Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Türkiye’de çocuk istismarının kayıtları: Her yıl binlerce çocuk doğum yapıyor

İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızını altı yaşındayken bir tarikat üyesiyle “imam nikâhıyla evlendirdiği” haberleri Türkiye’nin gündeminde.

Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nden Avukat Hediye Gökçe Baykal, çocuk istismarına ilişkin kamu ya da sivil toplum örgütleri tarafından sağlanan psikososyal destek mekanizmaları ve hukuki süreçler hakkında Medyascope’a konuştu.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun her yıl yayımladığı Doğum İstatistikleri ve Çocuk İstatistikleri verileri, Türkiye’de 2021 yılında 117’si 15 yaşından küçük olmak üzere toplam 7 bin 190 çocuğun doğum yaptığını belirtiyor. Aynı verilere göre 2020 yılında çocuk yaşta doğum sayısı 8 bin 304, 2019 yılında 10 bin 138.

Yıllara göre doğum yapan çocuk sayısı – Kaynak: TÜİK

Adalet Bakanlığı’na bağlı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü’nün Adli İstatistikler raporlarına göre ise 2020 yılında “cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar” türünden açılan toplam 40 bin 819 dosyanın 17 bin 948’i çocukların cinsel istismarına yönelik suçlardan oluşuyor. Oransal olarak çocukların cinsel istismarı suçları, cinsel dokunulmazlığa karşı toplam suç sayısının yüzde 44’ünü oluşturuyor.

TCK uyarınca açılan davalarda çocukların cinsel istismarı suçunun cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar içindeki toplam oranı – Kaynak: Adalet Bakanlığı

Raporun 2019 yılı verilerine göre cinsel dokunulmazlığa karşı suçlardan açılan 49 bin 57 dosyanın 22 bin 689’u çocukların cinsel istismarına yönelik suçlardan oluşuyor. Oransal olarak 2019 yılında da cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen toplam suçların yüzde 46,3’ünü çocukların cinsel istismarı suçları oluşturuyor.

Açılan davalarda yıllara göre çocukların cinsel istismarı suçu sayıları – Kaynak: Adalet Bakanlığı

Baykal: Bunlar sadece adli makamlara başvurma cesareti gösterenler”

Konuyla ilgili Medyascope’a konuşan Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nde Avukat Hediye Gökçe Baykal bu verilerin “sadece adli makamlara başvurma cesareti gösterenlerin ve bir şekilde ortaya çıkan vakaların sayısı” olduğunu söyleyerek “Bir bu kadar da resmi kayıt altına alınmayan vaka olduğunu biliyoruz” dedi.

Baykal, Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği olarak gönüllü üstlendikleri davaların çoğunda “failin çocukları ve aileleri tehdit etmesi, bununla birlikte çocukların başlarına gelen olaylarda kınanacakları veya kendilerine kızılacağını düşünmeleri sebebiyle” cinsel istismar eylemlerini kimseye anlatamadıklarına şahit olduklarını belirtti.

Lanzarote Sözleşmesi’nden çıkılmasını savunanlar var

Türkiye’nin de imzacısı olduğu Çocukların Cinsel Sömürü ve Cinsel İstismara Karşı Korunmasına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’ne dikkat çeken Baykal “Gerek Lanzarote Sözleşmesi gerek Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde çocuğun istismar ve sömürüden korunması için düzenlemeler öngörülmüş durumda. Öte yandan çok iyi farkındayız ki Türkiye’de çocukların hakları yeterince gündemde tutulmuyor. Daha vahim olanı Lanzarote Sözleşmesi olarak anılan Çocukların Cinsel Sömürü Ve Cinsel İstismara Karşı Korunmasına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nden tıpkı İstanbul Sözleşmesi’nden olduğu gibi çıkılmasını savunan gerici zihniyetler mevcut” diye konuştu.

İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızını altı yaşındayken bir tarikat üyesiyle “imam nikâhıyla evlendirdiği” haberlerine yönelik değerlendirmede bulunan Baykal şunları söyledi:

Son günlerde karşılaştığımız ve basına yansıyan olaylarda bu gerici zihniyetin çocukların cinsel istismarını normalleştirmeye çalıştıklarını da görüyoruz. Bu gerici zihniyetin kaynağı olan tarikat ve cemaatler kapatılmadan bu ülkede hiçbir kız çocuğu güvende değil.

Tarikat ve cemaatlerle ‘sivil toplum’ kisvesi altında uzlaşan her bir oluşum da bizim için gericidir ve istismarın safındadır. Laikliğin kadınlar ve çocuklar için yaşamsal önemde olduğunu, bu korkunç olayla bir kere daha deneyimledik. Bu ülkede kadın ve çocuk hakları mücadelesinin en büyük öznesi laiklik mücadelesidir”.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.