

Konser alanına girerken dağıtılan bilekliklerden bahsetmiştim. O bileklikler merkezi kontrolle şarkının temasına göre ve gösterinin anlatısına göre renk renk ışıklandırılıyor. Mesela naçizane en sevdiğim şarkılardan olan “Yellow (Sarı)” çalarken tüm stadyum uçsuz bucaksız papatya tarlası gibiydi. Clocks esnasında aynı klibindeki gibi her yer karanlıktı ve Chris Martin piyano başındayken tribünler yeşil ışık geçişleriyle süslendi. Sanki bir klip çekimindeydik ve hepimizin görevi şarkıyı görselleştirmekti. 

Bu arada konserde bir bölge de duyma engelliler için hazırlanmıştı. İşaret dili tercümanı eşliğinde notaları işaret diliyle yüreklerinde hisseden ve kendilerini bırakan insanları gördük. Konserden önce kör ya da kısıtlı görenler için “touch tour (dokunma turu)” yani sahneyi dokunarak deneyimleyebilecekleri bir tur organize edilmiş.

Seyircilerin arasında kurulan “sürpriz” sahne

3+1 sahne vardı. Şöyle ki bir ana sahne, uzun sahnenin ortasında bir bölüm, uzun sahnenin sonu ve sürpriz şekilde seyircilerin ortasında bir gösteri alanında şarkılarını söyledi Coldplay. Sürpriz diyorum çünkü stadyumu karanlık yaptıktan sonra bir anda seyircilerin arasında kurulan yerde ekip çalmaya başladı.

Uzun sahnenin sonunda Coldplay pankartı açan genç bir çifti Chris Martin piyanosunun yanına davet etti ve onlara istedikleri bir şarkıyı birlikte söylemeyi teklif etti. Bu kısım baya eğlenceliydi. Hem çift hem de Chris Martin istenilen şarkıyı tam olarak bilmiyordu ve gülerek kendilerince söylediler. Dağıtılan 3 boyut gözlükler “Biutyful” şarkısının çalmasıyla birlikte takıldı ve gördüğünüz her ışık patlamasında kalpler çıkıyordu. Işıklarla yapılan havai fişek gösterisinde her yer rengarenk kalplerle doldu.

3 boyut gözlüğünü taktığınızda özel ışıklandırmalardan kalpler çıktığını görüyorsunuz

Coldplay’in ilk albümü olan Parachutes ile başlamıştı yolculuğumuz ve Moon Music ile devam etti. Lakin eski şarkılarını söylediklerindeki coşku ve yaratılan sinerji son çıkan şarkılarında biraz daha eksikti. Viva la Vida’ya, Yellow’a, Adventure of a Lifetime’a, Hymn for the Weekend sırasında herkes bağıra bağıra dans ederek şarkılara eşlik etti. Ayrı bir parantez A Sky Full of Stars’a açayım. Chris Martin’in ricası üzerine herkes telefonlarını cebine koydu ve bilekliklerini şarkı boyunca gökyüzüne kaldırdı. Ortaya çıkan görüntü ise büyüleyici galaksiydi. Her birimiz gökyüzündeki ayrı birer yıldız olmuştuk. Eminim zaman dursun diye dua ediyordu herkes.

https://twitter.com/FDogaUrundul/status/1824948598779654510

Konserden sonra eşim ile aynı görüşteydik… Bu bir konser değildi… En güzel duyguların baştan sona müziğin ritmine kendini bıraktığı çok özel bir deneyimdi.

Kaynak: Coldplay Music of the Spheres World Tour, BBC

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.